Allah, insandan neden cümle yarattıklarında Kendisini zikretmemizi istiyor? Bunu yapmak Allah’ta ikilik çıkartmak olmuyor mu? Allah’a inanıp, Peygambere iman ettiğinin iddiasında olanların ama bir yanlışı iman diye yaşayanların anlayışında ikilik değil mi? Allah’a öyle bir anlam yüklüyorlar ki, ötelerin ötesinde, Kendi sonsuz kudretiyle bulunan, tahtında oturan bir adam diye tanımlıyorlar Allah’ı sadece zatî sıfatlarına bakarak. Ama Allah’ın tecellisini Allah’tan ayırarak, Allah’ta ikilik çıkartarak bunu yapıyorlar ve Allah’ı yaratılanda zikretmeye de ikilik, küfür, şirk diyorlar. Onlara göre biz şu an küfür ehliyiz! Allah’ı sen nasıl her işte zikredersin, yarattığında zikredersin, Allah’ı nasıl o sıfatlarda zikredersin, Allah’ı nasıl o vücutla zikredersin, Allah’a zeval gelir, Allah küçülür anlayışını taşıyorlar ve bunun adına da iman diyorlar, tevhit diyorlar, Allah’ı tenzih etmek diyorlar kendilerince! Yani Allah’ı tecellisinden ötekileştirerek kendilerince tenzih ediyorlar.
Tenzih kayıtlamamak, teşbih ötekileştirmemek; tevhit ise birliktelik bilinciyle kulluk yapmaktır.
Terzi pantolon dikiyor, dikme işinde terziyi zikretmek Hak mı Batıl mı? Hak tabiki, o pantolonu o elden terzi dediğim zat dikiyor. Pantolonu diken olarak terziyi zikrettim ikilik mi çıkarttım, Hakk’ı mı dile getirdim? Terziden yapılan cümle işlerde hem işleyişte hem de ortaya çıkan eserde neden terziyi zikrediyoruz? Terzi çünkü! Hani Muhiddin Arabi Hz. diyor ya “Allah Allah’tır. Allah, Allah olduğu için Allah’tır” Bunun başka bir açıklaması yok. Pantolon diken o çünkü. Yürüyüşünde, oturuşunda, kalkışında, ne iş yaparsa yapsın yaptığı tüm işlerde terziyi zikrediyorum. Şimdi o işlerde terziyi zikretmek tevhit, terziyi zikretmemek şirk. Bunlar nasıl oldu da yer değiştirdi. Şu an karşımızda yer değiştirmiş hali var. Terziyi zikredersen şirk oluyor, terziyi zikretmezsen tevhit oluyor. Hangisi doğru? Anlayalım ki doğrusunu yapalım. Allah derken günaha girmeyelim, insanlar Allah derken bile günah işliyorlar. Bu sebeple cümle yaratılanda Allah’ı zikredeceğiz çünkü Allah Kendisini zikrediyor. Terzi o işleri yaparken o işlerden kendisini zikretmiş oluyor, Allah da yaratırken Kendisini zikrediyor. Allah, yaratırken ve yarattığında Kendisini zikretmiş olmuyor mu? Biz de Allah’ın Kendisini zikrettiği yerde Allah’ı zikretmeye başladık. Dirilikte diri olan, ilimde bilen, irade eden yani cümle sıfatlarda sıfatlanan Allah’tır ve Allah’ı zikretmeyeceğiz de neyi zikredeceğiz? Dirilik dediğim şey Allah’tan ayrı, kişinin kendisine ait bir şey mi? Dirilik var ama Allah orada değil diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Allah ilmini, iradesini, kudretini, kelamını, görmesini, işitmesini yarattığında tecelliye getiriyor. Sana seninle tecelli ediyor. O zaman sen de o sıfatlarda gayrılık çıkartma, Allah’ı zikret. Vücut farklı mı? O vücutla vücutlanan kim? Şu gördüğümüz vücuttan Allah’ı ayırarak zikredersek ikilik çıkartmış olmaz mıyız? Şu vücutla vücutlanan yani bu vücutla varlık âleminde zahire gelip görünür olan Allah’tır. Allah Kendisini o vücutla zikrediyor görünür, bilinir hale gelerek. Allah Kendisini fiillerde zikrediyor, sıfatlarda zikrediyor, vücutlarda zikrediyor, sen nerede zikrediyorsun? Aynı yerde zikrediyorsan tevhit, gayıpta ötekileştirerek zikrediyorsan şirk. Şimdi hangisi Hak, hangisi batıl? İşte İslam Hakk yoldur. İslam kendisine dâhil olanları Allah’ın istediği hal üzerine, Allah’tan başka ilah olmadığına şahitlerden kılar. Sana şehadeti telkin etmiş ve ispat etmiş olur.
İşte Allah’ın istediği kulluk! Allah’ın insana yüklediği sorumluluk! Her şey buraya ulaşabilmek ve bunu başarabilmek için. Başaranlardan oluruz inşallah.




