Aslında tarafsız olmak da taraf olmaktır. Tarafsız olanın bertaraf olacağını düşünenlerden değilim.

Neden mi?

Anlatalım…

Bizim, tarafsız olarak, Cumhuriyet Halk Partisi içindeki mücadelemiz sürüyor. Mücadelemiz sürüyor cümlesi doğru bir cümle değil aslında.

Ne ile mücadele ediyoruz ki?

İçimizdeki İrlandalılar ile mi? Sembol bir söylem olduğu için kullandım, hoşlanmayanlardan özür diliyorum.

Ya da Akp ile mi?

Bence yukarıda saydıklarımla mücadele etmek, mücadeleyi küçültmektir.

Başkomutan Mustafa Kemal, bıçağın kemiğe dayandığını hissettiğinden ve şehit oluncaya kadar savaşmaktan başka çare olmadığını gördüğünden, ordularına şu emri vermiştir; “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça, terk olunamaz.

Aman yanlış anlaşılmasın; kimseyle savaşalım falan demiyorum.

Biz, savaşmayı çok iyi bilmemize rağmen her şartta ilk önce barıştan yana olan insanlarız.

Benim, burada dikkatinizi üzerine çekmek istediğim, ilk cümle… Yani “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır” cümlesi…

Yine benim bu cümleden anladığım; parçaya değil de bütüne bakmak, bütüne odaklanmak gerektiğidir.

Bütüne bakmak nasıl olur?

Kim ne kadar düşmanca davranırsa davransın, kimler hakkında ne kadar kötü düşünürseler düşünsünler Cumhuriyet’in ülkemize kazandırdıkları aşikârdır. “Mızrak çuvala sığmaz” misali… Ne kadar saklamaya çalışsak, ne kadar karalamaya kalksak bugünümüzü Cumhuriyete borçluyuz. Akıl edenden, ilan edenden, geliştirenden, Allah razı olsun…

Varsın beğenmeyenler de, karşı çıkanlar da olsun…

Şimdi soru şu; Cumhuriyetin getirmiş olduğu yaşam biçimini muhafaza edemememizin temelinde ne tür eksikliklerimiz yatıyor acaba?

“Cumhuriyet; aklı hür, vicdani hür, irfanı hür nesiller ister” diye avaz avaz bağırmamız netice vermemiştir. Çünkü bağırmak netice vermez, söylemek netice vermez. Neticeyi verecek olan mücadeledir, yani çalışmadır.

Atatürk ki; bu eksiğimizin farkındadır ve bize; “Tek bir şeye ihtiyacımız var, o da çalışkan olmaktır” demiştir.

Yine Atatürk’ün “Türk Milleti zekidir, Türk Milleti çalışkandır” sözünü ben bizlere hedef göstermek için söylediğini düşünürüm.

Bizler, Cumhuriyetin yaşam biçimini sosyal hayatımızın içinde muhafaza etmek zorundaydık. Maalesef başaramadık.

Şu meşhur “fabrika ayarlarına geri dönmek” sözü var ya!

Hah işte!

Cumhuriyetin fabrika ayarlarına geri dönmemiz gerekiyor bizim.

Üretmenin mevsimi geçmez; yeniden Merinoslar, yeniden Sekalar, yeniden şeker fabrikaları, yeniden Sümerbanklar kurmamız gerekiyor.

Bu düşüncemi, geçti o işler, dünya globalleşti, devlet artık bu işleri yapmamalı falan gibi tezlerle çürütmek isteyenler olacaktır.

Ben de tabii ki hemen savunmaya geçeceğim. Tabi benden eski söylemler falan bekleyecektir eleştiren kardeşlerim ama ben eski söylemler kullanmayacağım.

Diyeceğim şudur ki; bu söylediğim artık devlet eli ile yapılmayacaktır. Cumhuriyet o süreci atlatmıştır. Bundan sonraki süreç tamamen yerli sermayenin birleşerek bu işleri yapacak olmasıdır. Bu hadiseyi kişiler eli ile değil toplum eli ile gerçekleştirmek zarureti hasıl olmuştur.

Siz, bu “yerli ve milli” tıraşı yapanlara kesinlikle inanmayın. Sonuç itibarıyla takip edin, bu söylemi kullanan arkadaşların çoğunluğu, yabancılarla işbirliği içindedirler. Serbest piyasa ekonomisi içinde ticaret erbabının kimle ne iş yaptığı beni bağlamaz. Adı üstünde serbest piyasa ekonomisi, yasalara uyduktan sonra herkes, her istediği ile istediği işi yapabilir.

Benim düşüncem başka bir şeydir.

Küçük birikimlerin oluşturacağı milli sermayeli kooperatiflerden, işletmelerden, şirketlerden bahsediyorum ben.

Tamamen başka bir şeyden bahsediyorum.

Küçücük birikimlerin dünya devleri yaratacak bir duruma gelebileceğini hayal ediyorum.

Sermayesi tamamıyla işçinin, çiftçinin, memurun olacak kooperatifler, işletmeler, şirketler…

Örnek vereyim mi?

İş Bankası mesela…

Eyvah! Gündeme taşıdık…

Eller yukarı, kimse kımıldamasın!

Çekin ellerinizi…

Hatta gözlerinizi…

Nazar bile değmesin!

Bak ben burada milli sermayenin oluşması ve de milli ve yerli üretimin geliştirilmesi konusunda bir teklifte bulunuyorum.

Bu konuyu düşünün dostlarım…

Yani ben bu konuyu ciddi ciddi düşünüyorum…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.