Bu defa, FENER RUM PATRİKHANESİ'nin faaliyetleri ile ilgili yazılan yazılar ve MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN patrikhane ile ilgili görüşlerini derledim.
Yunanistan Trakya’da sürekli silahlanırken, keza Kıbrıs Rum Kesimi İsrail ve ABD desteği ile sürekli silahlanırken, bu güçlerin TÜRKİYE’deki 5. KOL FAALİYETLERİNİ yürüten FENER RUM PATRİKHANESİ’nin, nasıl bir örgüt olduğunu herkesin çok iyi bilmesi adına, geçmişte yaptıklarını anlatanları da ekledim bu yazıma.
15 EYLÜL günü 10 gün için ABDE’ye giden PATRİK BARTELEMOUS aşağıdaki gibi Türkiyeyi Trump’a şikâyet etmiştir.
Fener Rum Patriği Bartholomeos, Beyaz Saray’da Trump’la görüştü: “Türkiye’de az sayıdaki Hristiyan’ı, karşılaştıkları zorlukları, zulümleri konuştuk” dedi.
…
Cumhurbaşkanı Erdoğan da 10 gün sonra ABD ziyaretinde TRUMP ile görüştü ve aşağıdaki haber yazıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 25 Eylül Perşembe günü Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmede, "Heybeliada'daki Ruhban Okulu ile ilgili üzerlerine ne düşerse yapmaya hazır olduklarını" söyledi.
Trump ise Erdoğan'ın bu sözlerini "Çok iyi" diye yanıtladı, "Yardıma ihtiyaçları vardı ve ben de bunu gündeme getireceğimi söyledim" dedi.
…
Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu CHP genel başkan yardımcısı Namık Tan da 21 Ekim 2025 günü ziyaret ederek aşağıdaki X mesajını yayınladı.
“Patrik Bartolomeos'u bugün makamında ziyaret ettim
Haliyle Rum Ortodoks cemaatinin sorunları ve olası çözüm yolları hakkında konuştuk
Patrik Hazretlerine özetle CHP olarak dil, din, ırk ayrımı gözetmeksizin Cumhuriyetimizin tüm yurttaşlarına eşit yaklaşmak ilkesine sözde değil özde bağlılığımızı bu vesileyle bir kez daha ifade etmek fırsatı buldum
Bu bağlamda Heybeliada Ruhban Okulu'nun da yeniden faaliyete açılması konusunda Anayasa ve yasalarımız çerçevesinde tümüyle olumlu ve yapıcı bir tutum benimsediğimizi yineledim
Kişisel dostluğumuz, daha önceki görevlerim dolayısıyla yıllar öncesine dayanan Patrik Bartolomeos'u ülkemizin gerçek bir değeri olarak gördüğümü de özenle eklemek isterim”
…
Fener Rum Kilisesi Patriği Bartholomeos, Beyaz Saray’da Trump’la görüşmesini anlattı: “Bizi ilgilendiren konuları, Ekümenik Patrikhane’yi, Türkiye’de kalan az sayıdaki Hristiyan’ı, onların karşılaştığı zorlukları, güçlükleri, zulümleri; ama aynı zamanda tüm bunlara rağmen hayatta kaldığımızı konuştuk.”
…
Şimdi de FENER RUM PATRİĞİ GEÇMİŞİMİZDE neler yapmış, onları anlatan yazılara özetle bakalım;
İstanbul’un "Fener" semtinde bulunduğundan Fener Patrikhanesi olarak da bilinen Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi, Bizans Kilisesinin devamı olarak Türk egemenliğine girdikten sonra da mevcudiyetini -Bizans dönemine nazaran- daha geniş yetkilerle sürdürmüştür.
“Pontus Cemiyeti” gibi örgütlerle Osmanlı Devleti aleyhinde çalışmalar yürütmüştür. Merzifon’daki Amerikan Koleji’nde gizli olarak 1904 yılında kurulan Rum Pontus Cemiyeti, 1908 yılında genişletilerek Batum’dan İnebolu’ya kadar olan Karadeniz bölgesinde birçok şubeler açmış; Fener Rum Patrikhanesine bağlı olan Trabzon Metropolitliğinin desteğiyle Osmanlı Devleti aleyhine önemli çalışmalar yürütmüştür. Rum Pontus Cemiyeti, Mondros Mütarekesi sonrasında Fener Patrikhanesi ile birlikte teşkilatlanma ve propagandaya önem vermiş, bir yandan da silahlanarak ve çeteler teşkil ederek özellikle Yunan işgalinden sonra cephe gerisinde Türkiye için tehlike teşkil eden ihtilal ve isyana kalkışmışlardır. Fener Rum Patrikhanesi tarafından oluşturulan silahlı Rum çeteleri Sinop, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Amasya vilayetlerinde etkili olurken Heybeliada Ruhban Okulunda yetiştirilen “ihtilalci papazlar” ile birlikte çalışmışlardır. Mustafa Kemal Paşa, Fener Rum Patrikhanesinin çalışmaları ile ilgili olarak Büyük Nutku’nda “Sonradan elde edilen güvenilir bilgi ve belgeler, İstanbul Rum Patrikliğinde kurulan Mavri Mira Kurulu’nun illerde çeteler kurmak ve yönetmekle, gösteri toplantıları ve propagandalar yaptırmakla uğraştığını doğruladı. Yunan Kızılhaçı, Resmî Göçmenler Komisyonu, Mavri Mira Kurulu’nun çalışmalarını kolaylaştırmaya yardım ediyor. Mavri Mira Kurulu’nca yönetilen Rum okullarının izci örgütleri, yirmi yaşını aşmış gençler de katılarak, her yerde geliştiriliyor. … Trabzon, Samsun ve bütün Karadeniz kıyılarında kurulan ve İstanbul’daki merkeze bağlı Pontus Cemiyeti kolaylıkla ve başarıyla çalışıyor../.”
