Yaratılanlara ilişkin uygulanan plan.

Tabiatın işleyişini gerçekleştirmede kullanılan ifadeler.

Kazâ ve kader.

Sözlükte “gücü yetmek; planlamak, ölçü ile yapmak, bir şeyin şeklini ve niteliğini belirlemek, kıymetini bilmek; rızkını daraltmak” gibi anlamlar içeren kader,

"Allah’ın bütün nesne ve olayları ezelî ilmiyle bilip belirlemesi" diye tarif ediliyor.

Kazâ (Hükmetmek; muhkem ve sağlam yapmak; emretmek, yerine getirmek) ise ;

"Allah’ın nesne ve olaylara ilişkin ezelî planını gerçekleştirmesi" şeklinde tanımlanıyor.

Kazâ Allah’ın ezelî hükmü,

Yani bütün nesne ve olayların levh-i mahfûzda veya küllî akılda topluca var olması.

Kader ise, bütün nesne ve olayların kazâya uygun olarak yaratılması ve dış âlemde gerçeklik kazanmasıdır (et-Taʿrîfât, “ḳdr” md. )

..

İnsan kaderini etkileyebilir mi ?

"Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık" (İsra suresi ayet 13) buyruluyor.

Öyleyse bu çaba ile kader değişir mi ?

Kaderin değişeni de, değişmeyeni de vardır.

Mesela değişmeyen ecele, ecel-i müsemma deniyor.

Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
"Ecel bir an gecikmez ve vaktinden önce de gelmez." (Araf suresi ayet 34)

..

Kader değişirse neye göre değişir?

İnsanın işine göre, ömrü ve rızkı değişebilir.

Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
“Allah, dilediğini siler, dilediğini değiştirmez. Ümm-ül-kitab [levh-i mahfuz] Ondadır." (Ra’d suresi ayet 39) diğer bir ayeti kerimede ;

“Herkesin ömrü ve ömürlerin kısalması elbette kitapta yazılıdır.” (Fatır suresi ayet 11)

..

Perşembenin gelişi çarşambadan belli olurmuş.

Demek ki kitaba baktığımız zaman olabilecekleri görebileceğiz.

Nasrettin hocanın yaptığı gibi.

Nasrettin hoca ağaca çıkmış, oturduğu dalı kesiyor.

Oradan geçmekte olan bir yolcu bağırmış.

-Aşağı düşeceksin be adam

Yolcu oradan ayrılmış.

Bir müddet sonra Hoca kestiği dal ile birlikte daldan düşmüş.

Yerinden doğrulmuş hemen adamın arkasından koşmuş.

Adamı yakalamış, yakasını toplamış ;

-Sen benim düşeceğimi bildin, şimdi de öleceğimi bil bakalım, demiş.

..

F.Nietzsche “Bazı şeyleri yarım bileceğine, hiçbir şey bilme; daha iyi" diyor.

Gözle görülen şeyleri bilmek ve tahmin etmek kolay.

Zor olan, gözle görülmeyenler ya da en azından bizim öyle zannettiğimiz konular.

"Bilmediğimiz şeyler bizi felâkete sürüklemez. Bizi felâkete sürükleyen şeyler, gayet iyi bildiğimizi sandığımız, fakat öyle olmayan şeylerdir." (Samuel Johnson )

Gelin bildiklerimizi tekrar gözden geçirelim.

Lakin boşa kürek çekmeden ciddi anlamda gözden geçirelim.

Yoksa eskilerin dediği gibi boş ve anlamsız olur.

“Bizim oğlan bina okur döner döner bir daha okur" olmasın.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.