Gündem o kadar hızlı değişiyor ki, birçok özel gün var bunların çoğu gerçekten önemli günler. Bir gün hatırlayıp yılın kalan kısmında unutulmaması gereken.

15 - 21 Mart arası "Tüketici Hakları Haftası" imiş.

Peki, bizler haklarımızı çok iyi biliyor muyuz ki haftasında kutlama yapalım?

Öyle haklarımız var ki birçoğunun varlığından bir haber olduğumuz.

* Temel ihtiyaçların karşılanması,

* Sağlık ve güvenlik,

* Bilgi edinme,

* Seçme, seçilme,

* Temsil edilme, örgütlenme, sesini duyurma,

* Zararın giderilmesi,

* Eğitilme,

* Sağlıklı bir çevreye sahip olma,

Gibi ve detaylarında daha birçok konular..

Günlük hayatımızda ise özellikle mal ve hizmet satın alma ilişkilerimizde sık sık rastlayabileceğimiz,

* Kapıdan satışlar, taksitli satışlar, kampanyalı satışlar,

* Garanti belgesi, Türkçe tanıtma ve kullanma kılavuzu,

* Satış sonrası hizmetler, ayıplı mal ve hizmetler,

* Devre tatil, paket tur,

* Sözleşmelerdeki haksız şartlar,

* Tüketici kredileri ve kredi kartları,

* Süreli Yayınlar,

* Mesafeli sözleşmeler, abonelik sözleşmeleri, sözleşmeden cayma,

* Yanıltıcı ve aldatıcı reklamlar..

Vb. gibi pek çok konuda yasalar ile satıcı ve hizmet sağlayıcılar karşısında haklarımızı arama ve temin etme imkânlarına kavuşmuşuz. Tüketici Mahkemeleri ve Tüketici Hakem Heyetleri gibi şikâyet mercileri de devreye konulmuş.

Örneğin, bir ürün aldığımızda defolu, arızalı, eksik çıktığında ayıplı mal diye iade eder, kabul görmezse de şikâyetle tüketici haklarımızı kullanabiliriz.

Ancak bu kadar basit bir konuda dahi toplumun genelinde ne kadar bilinçliyiz, o da tartışılır tabii ki..

Bir de çoğu zaman yasal yollara başvurup hakkımızı aradığımızda da sağlıklı sonuç alamayabiliyoruz.

Haklı olduğumuz halde hiç kullanmadan iade etmek istediğimiz ürüne (kullanım hatası) kulpu takarak reddedebiliyorlar bizleri..

Velhasıl kelam...

Bazen birçok konuda olduğu gibi, haklı olduğumuzdan emin olsak da, haksızlığa uğrayıp susmak zorunda dahi kalıyoruz.

Bazen de uğraşmak istemeyip pes ediyoruz, aslında ettiriliyoruz..

Genelimizin hayattan alacağı var ve belki de şikayet kuyrukları da oluşurdu..

Çoğunlukla sonuçsuz kalacağını bile bile dile getirmenin rahatlığıyla dahi yetinir miydik ki psikolojik olarak..

Hülasa her insanın bir tüketici ve her tüketicinin de bu konuda bilinçlenerek yasal haklarını bilmelerinde yarar vardır. Öğrenmek, farkında olmak ve aydınlanmak.. Konu her ne olursa olsun..

Bu arada aklıma neler geldi biliyor musunuz?

Tükettiğimiz mallar ve hizmetlerin ötesinde, o kadar çok güzel şeyleri de öyle çabuk tüketiyoruz ki..

Neleri mi?

Tabii ki olumlu enerji ve duyguları, sevgiyi, saygıyı, güzel ahlakı, dürüstlüğü, okumayı, vefayı, sadakat ve paylaşmayı..

Oysa bu güzel hasletleri heba ettiğimizde, şikâyet merci de yok kendimizden başka..

Ümit ederim ki her şey yolunda gider ve insan olarak, aile, toplum ve ülke olarak daha güzel günlere ulaşırız da, şikâyet edeceğimiz hiçbir şey kalmaz hayatımızda..

Bu güzel Ramazan ayında da sağlıkla, saygıyla, sevgiyle kalın.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.