Eli öpülesi kadınlarımızdan bahsetmişken, Latife Hanım da geldi aklıma ve bu vesileyle toplumsal hafızaya nacizane bir katkım olsun istedim.

Evet Latife Hanım’ı yad ediyor, siz sevgili okuyucularımla da paylaşıyorum bugün.

Zengin tüccar Muammer beyin kızı Latife Hanım İzmir'de doğdu.

İlkokul eğitimini İngiliz ve Alman öğretmenlerle tamamlamış, daha sonra İstanbul'da Amerikan Koleji'nde devam eden öğrenciliği, İngiltere'de Tudor Hall School'da devam etti. Sorbonne Üniversitesi'nde siyaset ve hukuk okuyarak öğrenim hayatını sürdürdü. O, Cumhuriyetimizin idol yazarlarından Halide Edip Adıvar'ın öğrencisiydi, Tevfik Fikret'ten Halit Ziya Uşaklıgil'den ders alan Latife hanım ayrıca;

İngilizce, Almanca, Fransızca, Farsça, Rumca ve İtalyanca biliyordu.

Onun eğitim süreci ve seviyesini bilmeyenler bu yazdıklarıma biraz şaşırdılar sanki.

Büyük önder Mustafa Kemal ATATÜRK ile 29 Ocak 1923'te evlendiler.

İzmir'den taşıttığı kendisine ait (Paris'den aldığı) eşyalarla Çankaya köşkünü kendi zevkine göre döşedi.

Evlilik töreninde yine Paris'ten aldığı koyu gri sade bir elbise giyip, saçını beyaz ipek başörtüsü ile kombin etti.

Beyaz bir gelinlik giymek istiyordu ama kayınvalidesi, yani Atatürk'ün değerli annesi Zübeyde Hanım yeni vefat etmişti ve saygısızlık olur diye gelinlik giymeyecek kadar da olgun ve mütevazı bir hanımdı.

Mustafa Kemal Atatürk de lacivert takım elbise, kırmızı kravat, ceketinin mendil cebinde beyaz keten mendil, başına da kalpak takmıştı. Tığ gibi başı dimdik ve çok da yakışıklı bir damat olmuştu. Şatafat yerine, o masrafla nikâhtan sonra ihtiyaç sahiplerine yemek dağıtmayı tercih ettiler.

Latife hanım evliliği boyunca çok erken saatlerde güne başlıyor, yabancı gazeteleri okuyup notlar alıyor, sabah kahvesiyle birlikte Mustafa Kemal Atatürk'e sunum yapıyor, eşinin sevdiği şarkıları piyanosuyla çalıyor, yurt gezilerinde eşlik de ediyordu.

Babasından kalan mirasa, çok değerli mücevherlere sahipti, İstanbul'da İzmir'de köşkleri, apartmanları ve işhanları arsaları vardı.

Devletin bütçesinden tek kuruş harcamazdı, masraflarını hep kendi bütçesinden yapıyordu.

Dünya çapında yapılan listede, tüm kadınlara güzel örnek olmuş; çağdaş, eğitim, kültür, akıl, zekâ, üretkenlik adına tespit edilen 36 kadın içinde isim listenin başında yer almıştı.

Haziran 1923'te yapılan Türkiye'nin ilk genel seçiminde, aday olmadığı halde, Latife hanıma oy çıktı.

Bana mebus seçiminde oy verilmiş olmasını, şahsım adına değil, Türk kadınına yönelik bir takdir olması nedeniyle heyecanla karşılıyorum, şükranlarımı arz ederim” diyordu.

Konser, tiyatro gibi sanatsal etkinlikleri kaçırmazdı, formunu hep korur, kilosunu muhafaza ederdi.

Misafirperver, zarif, çok kültürlü bir hanımdı.

Zengin bir kütüphaneye sahipti, Shakespeare, Goethe, Schiller, Corneille’i orijinalinden okurdu.

Tevfik Fikret, Ahmet Haşim, Yahya Kemal’in eserlerini ezbere bilirdi.

Atatürk ve Latife Hanım 29 Ocak 1923 - 5 Ağustos 1925 tarihleri arasında iki buçuk yıl süren bir evlilik yaşadılar.

Yıllar sonra göğüs kanseri oldu, 1975 yılında 76 yaşındayken hayata veda etti. Edirnekapı Şehitliği'nde toprağa verildi.

Ruhu şad olsun..

Sağlıkla, saygıyla, sevgiyle kalın.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.