Şeklindeki sözlerini belgelerle ortaya koymuştur. Mustafa Kemal Paşa’nın konu ile ilgili sözlerini teyit eden Fener Rum Patrikhanesinin faaliyetlerini Venizelos ise şöyle ifade etmiştir: “… Fener Patrikhanesi’nden bir hey’et gelerek beni gördü. Karadeniz sahillerinde müstakil bir Rum Devleti kurmak için derhal harekete geçmek için sadece Yunan zabitlerini beklemekte olduklarını bana iblâğ etti. Hey’etin sahip oldukları serveti öğrenince, miktarı beni hayrette bıraktı. Kendilerinin sahip oldukları altının mevcudu, o anda Yunan Hükümeti’nin sahip olduğu altın yekûnundan fazla idi. Bir taraftan da bilhassa Amerika’dan ve dünyanın her tarafındaki Rumlardan mühim miktarlarda yardım görüyorlardı.”..
Genel olarak İstiklal Savaşı sırasında Patrikhanenin yürüttüğü faaliyetler şunlardır:
1. Anadolu’nun çeşitli yerlerinde Rum cemiyetlerinin teşekkülünü sağlamak ve bu cemiyetleri Türkiye aleyhine çalışmalar yürütmeye teşvik etmek,
2. Anadolu’daki Hıristiyan ahaliyi Türkiye aleyhine isyana teşvik etmek,
3. İtilaf devletlerinin Rumlar lehine müdahale etmeleri için propaganda çalışmaları yürütmek,
4. Karadeniz’deki Rum nüfusunu artırmak için bölgeye Rum göçmen ve çetelerin yerleştirilmesini sağlamak,
5. Bu amaçla Yunanistan Hükûmeti ile iş birliği yaparak Yunanistan, Rusya, ABD gibi ülkelerden Rum asıllıları bölgeye göç ettirmek,
6. Karadeniz bölgesindeki Pontus faaliyetlerini yönlendirmek,
7. Avrupa kamuoyuna yönelik Türkiye’yi karalama kampanyaları düzenlemek,
8. Bolşevik İhtilali sonrası İstanbul’a kaçan Ruslardan silah satın alınması ve bu silahların Rum çetelerine dağıtılarak Anadolu’da asayişin bozulmasını sağlamak,
9. Batı Anadolu ve İstanbul’un Yunanistan’a ilhakı için gayret sarf etmek ve İstanbul konusunda Yunanistan’a ilhak gerçekleştirilemezse bile İstanbul’un beynelmilel bir idareye kavuşturulması yönünde çalışmalar yürütmek,
10. Yunan Megali İdeası’nın gerçekleştirilmesine hizmet etmektir.
Fener Rum Patrikhanesinin düşmanca faaliyetleri yüzünden Mustafa Kemal Paşa Patrikhanenin Türkiye dışına çıkartılmasını istemiştir.
Mustafa Kemal’in 25 Aralık 1922 tarihli Le Journal muhabiri Paul Ario’ya verdiği demeç onun bu düşüncesini açıkça ortaya koymuştur. Mustafa Kemal Paşa Patrikhane ile ilgili şunları söylemiştir: “Lakin bir fesat ve hıyanet ocağı bulunan, memlekette nifak ve şikak tohumu saçan, Hristiyan hemşerilerimizin huzur ve refahı için de uğursuzluk ve felaket sebebi olan Rum Patrikhanesini artık topraklarımız üzerinde bırakamayız. Bu tehlikeli teşkilatı memleketimizde muhafazaya bizi mecbur etmek için ne gibi vesile ve sebepler gösterilebilir? Türkiye’nin Rum Patrikhanesi için arazisi üzerinde bir sığınak göstermeye ne mecburiyeti var? Bu fesat ocağının hakiki yeri Yunanistan değil midir? Merkezî Hükûmetimiz bütün bu noktalar hakkında delege heyetimize Misak-ı millî hükümleriyle uygun düşer surette kati talimat vermiştir.”.. Nitekim Lozan Konferansı sırasında da Türk heyeti tarafından Patrikhanenin Türkiye’den ihraç edilmesi için uğraşılmıştır.
FENER RUM PATRİĞİ, ABD başkanını ziyaretinde zorluklar ve zulüm gördükleri yalanını söyleyerek yaşadığı ülkesini şikâyet etmiştir.
İktidar heyeti ziyaret edince RUHBAN Okulu konusunda gereken desteğin verileceğini ifade ettiler.
CHP gölge dış işleri bakanı demecinde kişisel dostluktan söz ettiği gibi sanki bu zatların CUMHURİYET karşısında eşit olmadıklarını ifade ederek, ülkemizi FENER RUM PATRİKHANESİNE şikâyet etme gafletinde bulunmuştur.
…
Yukarıda Atatürk’ün düşüncelerini okudunuz.
Maalesef her şeye söz eden ÖZGÜR ÖZEL, FENER RUM PATRİĞİ’ne, "yaşadığın ülkeyi başka ülkelere şikâyet etme cüretini kimden alıyorsun. Sana bunun hesabını soracağız" diyemiyor.
Gerçek ATATÜRKÇÜLER olsaydı, Patriğin sınır dışı edilmesi için çabalardı.
Bu FENER RUM PATRİKHANESİ’nin asıl derdi EKÜMEN kurmaktır.
Ekümen kavramı da 'dünya patrikliği' demektir.




