Türk devletleri maalesef Kıbrıs Rum tarafının yanında yer aldı!
Azerbaycan İsrail tarafında yer aldı! Gazzeli çocukları kadınları Müslüman halkı yakıp yıkan soykırım yapan İsrail uçaklarının yakıtlarını Azerbaycan karşıladı hem de Türkiye üzerinden!
Bu yanlışların sorumluları kim?
Türk devletleri teşkilatının kuruluşu aziz milletimizi özellikle de Türk tarihini Türk coğrafyasını bilenleri başta beni çok heyecanlandırmıştı!
Ancak ne var ki Türk Devletleri Teşkilatı adeta “dağ fare doğurdu” mertebesinde kaldı ve bizleri gerçekten üzdü.
Nasıl olur da Türk devletleri Kıbrıs’ta Rumların yanında yer alır?
Nasıl olur da Azerbaycan katil soykırımcı İsrail’in yanında yer alır İsrail’in katil uçaklarının yakıtlarını verebilir?
Nasıl?
Biz bu satırları yazdığımız sırada Kazakistan “İbrahim anlaşmaları’na” katıldı!
Ne oluyor?
İsrail Türk devletlerinin kalbine hançer saplamış! Azerbaycan yakınlığının yanında şimdi de Kazakistan! Sırada kim var?
İsrail Azerbaycan yakınlaşmasının İsrail’in İran’ı bölmek parçalamak için mevzi kazandığını görmemek, Türkiye dahil bölgenin kuşatıldığını görmemek neyle izah edilebilir?
Bu işlerin sorumlusu kim?
Kimlerin ihmalleri bunları yaşamamıza sebep oldu?
Kimlerin?
Öncelikle şunu bilmek gerekiyor Türk devletlerinin halkaları da Türkiyeyi ve Türk televizyonlarını yakından takip ediyorlar. Bunun anlamı şu; adı yolsuzlukla usulsüzlükle uygunsuzlukla kendisi değilse de yakınlarının ismi geçmesi insanlarda hayal kırıklığına sebep oluyor! Onun için; hakkında olumsuz iddialar bulunanların ön plana çıkarılmaması gerekmektedir.
Aksi halde;
Muhataplarınız size bir şey demeyebilirler ancak, “siz bizim aklımızla idrakimizle alay mı ediyorsunuz” demezler mi?
Derler ve bunun sonunda umutlar yok olur.
Beklentiler bir başka bahara kalır!
Ne yapmak lazım?
Hiç vakit kaybetmeden “usulen, yasak savma kabilinden” yapılan kuruluş ve faaliyetlerin yeniden tadat edilmesi şapkamızı önümüze koyup nerede hata yaptık demeli ve hatalardan hem bir an önce dönmeli hem de gereği yapılmalıdır.
Başta “Aksakal” değiştirilmelidir.
Olayları hafife alan, şakacı vasıflı bilinen mizah sever karakterli kişiler şanlı tarihe sahip Türk milletinin önüne geçemez! Önderlik yapamaz! Böyle bir tercihin işin savsaklanması ciddiye alınmaması sonucunu doğurması muhtemeldir.
Bu nasıl iştir ki “Aksakal/Bilge” kişinin başında bulunduğu devletler organizasyonu Türkiye’ye rağmen Kıbrıs Rum kesiminin yani Güney Kıbrıs’ın yanında vaziyet alabilirler.
Gazze’de katliam yapan İsrail’in uçaklarının yakıtı nasıl olur da Azerbaycandan gider?
Olay vuku bulur bulmaz görevden alınmalı saygın bir “Aksakal /bilge kişi” temsil makamına gelmelidir.
Anlaşılıyor ki Türk adevletleri bizim “Aksakal’ı“ benimsememişler. Ve anlaşılan maalesef kaale almıyorlar.
Şimdi daha vahim olayların arefesindeyiz!
Lütfen bir an için şöyle bir varsayımda bulunalım.
