20 Aralık akşamındayız. İnternette geziniyorum ve telefonum çaldı.

İşinde oldukça başarılı gördüğüm ve insan olarak da çok sevdiğim bir inşaat müteahhidi arkadaşım. “Abi yandık” diyor.

"Hayırdır" diye sorduğumda, “1 milyon TL civarında bir nakdim vardı, piyasadaki kargaşaya rağmen, milli paramız diye tercihen TL mevduata bağlamıştım. Dolar az önce 18 liradan işlem gördü ve korkarım yukarı doğru da gidecek. Yani benim Türk Lirası param eridi abi, eridi..”

Sabırlı olmasını ve “böyle sert çıkışların mutlaka realizesi ve geri dönüşü de olur” falan derken, internetten Dolar'la ilgili işlem grafiğini karşıma aldım. Çocuk ağlamaya devam ediyor, “yandım Allah yandım, ne olur bana bir yol söyle abi, ne yapayım, şaşkın ördeğe döndüm, bana yardımcı ol..”

Konuşmamız sürerken 18’lerden işlem gördüğünü ekrandan izlediğim Dolar hareketlerinde, sayıları çok da olmayan birilerinin bu defa yoğun şekilde satışa geçtiklerine ve Dolar'ın burnunu sert bir şekilde aşağıya çevirdiğine de şahit oluyordum. Görünen somut ve cüretkar bir operasyon gibiydi. Ve hiç de küçük tasarruf sahiplerine ait büyüklükte işlemler değildi. Neyse arkadaşa da durumu bildirerek, biraz teselli ve TL’nın tercih edilmesine yönelik ümit veren nasihatleri takiben telefonu kapattım.

Dolar kur’unun saniyeler içindeki gerilemesi hızla devam ediyordu.

TRL/USD kur’u tarihinin en yüksek noktalarında örneğin 18.39188'lerde işlemler görmüş ve buralardan hızla geri dönerek 17 ve 16’lara patır patır geriliyordu. 15 TL civarında kısa bir duraksamadan sonra (sanırım 15 TL’de bir yoğun destek vardı), buradan da düştü ve 14 TL seviyelerine indi. 14.57747 kur’unu da gördükten sonra internetten ayrıldım. Zira konu ortadaydı. İşlem hareketlerinden anlaşılan anlık vurup çıkan operasyonel işlemlerdi.

..

Gazetelerin sabah haberlerinde, Dolar kur’unun 12.18 seviyesinden güne başladığını, sabah saatlerinde yine çok sert bir düşüşle 11.40 TL’nın dahi altında işlem gördüğünden bahsediliyordu.

Sonuçlarına baktığımızda 12,00 – 18,00 TL’lık kur değerlerinin arasında (yükselişe göre) %50 gibi bir kazanç olduğu sabittir. Bu da birilerinin bir gecede (havadan) döviz bazında %50 kazandığını gösterir.

Böyle bir şey olağanüstü ve para piyasalarında sadece İsviçre’deki dünya fonları üzerinden yapılan tefeci zihniyetli hareketlerde dahi, emsali zor görünür bir vole vurmadır.

İşte kafama takılan konulardan birisi bu nokta;

Kur’u aynı günün kısa bir zaman kesitinde, önce 18’lere çıkartıp dakikalık sürelerde 14’ler ve devamında da 13’lü ve 12’li seviyelere düşürenler kimlerdir?

..

Şimdi vatandaşın ağzına baksan, bayram ediyor; solgun yüzünde mecal, cebinde pazar harçlığı bile kalmamış emekli ve yine bankada bir kuruş tasarrufu olmayan gariban esnaf davul çalıyor, oynuyorlar.

Nedir?

Kurları 18'lerden 13'lere düşürdük!.. İstiklal harbi böyle kazanılır!..

Hey Allah’ım sen aklıma mukayyet ol.. Buralarda işte, toplumun cehaletten beslenerek mutlu olan bir zavallı kısmı, buralarda..

