Afganistan’daki sor durumu gördükten sonra, Amerika’nın “Demokrasi ve insan hakları getireceğiz “masalı il girdiği her ülkeyi harabeye çevirdiğin bir kez daha gördük.

Amerika, gözyaşı, silah, savaş ve acımasızlığın adıdır.

Şimdi okuyacağınız BM raporu ve gelişmelerle ne demek istdiğimizi daha iyi anlayacaksınız.

Birleşmiş Milletler, Afganistan'daki sivil ölüm ve yaralanmaların 2021 yılının ilk yarısında hızla arttığı uyarısında bulundu. Bu durum, savaş yorgunu Afganistan'ın bir yıl içinde şimdiye kadarki en fazla sivil ölüme tanık olabileceği anlamına geliyor.

Birleşmiş Milletler (BM) Afganistan Yardım Misyonu'nun yıl ortası raporuna göre Afganistan'da bin 659'u sivil ölümler olmak üzere yaklaşık 5 bin 200 Afgan, çatışmalarda ya hayatını kaybetti ya da yaralandı. Bu sayı, 2020 yılının aynı dönemine oranla yüzde 47'lik artış olduğu anlamına geliyor.

Rapor, ABD ve NATO güçlerinin Afganistan'daki askerlerini resmi olarak çekmeye, Afgan hükümet güçleri ve Taleban arasındaki çatışmaların da şiddetlenmeye başladığı Mayıs ayından bu yana sivil ölüm ve yaralanma vakalarının arttığını gösteriyor.

BM Afganistan Yardım Misyonu, yaptığı açıklamada bakınız hangi önemli konuya değiniyor;

"Mayıs ve Haziran aylarında 783 ölüm ve bin 609 yaralanma vakası olmak üzere toplam 2 bin 392 sivil Afgan'ın çatışmalarda ya hayatını kaybettiğini ya da yaralandığını" bildirdi. BM, bu verilerin, 2009 yılında sivil ölüm ve yaralanma vakalarının kayda geçirilmeye başlandığı dönemden bu yana saptanan en yüksek rakamlar olduğunu kaydetti. 2021 yılının ilk altı ayında kadınlarla kız ve erkek çocukların ölüm ve yaralanma oranlarının tüm vakaların yarısına yakınını oluşturmasını "mide bulandırıcı. 2021, Afganistan'daki şiddet ciddi oranda azaltılmadığı sürece Birleşmiş Milletler Afganistan Yardım Misyonu verilerinin kayda geçirilmeye başlanmasından bu yana tek yıl içinde kaydedilen en yüksek sayıda ölüm ve yaralanma vakalarının yaşanacağı yıl olma yolunda ilerliyor.”

Demokrasileri Savunma Vakfı'na göre Taleban, yabancı güçlerin üç ay önce Afganistan'dan çekilmeye başlamasından bu yana kontrol altına aldığı vilayet sayısını üç kat arttırdı. Buna göre Taleban, 3 ay önce Afganistan'daki 407 vilayetin 75'inin kontroluna sahipken şimdi bu sayı, 220'den fazla. Taleban'ın elde ettiği kazanımlar, militanların Afganistan'ın 34 bölgesinin tamamının başkentlerine ve ülkenin başkenti Kabil'e yakınlaşmasını sağladı.

Rapor, Taleban'ın toprak kazanımlarını büyük ölçüde kan dökmeden sağladığı şeklindeki iddialarını da çürütür nitelikte.

Raporda
"Birleşmiş Milletler’in, yüksek nüfus yoğunluğuna sahip kent merkezlerinde sert askeri adımlar atılmasının Afgan siviller açısından felaket olacağını konusunda kaygılı olduğu" uyarısı da yer aldı.

Öte yandan Taleban ve Afgan hükümeti arasındaki barış müzakereleri sonucunda çok az kazanım elde edildi. Her iki taraf da birbirini ilerlemeye engel olmakla suçluyor.

BM Afganistan Yardım Misyonu Başkanı Deborah Lyons, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, çatışma içindeki tarafları, müzakere masasındaki çabalarını yoğunlaştırmaya çağırdı ve meseleye askeri çözüm bulmaya çalışmanın Afgan halkının acılarını körüklemekten başka işe yaramayacağını kaydetti.

Lyons, "Taleban ve Afgan liderlerden çatışmaların acımasız gidişatını ve siviller üzerindeki yıkıcı etkilerini dikkate almaya çağırıyorum. Rapor, giderek artan şiddete son verilmemesi durumunda bu yıl daha önce hiç görülmemiş sayıda Afgan sivilin öleceği ya da yaralanacağı konusunda açık ve net bir uyarı içeriyor" dedi.


BM Afganistan Yardım Misyonu, toplam sivil ölüm ve yaralanma vakalarının yüzde 64'ünden hükümet karşıtı silahlı güçlerin sorumlu olduğunu, bunun yüzde 39'una Taleban'ın yol açtığını bildirdi. IŞİD, ölüm ve yaralanmaların yüzde 9'undan sorumlu tutulurken geri kalan vakalar, kaynağı belirlenmeyen hükümet karşıtı unsurlara dayandırıldı.

Afgan hükümet güçleri rapora göre sivil ölüm ve yaralanma vakalarının yüzde 25'ine neden oldu.

Tüm sivil ölüm ve yaralanma vakalarının yüzde 11'i, kara çatışmaları sırasında meydana gelen "çapraz ateş" sonucu oluştu. Bu çatışmalardan kimin sorumlu olduğu tam olarak belirlenebilmiş değil.

Afganistan ordu sözcüsü Ajmal Öner Şinvari, raporda yer alan ve hükümet güçlerinin sivil ölüm ve yaralanmalara neden olduğu şeklindeki bulguları reddetti.


Şinvari, Kabil'deki basın toplantısında, "Afgan güvenlik güçleri, sırf sivil ölüm ve yaralanmaları önlemek için çok sayıda bölgeden çekildi" dedi.

Taleban sözcüsü Zabinullah Mücahit de raporu reddetti ve son altı ayda Afganistan'ın hiçbir bölgesinde militanların "sivil ölüm ve yaralanmalara yol açan saldırılarda kasten bulunmadığını" kaydetti.

Pazartesi günü yayınlanan rapor, 2009 yılından bu yana, Afganistan'daki tek bir sivil ölüm ya da yaralanma vakasını bile uluslararası güçlerin faaliyetlerine dayandırmayan ilk rapor oldu.

Özetleyelim:

Bu gelişmeler ve ortaya çıkacak kaos en çok Türkiye’ye zarar verecek. Çok daha dikkatli olmamız gereken bir süreçten geçiyoruz

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.