Rusya Türkiye ile savaşma kararı aldı! Böyle bir yapı içinde Türk devletleri ve Müslüman Türk halkları kimin yanında yer alır? Hiç düşündünüz mü Müslüman Türk çocukları Başkurdistan, Yakutistan, Kafkasya vb çocukları Rus ordusu emrinde Türk ordusuna karşı savaştırıldığını! Rus ordusu içinde bize karşı savaştırılacaklarını hiç düşündünüz mü?
Hatırlatmak isterim, Afganistan-Rus savaşı sırasında Afgan dağlarında Afganistan’a karşı Kazak, Kırgız, Özbek, Türkmen ve Azerbaycan’lı askelerle Müslüman Afgan mücahitleri karşı karşıya getirilmişlerdi. Müslüman Türk çocukları üniversitelerden de askere alınmışlar ve cepheye sürülmüşlerdir. Bizzat Afgan savaşına katılmış Tıp fakültesi dördüncü sınıf öğrencisi Özbek gencin anlattıklarına şahidim. Afganistan’a karşı komutanların dışındaki bütün askerler Müslüman gençlerden oluştuğunu anlatmıştı.
Tarih ders almak için öğrenilir!
Sayın Cumhurbaşkanımıza bir vesile görüşmem sırasında bölgeyi bilen ayrıca Müslüman Türk halklarının; “Tarih şuuru ve Türk devletlerinin birlikteliğinin kendilerine sağlayacağı kazanımlar ile Müslüman Türk birliğinin anlamını dünyada olup bitenler karşısında -güç birliğimizin- kültür ve inanç birliğimizin önemininin anlatılması gibi bir dizi beklentileri kendilerine arz etmiş ve mevcut yapı ile sonuç almanın imkansızlığı üzerinde durmuştum. Ve “dönem başkanlığının devletlerin sırayla deruhte etmesinin ve sosyalist Rus rejimi alışkanlığı ile iş tutan - diplomatların iş ve fikir üretemeyeceklerini, bağımsız düşünemeyeceklerini düşündüğümü arz etmiştim. Bu konuda bize düşen herhangi bir hizmette devletimizin ve milletimizin emrinde olduğumuzu kendilerine ifade etmiştim.
Bugünden tezi yok,
Yukarda ifade ettiğim ana başlıklar da dahil hizmetlerin yerine getirilmesi için; “Müslüman Türk devlet ve milletlerinin birlik ve beraberliğine gönülden inanmış ahlak sahibi ve meziyet sahibi insanlarımız sahaya sürülmelidir.
Rusya Türkiye savaşı nasıl önlenir? Türk devletleri Rus tehdidi ve Çin işgali gibi tehditlerden nasıl kurtulur?
Rusya ile Türkiye veya Türk devletlerinden herhangi birinin Rus saldırısına karşı emniyete alınması ve Rusya’nın böyle bir saldırının sonuçlarının neler olabileceğinin caydırıcı konumla tez elden gösterilmesi ile mümkündür!
Rusya ve Çin’in Türk devletleri ile ilgili emelleri söndürülmelidir!
Bunun için;
-Tarih şuuru
-Milli birlik
-Savunma işbirliğinin üst seviyelere çıkarılması
-Kafkas halklarının da unutulmadan ilgilenilmesi, Kafkasya’da yaşayan Müslüman Abzeh/Çerkes, Gürcü, Tatar ve diğer Müslüman unsurlar da ihmal edilmemeli onlara da Tarih şuuru ve bilgisi ile kardeşliğin tesis edilmesi gerekmektedir.
-Türk Devletler Teşkilatı üzerinden üye devletlerin kimseye ünvan dağıtma, dost ağırlama lüksüne de hakkına da sahip olmadığı hemen herkesin müşterek düşüncesi olduğu kanaatindeyim.
Aksi halde buna sebep olanlar “acil görev” çalışmalarını baltalayanları, “çalışıyormuş gibi” yapanları ne tarih ne millet affetmez! Belki bu günü, günleri propaganda ile “yanlış bilgi” ile muhataplar geçiştirmiş olabilir!