İyi de kurların 8 TL'dan 13 TL'na nasıl çıktığını sorgulayan yok! Bu kesit atlanıyor hep.. 18'den 13'e düşmüş..  

Peki 8 TL'den 13 TL'na çıkışındaki yanlış politikaları hiç aklımıza getirmeyelim mi? 18'den 13'e düşmüş.. demek bu önceki evreyi unutturmuyor mu? Buna yönelik bir stratejik algı yönetimi sayılmaz mı?

Basında belirli gazetecilerin de ağızlarında hep, ‘Cumhurbaşkanı'nın bir beyanatı savaşı kazandı’ yönünde..

İyi güzel, Cumhurbaşkanı'nın bir beyanatı böyle tepetaklak hareketlere vesile oluyorsa, bu beyanlar Dolar'ın kuru iki katına çıkarken neden verilmedi be kardeşim?.. Göstere göstere 6 TL'dan, 8 TL'dan geldi bu kurlar. O aşamalarda neden sükut ettik, ya da böylesine etkin olmayı sergilemedik?

Oysa biz Cumhurbaşkanı’nın başka bir cümlesinin Dolar’a bir gecede %1 prim yaptırdığını da daha birkaç gün önce görmedik mi? (Bu noktada ard niyet demiyorum; belki düşünemedi veya etrafındaki beyanat hazırlayanların da bir dahli veya boşluğu olası mümkündür.)

Ayrıca konu ettiğimiz 18 TL’den 13 küsur TL’na geri gelişin oranı 1 gecede (18 baz alınırsa)  %25 gibi büyük bir orandır ki, bu büyüklüğe, Cumhurbaşkanı’nın böyle bir beyanatı etkileşim yönünden yeterli de değildir. 

..

Yine benim “bir atak operasyon” olarak nitelediğim geceye dönelim;

Şimdi, 20 Aralık gecesi Dolar kurlarında malum operasyonu yapan ellerin çok sayıda olmadıkları alenen anlaşılıyor. Ve kurları aniden 15’lerden sürükleyip 18’lere yükselten, sonra da patır patır satışlara girerek büyük ama çok çok büyük, anlık kar realize edenlerin; gerçek şahıslar ise isimleri, şirket, holding veya BANKAlar ise ünvanları kayıtlarıyla sabittir.

Yine soruyorum ki; piyasaya satış yoluyla (milyarlarca) Dolar süren olası iş adamları veya bankalar ya da sair sermaye sahipleri kimlerdir?

Bunların portföylerine bu dolarların giriş tarihleri ya da satın alma kurları nelerdir?

Bunların devlet tarafından sorgulanıp, gereğinin yapılması gerekmektedir.

Aksi halde muğlak kalan noktaların, devletin itibarına ve güvenilirliğine zeval getireceği de düşünülmelidir.

Hülasa ve daha açık konuşulursa, bu ülkenin ekonomik kaderi ve bekası, örneğin “TÜSİAD” ve “MÜSİAD” gibi bir iki işadamı derneklerinin, birkaç HOLDİNG sahiplerinin ya da olası muhtemel birkaç BANKA'nın keyfiyetinde olmamalı.  

Sermaye sahibi olmak, hiçbir kimseye ve hiçbir holding, banka ve finans kuruluşuna, devlete ve millete hükmetme ya da dayatma ayrıcalığı veremez.

Verirse ne olur?

Kısacası bunların faturası hep gariban halkın sırtına biner ve o yükseltilen asgari ücretler falan da hikâye faslından sayılır.  Unutulmasın ki, ufukta görünen seçimlere (2023’te olsa dahi) çok zaman kalmadı.

Sağlıcakla kalın..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Mehmet Özdemir 2 yıl önce

Eline, yüreğinize sağlık Hüsamettin bey. Yaşadığımız bir durumu, bütün gerçekliği ile ortaya koymuşsunuz. Saygılar, selamlar. Mehmet

Avatar
H. Taşdemir 2 yıl önce

Teşekkür Ederim Değerli Üstadım. Selam ve Saygıyla..