6 Şubat 2023. Yurdun yıkıcı depremler tarihine eklenen son kara tarih…

İçişleri Bakanlığı tarafından 24 Nisan 2023'te yapılan açıklamaya göre 6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremde hayatını kaybedenlerin sayısı resmi rakamlara göre 50.783, ama yakın zamanda eski şehircilik bakanının ifadesine göre 130.000… Yaralı sayısı 107.204… Bunlar sadece rakam değil, her biri onlarca hayatı etkileyen on binlerce insan…

İktidarıyla, muhalefetiyle devlet ciddiyetinden uzak “şovlar” bitti mi bilmem ama bölgenin çilesi devam ediyor.

Çoğumuzun deprem bölgesinde yakınları, arkadaşları, hiç yoksa tanışları vardı. Vardı dedim… Çünkü ya hayatlarını kaybettiler ya başka şehirlerde insanüstü bir mücadeleyle hayata başka şehirlerde neredeyse sıfırdan başlamak zorunda kaldılar.

Diğerleri ise yerle bir olmuş şehirlerinde konteynır ya da çadırlara sığdırmaya çalışıyor hayatlarını ve umutlarını…

Ne kadar kaldıysa…

Hatay’ın Samandağ ilçesinde varlık mücadelesi veren ailenin hikayesini yakın zamanda öğrendik mesela.

Kendi imkanlarıyla yaptıkları prefabrik evde çıkan yangında ikiz bebeklerinden birini ve 4 yaşındaki diğer bir evlatlarını kaybettiler.

Bu aile ve tüm bölge için başından beri mücadeleden vaz geçmeyen ve bölgeden asla ayrılmayan eski futbolcu Gökhan Zan olayın ardından sosyal medya hesabında şunu söylüyordu.

“Bizi kaderimize terk ettiğiniz için, 21. yüzyılda insanlık tarihimizden utanıyorum.”

Haksız mı?

Dedim ya, “şovlar” devam ediyor. Toki’nin ortada olmayan evleri için Hatay’da kura çekildi. Yıkılan 3+1 evine 2+1 çıktığını söyleyenler var. Ama evler nerede, nasıl yapıldı/yapılacak, sorduğum hiçbir Hataylıdan net cevap alamadım. Bilmiyorlar.

Düşünsenize, 3+1 eviniz depremde yıkılmış, devlet kurumu size kura ile 2+1 ev satıyor.

Ev sahiplerine yine “borçlandırarak” verileceği söylenen ama daha verilmeden enflasyon karşısında eriyen maddi destekten de henüz ses yok.

Dahası devletin başındaki kişinin “merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez” tehdidi söz konusu… “Ya bana oy verirsin ya da ne halin varsa görürsün” demek, hangi inanca, hangi ideolojiye, hangi medeniyete, hangi insanlığa sığar?

Depremin ilk günlerinde Hatay’da ailesiyle beraber canını kurtardığına şükreden bir arkadaşım “beş yılda anca düzelir ağabey” diyordu.

Aradan tam bir yıl geçti.

“On beş yılda zor düzelir ağabey” diyor artık. “Çünkü şehir yok!”

O derece bir umutsuzluk!

Bir de “Şampiyon Melekler” var. Bilmeyenler için hatırlatalım.

Adıyaman'da, 6 Şubat depreminde yıkılan İsias Oteli, 72 kişiye mezar olmuştu.

Deprem anında otelde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki Gazimağusa Türk Maarif Kolejinden Adıyaman'a voleybol turnuvası için gelmiş yıldız kız ve erkek voleybol takımlarıyla beraber veliler ve öğretmenlerden oluşan 39 kişilik bir kafile konaklamaktaydı. Kafile 3 Şubat Cuma günü Adıyaman'a gelerek otele yerleşmişti, kolejin iki takımı da ilk maçlarını kazandıktan sonra depremden önceki pazar akşamı kutlama yaparak otele dönmüşlerdi. Deprem anında otelin ikinci ve dördüncü katlarında uyumakta olan öğrencilerden kurtulan olmadı, kafileden sadece 4 kişi kurtarılabildi.

“Şampiyon Meleklerin” otelin depreme dayanıklığı ve sorumlularına dair hukuk mücadelesi, aileleri ve duyarlı insanlar tarafından sürdürülüyor. Deprem bölgesindeki birçok benzer dava gibi…

Sorumluların cezalandırılmadığı her suç, bir kanser hücresi gibi yayılır ve toplumu yok eder.

İmar affı popülizmi, şehirleri “yaşam alanı” değil “rant merkezi” olarak algılama görgüsüzlüğü, vatan toprağını “kupon arsa” olarak görme açgözlülüğü, konunun başrol oyuncularını belediye başkan adayı yapmaktaki ısrar…

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan ‘Depremde kaybolan çocuklar araştırılsın’ önergesi, AKParti ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. Epstein rezaleti ayyuka çıkmışken hem de… Kayıpların, dolan bir yılın ardından ‘ölü’ kabul edilip ‘kayıp’ statüsünden çıkarılmalarının anlamını, onların bulunmalarını bekleyen yakınlarından başkası nasıl anlasın?

Düştüğü yeri yakan binlerce ateş…

Hangi birini anlatalım?

Bu arada başta TSÇV Cerebral Palsy Türkiye olmak üzere bölgedeki engellilere elini uzatan ve halen oradaki faaliyetlerini sürdüren sivil toplum kuruluşlarına teşekkür etmek gerek…

Bir de mücadeleyi birey olarak devam ettiren insanlara…

Hasılı Hatay başta olmak üzere 6 Şubat faciasını yaşayan şehirlerdeki insanlarımız, varlık mücadelesi vermeye devam ediyor.

Peki ya devlet makinesinin başına oturttuklarımız? Onların eksiklerini, hatalarını haykırması gereken muhalefet?

Durmak yok, kayıkçı kavgasına devam mı?

Haftanın Notu:

“Hatay Bedii Sabuncu Güzel Sanatlar Lisesi öğretmenleri paylaştıkları videonun açıklamasında şunu diyorlar:

‘6 Şubat Depremlerinde on binlerce insan hayatını kaybetti, on binlerce insan yerinden yurdundan oldu. Uzakta kalanların içindeki hüznü, kalabalıklar içindeki yalnızlığını biliyoruz... Ve inanıyoruz ki bu hikâye asla yarım kalmayacak...’

Buradan seyredebilirsiniz.

Depremde yitirdiğimiz canlara rahmet, yaralananlara ve kalanlara şifa ve sabır diliyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.