Filistin/ Gazze siyonist katliamı,
Doğu Türkistan’da Çin soykırımı!
Türk Devletler Teşkilatı kendinden beklenen birlikteliği ve gelişmeyi gösterebilseydi ne Gazze’de ve ne de Doğu Türkistan’da kardeşlerimizin yaşadıkları yaşanmaz, muhataplar Türk İslam birliğini gözardı etme cesareti gösteremezdi!
Ayrıca da Türk devleri Çin istilasına karşı adeta ateş üstünde oturmamış olurlardı.
Demek ki; bu konuda ihmali olanlar birlikteliği, amacına uygun gelişimini sağlayamayanlar yaşananlardan zımnen sorumlu oldukları hiç akıllarına gelir mi bilinmez!
Ama bizden uyarması.
Çok önemli kurumlarda makamlar en alttan en üste işgal edilemez, edilmemelidir.
Gerekeni yapamayanlar uyarıya gerek olmadan “işgal ettikleri, başarılı olmadıkları” makamları derhal boşaltmalılar!
Unutmayınız ki;
Türk Devletler Teşkilatı birlikteliği “halkların birlikteliği” ile de desteklenmediği sürece hayal kırıklıklarına sebep olacaktır!
Kıbrıs’ta olduğu gibi!
Sahi Türk Devletleri Teşkilatı üyeleri Kıbrıs Rumlarının yanında yer alırken merak ediyorum! “Aksakal”ımız ne yapıyordu?
“Ne yapacak!“
Dediğinizi duyar gibiyim.
Sayın Cumhurbaşkanım,
Türk Devletleri Teşkilatı, D8 Devletleri Teşkilatı hiç zaman kaybedilmeden olabildiğince aktive edilmeli.
Bizlerin zatı devletlerinize gönlümüzden geçen beklentilerimizin, zatı âlinizin de beklenti ve amacı olduğuna inancımız tamdır.
Ayrıca bu konu asla bir IRKÇILIK üzerinden yürütülecek, ırkçılık üzerinden başarı elde edilecek bir konu olmadığı kanaatimizdir.
Bizler, aziz Müslüman Türk milleti olduğumuz ve tarihimizin şanla şerefle dolu olduğu gayret ve çabamızın zalimleri durdurmak dünyaya huzur sağlamak, “Yaşanabilir Bir Dünya, Yaşanabilir Bir Türkiye ve Yaşanabilir Bir Türk İslam Birliği için çalışmak olduğu gerçeği ve şuuruna önce sahip olmalı sonra muhataplarımızın milli şuura sahip olmaları sağlanmalıdır.
Zat’ı devletlerimize ve aziz milletimize arzımızdır!
Ne bizim Türkiye olarak ne de kardeş devletlerin işi savsaklama zamana yayma gibi bir lüksü yoktur!
Tehlike kapıya dayanmıştır!
Rusya’nın Ukrayna savaşı öncesi Kazakistan ile ilgili sözlerini unutmayalım! Rusya; “Kazakistan diye bir devlet yoktur” demekle neyi amaçlamaktadır. Çok açıktır. Eğer Ukrayna savaşı olmasaydı bugün Kazakistan’ın Rusya tarafından ilhakını konuşuyor olacaktık.
Öte yandan Çin büyük bir iştahla Türk devletlerini yutmak istemektedir. Türk devletleri Türkiye dahil kuşatılmıştır.
Türk devletlerinin tamamı için bu tehlike mevcuttur. Bunu önlemenin yolu “caydırıcı” olmaktan geçer!
Caydırıcı olmak için; birlik ve beraberlik, askeri ve ekonomik işbirlikleri ve halklara kardeşlik duygusunun verilmesinden geçer.
Hiç zaman kaybedilmemelidir.
Denenmiş denenmez!
Mevcut yapı ile bu sağlanamaz!
Türk İslam Birliği önce devletler arasında sonra halklar arasında sağlanmalıdır.
Vesselam




