Kılıçdaroğlu Antalya'da: "Gerçek anlamda Türkiye sevdalısıyım. Her evde huzurun, bereketin olmasını isterim"

BURSA ARENA / Haber Merkezi

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya'da 'Muhtarlar Buluşması' Toplantısının açılış konuşmasını yaptı.

Antalya'nın Kepez İlçesinde mahalle muhtarlarıyla da bir araya gelen Kılıçdaroğlu, muhtarların bulundukları bölgelerin kanaat önderleri olduğunu, sorunları herkesten daha iyi bildiklerini söyledi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, kısır kavgalar ve tartışmaların bir kenara bırakılmasını isteyerek, "Bu ülkede nasıl huzur içinde yaşayacağız konusunda hepimizin tek tek sorumluluğu var. Benim de muhtar olarak sizin de sorumluluğunuz var. Geleceği konuşmalıyız. Geçmiş, geçmişte kaldı. Ama geçmişte yaşanan acıları, yapılan yanlışları bilerek, kendimize sağlıklı ve tutarlı bir gelecek inşa etmeliyiz. Bizden sonraki kuşaklar, evlatlarımız ve torunlarımız için güzel bir Türkiye'yi onlara emanet olarak bırakmak zorundayız." diye konuştu. Türkiye Cumhuriyetinin sıradan bir devlet olmadığını, Milli Mücadele'yi kazandığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, geçmişte bağımsızlık ve özgürlüğün nasıl kazanıldığının geleceğe aktarılması gerektiğini anlattı.

Herkesin düşüncesini özgürce söyleyebilmesi, derdini anlatabilmesi gerektiğini, bunun özünün de demokrasi olduğunu ifade eden ve demokrasinin "birbirimize tahammül etmek" anlamına da geldiğine değinen CHP lideri Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Demokrasimizi büyütmek zorundayız. Soru şu, 'Demokrasiyi nasıl büyüteceğiz?' Demokrasi tepeden baskıyla oluşmaz. Demokrasi tabandan gelir. Benim talebim, sizin talebiniz olacak. Üreticinin, emekçinin, işsizin, hepimizin talepleri olacak. Demokrasi bir dip dalgası gibi yukarıya çıkmak, taşmak zorunda.
Demokrasilerde muhtarın işlevi nedir? Muhtarlar demokrasinin temel taşıdır. Muhtarlar demokrasinin temel taşı olur mu? Bu topraklarda yapılan ilk seçim, 1883 yılındaki muhtarlık seçimidir. Sizin bulunduğunuz makamın, bu topraklarda ne kadar değerli olduğunu bilmenizi isterim. Daha bakan ya da milletvekili seçimi yok. Bir muhtarlık seçimi 1883 yılında Kastamonu Taşköprü'de yapılıyor. Muhtarlık kurumu bu kadar değerlidir. Ama bugün muhtarlık kurumuna çok önem veriliyor mu? Hayır. Demokrasiyi güçlendireceksek muhtarlık kurumunun güçlü olması lazım. Demokrasi bir dip dalgası olarak toplumu kucaklamalıdır."

Muhtarlık için bütüncül bir kanun çıkarılması gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, bunun yanında muhtarlık evi, yardımcı bürokrat, muhtarlık bütçesi, sosyal yardımların muhtarlar eliyle dağıtılması, belediye meclislerinde mahalleleriyle ilgili konularda söz hakkı gibi olanaklar ve düzenlemelerin yapılmasının gerekliliğine dikkati çekti.

Kılıçdaroğlu, Belediyeler Birliği gibi Muhtarlar Birliğinin de kurulması, milletvekillerinde olduğu gibi muhtarların da izin aldığında ödeneklerinin kesilmemesi gerektiğini anlattı.
"Gerçek anlamda Türkiye sevdalısıyım. Her evde huzurun, bereketin olmasını isterim. Herkesin siyasi görüşüne saygı gösteririm ama herkesin Türkiye'nin çıkarlarını öncelemesini isterim." diyen CHP lideri Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Demokrasiyi gerçek anlamda inşa edeceksek, temellerinin sağlam olması lazım. Temeli sağlam değilse bina çöker. Temelin sağlam olması için muhtarlık kurumunun gerçek anlamda demokratik standartlara kavuşması lazım. Demokratik standartlara kavuşmazsa, binanın temeli çürük olur. Demokrasi kültürü en aşağıdan başlar. Bu güzel ülkede hepimiz huzur içinde nasıl yaşayabiliriz? Bunun yolu demokrasidir. Otoriter rejimler her topluma kan kusturmuştur. Tarihe bakın. Tarihin hangi dönemine bakarsanız bakın, 'Ben her şeyi bilirim' diyen insandan dünyanın hiçbir yerinde topluma hayır gelmemiştir."

Yoz bir siyaset anlayışı nedeniyle Türkiye'de herkesin birbiriyle kavga ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, geçmişte komşunun kimliğine bakılmazken bugün komşunun inancı ve yaşam tarzının sorgulandığını, herkesin adeta bir ajan gibi olduğunu bildirdi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, demokrasiyle tüm bunları ortadan kaldıracaklarını dile getirerek, "Senin kimliğin başımın üstünde. Senin inancın başımın üstünde. Senin yaşam tarzın başımın üstünde. Senin çocuğun işsizse, ona iş bulacağım. İşi ehline mi veriyorsun, başımın üstünde. İşi ehline vereceğiz." ifadelerini kullandı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.