150

İş hayatının doğal bir süreci olarak çalışanlar, yaptıkları işler nedeniyle bazen işverenlerine zarar verebilmektedir. Kuşkusuz hiç kimse sürekli olarak hatasız çalışamaz. İşyerinin niteliğine bağlı olarak hatalı üretim, sayım hatası, trafik kazası, kasa açığı vbi sebeplerle oluşan zararlar çalışma hayatında sıkça karşılaşılan durumlardır. Buna benzer sebeplerle, bir iş ilişkisinde her yapılan hatalı üretim veya hizmet, işçiye rücu hakkını veya iş sözleşmesini fesih hakkı vermez. Özellikle işçiden yapması beklenebilecek ortalama üretim veya hizmet hatası iş sözleşmesinin fesih nedeni olamaz. Hata payı ancak tolerans sınırını aşarsa iş sözleşmesinin feshi söz konusu olabilecektir.

Verilen Zarar Hemen Maaştan Kesilemez

İşçinin işverene verdiği bir zarar olsa dahi bunun işçiden talebi çeşitli kurallara tabidir. Doğrudan kesinti ancak işverenin dava açıp işçinin bu zararı kasten verdiğini ispatlaması halinde mümkündür.

Borçlar Kanunu’nun 407. Maddesine göre işverenin, işçinin vermiş olduğu zararı ücretinden kesebilmesi için ya işçinin onayı alınmalı ya da zararın varlığı mahkeme kararıyla ortaya konulmalıdır. Yargıtay bu durumu “ İşveren yargı kararı olmadan tek taraflı yaptığı tespite dayanarak işçinin ücret ve diğer alacaklarından kesinti, mahsup yapamaz. Usulüne uygun açılmış bir karşı dava bulunması gereklidir. Bu davada işverenin zararına dayanak yaptığı her bir eylem incelenmeli ve zarar miktarları mahkemece tek tek belirlenmelidir.” şeklinde açıklayarak konunun sınırlarını belirlemiştir.

İşçi Zararı Söz Konusu İse Ne Yapılmalı?

İşçinin verdiği zararın tazmini açısından bazı şartların yerine getirilmesi gerekir. Sıralayacak olursak;

- İşçinin verdiği zararın kesin olması gerekmektedir. İşveren soyut iddialarla doğrudan zararının tahsili için işçisine yönelemez. Bunun sonucunda meydana gelen zarar işverence tespit edilmesi gerekir.

- Verilen zararın işçinin kusurundan kaynaklanmasıdır. İşçi, verdiği zararda kasıtlı olmasa da en azından kusuru bulunmalıdır. Üretim veya hizmetin yerine getirilmesinde gerekli eğitimin verilip verilmemesi kusuru belirleyen etkenlerden biridir. Üçüncü kişilerin kusurları, alet edevat hatası, mücbir sebepler vb. sonucu meydana gelen hasarlardan işçi sorumlu tutulamaz.

- İşçinin verdiği zarar mümkünse faturalandırılmalı, faturalandırılamıyorsa verilen zarar bu işin uzmanları tarafından değerlendirilip miktarı belirlenmelidir.

Meydana gelen zararda işçinin sorumluluğunun olup olmadığı ve iş sözleşmesini feshedecek derecede bir zararın meydana gelip gelmediğinin tespitinde yukarıdaki hususlar titiz bir şekilde incelenmeli ve buna göre işlem yapılmalıdır. Neticede dava durumunda İş Mahkemesi bu belgelere göre karar verecektir.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
150