Biz Türklerin yüzyıllardır sürdürdüğü ve “NARDUGAN” ismiyle bilinen “YENİDEN DOĞUŞ BAYRAMI” 21 Aralık'ta kutlanıyor.

En kısa gündüz, en uzun gecenin (ekinoks’un) yaşandığı 21 Aralık'tan sonra YENİ YIL'ın başladığına inanırlardı. Yani Türklerin YENİ YIL'ı da deniliyor bu güne.. 31 Aralık'ta kutlanan yeni yıl, aslında biz Türkler için 21 Aralık'tır dersek isabetli olacaktır. Ki işin tarihsel gerçeği de böyle. 

Bu gece en uzun gece.. Artık gündüzlerin uzamaya başlayacağı ertesi günün habercisi.

Atalarımıza göre “Güneş” inanç dünyamız için çok önemli bir varlık. Ona bağlı olan gece ve gündüzlerin varoluşları da öyle..

Dünyanın en tanınmış Sümerolog'u olan ve “Son Sümer Kraliçesi” adıyla nam yapmış sevgili Muazzez İlmiye ÇIĞ geldi aklıma. Bu yıl 107 yaşına girmiş, Allah daha uzun sağlıklı ömürler versin.

Bir yazısında “NARDUGAN” adıyla her yıl kutlanan “YILBAŞI” nın, Türklerden, Mezopotamya’ya göçen Sümerler eliyle ve Anadolu üzerinden eski Roma’ya kadar ulaştığını yazıyor. Antik Yunan’da Dionysos Şenlikleri diye tarihlere yansıyacak bir iz ve gelenek bırakırken, Roma’da Satürnalya adıyla çağlar boyu kutlanan sıra dışı bir bayram.

Oysa bu güzel geleneğin hakkını veremeyen, asıl sahibi biz  Anadolu Türkleri kaldık herhalde. Bir çok geleneğimiz gibi bunu da zamanın tozlu raflarına bırakmak.. Böyle bir günde bunları düşünmeden edemedim.

NAR meyvesi.. Bol taneli ve şifalı bir besin, bereket timsali bir güzel meyve.  

Bugün hanemizin eşiğine NAR meyvesini atıp kırdığımızda, "yılın NAR taneleri kadar güzelliklerle dolu olacağına, hastalıkların şifa bulacağına, dostlukların pekişeceğine, küslüklerin sona ereceğine, bereket ve bolluk dolu günler görüleceğine” inanılır.

İşte bu güzel anlamla kutlanır “Nardugan”..

.

Anlatmadan geçemeyeceğim.

Ben de bugün markete gidip NAR aldım, evimin eşiğinde kırmak için.

Nar'ı bir poşetin içine koyup, iyi niyetli dileklerimi kendim ve herkes için sessizce sıralarken atıverdim eşiğe..

(Poşetin içine koyma nedenim de etrafa dağılacak olan nar tanelerinin ve suyunun duvarlara sıçramaması ve temizlesem de geçmeyeceği düşüncesindendi.)

Tam ben eşikte Nar'ı patlattım derken, bitişik komşumun yaşlı annesi kendi kapısını usulca araladı ve beni görünce çekinecek bir durum olmadığını anladığından, kapısını sonuna kadar açtı. Sağolsun, bana “bereketli olsun” diye dileğini de söyledi.

Bir taraftan da ekledi ki “neden poşete koydun, öyle olmaz” falan diye.

Ben de gülerek “önemli olan niyettir olur olur” dedim.

Olurdu olmazdı derken yaşına hürmeten uzatmadım konuyu ve ekledim, “Hay Allah ben de sizler için de iyi niyetli dileklerde bulunmuştum, desenize gerçekleşmeyecek..”

İşte tam da bunu söylediğimde, inatçı komşu teyze bu kez de “olur olur kızım” demeye başladı.. Onun bu tatlı haline gülmemek mümkün mü.. 

Neyse, teyzeye iyi aksamlar dileyip evime girdim.

Poşetteki nar tanelerini bir tabağa koyup afiyetle yedim..

Bir çay tabağına koyduğum nar tanelerinin bir kısmını da komşu teyzenin kapısını çalarak ona da ikram ettim.

İçimden de muzipçe şunu düşündüm yine gülümseyerek, “NARDUGAN BAYRAMI ve NAR taneleri etkisini olumlu yönde gösterdi; inatçı komşu teyzemiz o an inadından vazgeçti, gönlüne ferahlık, bereket ve bolluk geldi.."

Espri bir yana, her zaman hoşgörü, iyi niyet, sabır, pozitif düşünmek bereket ve huzurun nedenleri arasında. NAR meyvesi bir simge, bu gelenek de eğlenceli bir şey.. Ve her yıl benzeri bir şekilde kutlayacağım herhalde.

...

Ne olursa olsun her şey, önce iyi insan olmaktan geçiyor herhalde.

Orta Asya Türk geleneklerinin günümüze kadar süregelmesi de güzel ve keyifli.  

Bolluk, bereket dolu nice Nardugan Bayramlarına, sağlık ve huzurla..

Sevgiyle kalın.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.