İnsan, hayvan, bitki ne olursa olsun canlılara her türlü eziyet, mutlaka ki şiddet içerir.

Kadın ve erken biyolojik güç olarak yaklaşılırsa tabii ki farklıdırlar. Beden gücü olarak çok kuvvetli hanımlar olsa da, kadınlar fizyolojik anlamda, psikolojik anlamda daha kırılgan, daha narindirler. Bu fiziksel farklılıkla kadına şiddet gösteren erkek de hem kişilik, hem psikolojik anlamda zayıf, öfke kontrolü olmayan zavallıdan başka bir şey değildir.

Şiddet deyince sadece bir darp olayı akla gelmesin, “sözlü şiddet” de hatta "psikolojik şiddet" de aynı şekilde travma yaratan birer davranışlardır.

Hiçbir neden şiddet göstermek için haklı sayılmaz. Şiddete başvuran erkek de hiçbir olayı haklı bir neden olarak gösteremez. Sorunları şiddetle çözmeye kalkıştığını sananlar da kendileri zarar görür.

Peki bu şiddet gösterenler sadece eğitimsiz gruplar arasından mı çıkıyor ? Diye sorsak, eğitimli ve öğrenim görmüş insanlar da karşımıza çıkıyorlar.. Onlar arasında da bir şekilde kaba kuvvete başvuranları duyuyoruz. Tabi ki eğitim şart her konuda. Fakat çoğu olayda eğitim ve öğrenim seviyesi ne olursa olsun şiddete başvuran zayıf erkekler de mevcut. Neticesinde bir canlıya şiddet uygulayan her kim olursa olsun, sosyal statüsü, kariyeri, titri engel ve etken değil.

Şiddet, uygulayan kişinin zayıflığıdır. Kontrolsüz öfkelidir, yani psikolojik olarak çok sağlıklı olduğu söylenemez. Bununla birlikte hiçbir neden şiddeti meşru gösteremez. Şiddet uygulayan kişi, genelde haklı olan tarafın kendisi olduğunu da savunur. Oysa şekli ve yeri ne olursa olsun şiddetin hiçbir savunması da olamaz. Medeni şekilde davranmayan, fakat sorsanız son derece medeni olduğunu dile getiren bu tipler, şiddet uyguladığında haklı olduklarını savunsalar dahi, hiçbir zaman inandırıcı olamazlar. Kadına şiddet uygulayan kişi, hayvana da doğaya da rahatlıkla şiddet uygular.

Sorunları uygarca çözmek varken, konuşarak üstesinden gelmek varken nedendir ki şiddet. Konuşup tartışarak sorunları çözmekten aciz o zayıf kişiler; yüksek ses, hakaret ve kuvvet uygulamaktan başka insani bir fiili beceremeyenlerdir.

Sosyal çevresinde seçici davranmak, hayatına aldığı kişileri seçerken dikkat etmek, hayattaki yerini saygın olarak muhafaza etmek ve saygınlığını yitirmeden uygarca sorunları çözebilmektir asıl olan. Neden ki savunmasız, korunmaya ihtiyacı olan kadına, çocuğa, hayvana, ağaçlara, bitkilere zarar vermek ister ki insan. Demek ki kendi içsel sorunları vardır ve bunu mazeret gösterip öfkesini birilerinden çıkarmayı kendine hak görmektedir. Bu da bir zayıf karakterin yansımasıdır ancak.

Lafa gelince "Kadınlar bir çiçektir" derler.

Hayır efendim kadın bir çiçek değildir. Kopardığınızda solup gidecek kadar güçsüz de değildir. Kadın her şeyden önce bir insandır; o da bir anne babanın evladıdır, annedir, kardeştir, arkadaştır, eştir.. İncitilmemesi, hoşnut tutulması gereken, (tüm canlılar gibi) çirkin hiçbir davranışa maruz kalmaması gereken değerli bir bireydir. Hem de ailenin temelini oluşturan kıymetli bir bireydir.

Bakın bir haber manşeti ne söylüyor; "BBC, 2018'de Dünyaya ilham veren 100 Kadın Listesi'ni açıkladı.."

"Dünyaya İlham Veren" diyor, duyuyorsunuz değil mi ?

Ve bizler ülke olarak halen nelerin tartışmalarındayız. Bu da ayrı bir acı..

Şiddetin ne sözlüsüne, ne de fiziki olanına maruz bırakılan değil, sevgi-saygı gösterilerek, el üstünde tutulması gereken candır kadın, can...

Her türlü şiddetten uzak, huzurlu bir toplum olabilme dileğiyle.

Sevgilerimle..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.