Saygıdeğer Okurlar,

Her ulusun asırlara dayanan yaşam serüveninde kendi öz kültür veya idaresindeki toplumların, ayrıca yakın ve uzak ülkelerin etkilerinden kaynaklanan, hazine değerinde musiki zenginliği olduğunu görürüz..

Türk Sanat Musikisine hayran olanlarımız, Türk Halk Musikisi ile yatıp kalkanlarımız, Klasik Batı Müziği ile mest olanlarımız, Pop müziğine coşku duyanlarımız dini müziklerle manevi huzur bulanlarımız vardır.

Zevkleri, duyguları besleyen bu tercihlerin taraftarlarına eleştiri yönlendirmek yerine saygı duyulmalıdır..

Farklı düşünce ve yaşam biçimlerine duyulması gereken saygı gibi..

Ayrı etnik musiki motiflerden kaynaklansa da, iç içe geçmiş bu zengin musiki kültürü ülke yurttaşlarının beğenisini kazanmış, dillerde ve sazlarda nağmelere dönüşmüş, hem de yüreklerde zevk-ü sefa iklimi yaratmıştır.

Başka ülkelerde ne kadar dinlenir ve seslendirilir bizim müziğimiz sorusunun tam olarak yanıtı yoktur.

Daha doğrusu, O ülkelerde yerleşik kendi yurttaşlarımız dışındakiler neredeyse hiç dinlemezler diyelim.

Bazılarımızın diğer ülkelerin müziğine ilgi duymadığı gibi, bizim çok sesli olmayan müziğimizin de onların ilgisini çekmemesi normaldir.

Cumhuriyet dönemi Türk Sanat Musikisinin 3 duayeni Müzeyyen Senar, Safiye Ayla, Zeki Müren başta olmak üzere diğer çok değerli Türk Sanat Müziği icracıları sevenlerinin yüreklerinde huzur iklimi yaratmışlardır.

O kadar zengin makamlar ve edebi motiflerin harikulade işlendiği Türk Sanat Musikisi, halen hem biz eski hem yeni kuşakların büyük tutkusudur.,

Diğer musiki türlerine tutuklusu olan büyük kitleler gibi.

Yaşamın duygu seli noktasında en büyük damgası olan müziktir.

Yaşam zevkini bulutlar ve umutlar ötesine taşıyan bir iklim.

Hüzünlü, kederli sözlü olanı da var, sevinç ve coşku yaratan sözcüklerle kanaviçe gibi işleneni de.

Gecenin, matemini

Aşkıma örtüp, sarayım

Gittin artık ah, seni ben

Nerde bulup yalvarayım

Şimdi ben tıpkı şifâsız

Kanayan bir yarayım

Gittin artık, seni ben

Nerde bulup yalvarayım..

Meyhane efkar erbabı dahil tüm bu dalın sevenlerinin hüzünlerini attıran ya da alıp götüren diğer tüm güzel şarkılarla yüreklerine sevinç ve mutluluk nakşeden Müzeyyen Senar ve diğer değerli sanatçılarımızdır..

1934'te ilk taş plak kaydı piyasaya çıkan, hem Osmanlı hem Cumhuriyet dönem bestelerini mükemmel okuyan bir ses..

Pürüzsüz, berrak, gürleyen, öncü nitelikleriyle örnek ve eşsiz bir ses..

Hem babadan yetim, hem 3 yaşında anadan öksüz Safiye Ayla da öyle.

Yanık Ömer türküsü ile efsane olan sanatçı.

Yanık Ömer, her savaştan bir yara taşıyor

Yanık Ömer, yiğit Ömer övünmeden yaşıyor..  

Cumhuriyetimizin kurucusu büyük Önder Atatürk’ün övgüsünü kazanmış büyük sanatçılar..

Sonsuz aleme göç eden bu büyük ustaları rahmet ve saygıyla analım..

Yüreklere coşku katan, sevgi ve dostluk yaratan müzik ,siyasi ve türlü etnik ve ideolojilere göre tartışılmaz üstünlüktedir..

Saygı ve esenlik dileklerimle..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.