Sevgili Okuyucularım,

1917 Sovyet Sosyalist Devrimi'nden önce Rus Halkı, Çarlık Rusyası'nda tarlada ve fabrikada uzun saatler boyunca köle gibi çalışarak toprak sahibi zenginleri ve fabrikalarda fabrika sahiplerini daha da zenginleştiriyordu. Ayrıcalıklı kesim anlamına gelen Burjuvazi almış yürümüş, emekçi kesimse toplumun alt katmanını oluşturmaktaydı ve milli gelirden en az payı yine bu kesim almaktaydı.

Lenin'in önderliğinde, uzun çabalar sonucunda Rus çiftçisi ve işçisi sömürüldüklerini anlamıştı. İnsan sömürüsünün adı olan emperyalizme karşı birleşen bu iki kesim Sovyet Sosyalist Devrimini gerçekleştirmiş ve mutluluğa giden ışıklı yolun önü açılmıştı. Marx, Engels ve Lenin'in öğretileri Sosyalist Devrimin temelini oluşturmaktaydı. Lenin, halkı örgütleyerek emperyalizmi etkisiz hale getirdi. Tarla onu eken, biçen ve üreten çiftçinin, fabrikalar ise sanayi üretimi yapan işçilerin olmuştu. Basitçe beraber üretmek, bunun keyfini de yine beraber ve eşit şekilde paylaşmak anlamına gelen Sosyalizm, bu öğretiye kendini adayan Lenin'in ölümüne dek en parlak zamanını yaşadı.

Önceden Proleterya adı verilen alt katman, toplumun en güçlü kesimi haline gelmişti. Sosyalizme tam anlamıyla ulaşılamasa bile büyük yol kat edilmişti. Çalışmayana, baba parasını yemeye alışmış olanlara, velhasıl üretmeyenlere ekmeğin olmadığı bu yılların muhteşemliğini sözcüklerle ifade etmek kabil değildir. Fakat ne olduysa Lenin'in ölümünden sonra olmuştur. Bu büyük devrimcinin yoldaşı olan Stalin, devrimi kalbinden hançerlemiş ve: "insanlar arasında zeka farklılıkları olduğu, akıllıların her zaman aptalları kandırarak, sömürerek ve onların emeklerini kendilerinin zenginleşmesi için kullandıkları" gerçeğini kahredici bir şekilde ortaya koymuştur.

Stalin ve arkadaşları görünüşte devrimcidirler. Bunlar sık sık emperyalizme top yekün savaş açtıklarını bas bas bağırmaktadırlar ancak ne acıdır ki; bu bağırışlar adeta bir masaldan ibaret olmuştur; bu kurnaz insanlar, bu şekilde saf insanları kolayca kandırmışlardır ve daha da kötüsü emperyalizmle işbirliği içerisine girmişlerdir.

İlerleyen yıllarda Stalin, demirperde arkasına kapattığı halkı, devrim öncesinden çok daha fazla köleleştirmiştir. Uyanan, aptal yerine konulduğunu fark edenler için artık çok geçtir. İtiraz edenlere, Stalin ve adamları için çalışmak istemeyen, arkadaşlarını uyandırmak için çaba gösterenler kalleşçe katledilmişlerdir. Gerçek anlamda insana sadece mutluluk getirecek olan Sosyalizm ne yazık ki; Marks'ın, Engels'in ışıltılı teorilerini geliştirerek kendi teorilerini oluşturan Lenin'in ve halkın kazanımları, ahlaksızca Stalin tarafından paramparça edilmiştir. Stalin ve bir avuç çevresi gün geçtikçe zenginleşirken, göz kamaştıran bir 1917 Devrimi gerçekleştiren halk, kelimenin tam anlamıyla "köle" haline gelmiştir. Sosyalizmin içi boşaltılmıştır. Şu an dünyadaki hiçbir Sosyalist ülke gerçek anlamda Sosyalist ülke değildir. Görünüşte Proleterya'nın söz sahibi olduğu ama gerçekte soysuz emperyalizmin bu ülkelerde at koşturduğunu görmek çok acı vericidir...

Sevgili Okurlarım,

Ünlü İngiliz Romancı George Orwell, yazdığı "Hayvan Çiftliği" adlı romanında, insanın akıllısının olduğu kadar aptalının da olduğunu, akıllının her zaman aptalı istediği gibi kullanacağını, ne yazık ki  bu sebeple gerçek bir Sosyalizmin hiçbir zaman gerçekleşemeyeceğini ve Sosyalizmin bir ütopya olarak kalmaya mahkum olduğunu vurgulamıştır.

Orwell'in bu romanı görünüşte bir çocuk kitabıdır ancak gerçekte anlatılan çok farklıdır. Romanda, bir çiftlikte boğaz tokluğuna çalışan ve kendilerini sömüren insana karşı isyan ederek, devrimi gerçekleştirmiş çiftlik hayvanları vardır. Artık hayvanlar kendi emeklerini insana sunmak zorunda değildirler. Bundan sonra beraberce çok çalışacak, asalakları hak ettikleri yer olan lağım çukuruna atacak, çok gelişecek ve konforlu yaşamı eşitçe paylaşacaklardır. Ancak ne yazık ki bu hiçbir zaman böyle olmayacaktır. Zira romanda Stalin'le özdeşleşen akıllı domuz, çiftlikteki hayvanları zekasıyla kandıracak, onları kendisinin, arkadaşlarının konforu için çalıştırmaktan geri durmayacak ve tıpkı Stalin'in yaptığı gibi gerçeği görenleri de öldürtecektir.

George Orwell'in haklı olduğunu ya da yanıldığını, bir başka deyişle Sosyalizm'in bir ütopya olmaya mahkum kalacağını ya da bütün dünyaya başarıyla hükmedeceğini, hiç şüphe yok ki zaman gösterecektir.

Saygı ve Sevgilerimle...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.