Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktası: Sakarya Meydan Muharebesi'nin 100'üncü yıl dönümü

BURSA ARENA / Haber Merkezi

Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktası 30 Ağustos zaferine giden yolu açan Sakarya Zaferinin 100’üncü yılına girildi. Türkiye’nin kurucu lideri, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, Türk ulusunun bağımsızlık azmiyle zafere ulaştığı Sakarya Meydan Muharebesi’nin 100’üncü yıl dönümü kaydediliyor.

Tarihin en uzun süren meydan muharebelerinden olan ve 23 Ağustos 1921 tarihinde başlayan 13 Eylül 1921’de zaferle biten Sakarya Meydan Muhaberesi, Kurtuluş Savaşının da dönüm noktası olarak kabul ediliyor. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Hattı müdafaa yoktur; sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır” emrini verdiği ve Kurtuluş Savaşı için bir dönüm noktası olan Sakarya Meydan Muharebesi’nin bir asra ulaşması kutlanıyor. Savaşın en kanlı çarpışmalarının geçtiği Ankara’nın Haymana ve Polatlı ilçelerindeki alanda Yunan ordusuna karşı gerçekleşen muharebe, ismini bu bölgeden de geçen Sakarya nehrinden alıyor.

SAKARYA MEYDAN MUHAREBESİ

Bundan tam 100 yıl önce, Kütahya-Eskişehir Muharebelerindeki geri çekilmeden sonra Türk ordusu, Batı Cephesi birliklerinin Yunan ordusuyla arada büyük bir mesafe bırakılarak Sakarya Nehri’nin doğusuna çekilmesine ve savunmayı bu hatta devam ettirmesine karar verildi. Gazi Mustafa Kemal Paşa, “Hatt-ı müdafaa yoktur; sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça vatan terk olunamaz.” emrini vererek muharebeyi geniş bir alana yaydı.
Türk ordusunun 10 Eylül’de başlattığı, bizzat Mustafa Kemal Paşa’nın komuta ettiği, 13 Eylül’e kadar süren Türk taarruzu sonucunda Yunan ordusu, Eskişehir-Afyon’un hattının doğusuna kadar çekilerek bu bölgede savunma için tertiplenmeye başladı. Bu çekilme sonucu 20 Eylül’de Sivrihisar, 22 Eylül’de Aziziye ve 24 Eylül’de Bolvadin ve Çay düşman işgalinden kurtulmuştur. Çekilen Yunan Ordusunu takip amacıyla harekata 13 Eylül 1921 itibarıyla süvari tümenleri ve bazı piyade tümenleri ile devam edildi.

SAKARYA MEYDAN MUHAREBESİNE TANIKLIK EDEN KIRIM TATAR KÖYLERİ

1877-78 Osmanlı Rus savaşı sonucu Bulgaristan ve Romanya üzerinden gelerek Ankara’nın Polatlı ilçesi ve çevresinde iskan edilen muhacir Kırım Tatarları, Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesi verdiği yıllarda da savaşa aktif olarak katılmışlar hem de bu köyler, konumları itibariyle Sakarya Meydan Muharebesine tanıklık etmişti.
Savaşın acı yüzünü tadan Kırım Tatar köylerinden birisi Polatlı’daki Toydemir Köyü. Toydemir Köyü, savaş yıllarında 12. Grup Karargahı olarak kullanılan ve kurtuluş mücadelesi veren Türk askerinin şehit olduğu tepenin yer aldığı bir alanda kurulu.
Çarpışmaların olduğu cephe hattına çok yakın konumda olan bu köylerden biri Ankara Polatlı’daki Sakarya (Tırnaksız) Köyü. Savaş yıllarında pek çok zorlukla mücadele eden köyde, şu anda Kurtuluş Savaşı müzesi bulunuyor. Ayrıca, Sakarya (Tırnaksız) Köyünün hemen dışında 12. Grup Komutanlığı Şehitliği yer alıyor.

22 GÜN 22 GECE SÜREN SAVAŞ

Savaş, 22 gün ve gece sürerek 100 km uzunluğunda bir alanda cereyan etti. Yunan Ordusu Ankara’nın 50 km kadar yakınından geri çekildi. Yunan ordusu geri çekilirken demiryollarını ve köprüleri havaya uçurdu ve birçok köyü yaktı.

“SUBAY MUHAREBESİ”

Sakarya Meydan Muharebesi sonunda Türk ordusunun zayiatı; 5713 ölü, 18.480 yaralı, 828 esir ve 14.268 kayıp olmak üzere toplam 39.289’dur. Yunan ordusunun zayiatı ise; 3758 ölü, 18.955 yaralı, 354 kayıp olmak üzere toplam 23.007 olarak kayıtlara geçti. Sakarya Meydan Muharebesi’nde çok fazla subay kaybı olduğu için bu Muharebeye “Subay Muharebesi” adı da veriliyor.

“SAKARYA MELHAME-İ KÜBRASI”

Mustafa Kemal Atatürk bu muharebe için “Sakarya Melhame-i Kübrası” yani kan gölü, kan deryası adlandırmasını yapmıştı. Mustafa Kemal Atatürk ünlü “Hattı Müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. Bu satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça vatan terk olunamaz.” sözünü de yine, bu savaşa atfen TBMM’de söylemişti. Mustafa Kemal Paşa TBMM tarafından Müşir rütbesine terfi ettirildi ve “Gazi” unvanı verildi.

İKİNCİ VİYANA’DAN SONRA YİNE BİR 13 EYLÜL GÜNÜ…

Sakarya Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasıyla, Türk milletinin savaşın kazanılacağına olan inancı yerine gelmiş oldu. O ana kadar, Ankara’ya mesafeli duran İstanbul basınında dahi bir sevinç duygusu oluşmuştu. Uluslararası toplumun TBMM güçlerine bakışı değişmiş ve Yunanistan, arkasındaki İngiltere desteğini kaybetmişti.
Öte yandan, 13 Eylül 1683 II. Viyana Kuşatması ile başlayan Türk geri çekilmesi yine bir 13 Eylül günü bu savaş ile durmuş, yeniden ilerleme safhası başlamış oldu.

QHA

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.