(Seçim ve Geçim Meselemiz)

Siyasi yöneticilerin ve yönetecek olanların bilgisine ve dikkatine sunmak amacıyla bu yazımı seçimlerden önce yazıyorum.

Hayat çok pahalı. “Seçim” derdimizden çok, “geçim” derdimizi düşünüyoruz. Seçimlerden sonra ekonomik durum nasıl olur bilemiyorum ama bu şartlarda düzelme olabileceği ihtimalini düşünmüyorum. Çünkü, tarım ve hayvancılık alanında dünyada en önde gelen ülkelerden biri olarak “üretim” ve “tüketim” konusundaki dengesizlik sebebiyle mevcut sıkıntıları yaşıyoruz. “Almanya bizi kıskanıyor” demek boş bir sözdür. Kaliteli “üretim” olmadığı ve israfa dayalı bir “tüketim” devam ettiği sürece bizi kıskanan ülkeler olmayacaktır.

Ben ekonomist değilim. Ancak emekli eğitimci bir devlet memuru olarak elimi cebime attığımda mevcut maaşımla bir ay nasıl geçineceğimin, harcamalarımın nasıl olacağının hesabını yapıyorum.

Bülent Arınç'ı tanırsınız. Seversiniz veya sevmezsiniz bilemem ama ben, bazı radikal çıkışları ve açık sözlülüğü sebebiyle sadece takdir etmişimdir. “İsrafı önlesek vergi almaya bile gerek kalmayacak” sözünü hiç unutmadım.

Ülkemiz yeraltı (Dünyada ilk sırada olduğumuz bor madeninin % 70'i ülkemizdedir) ve yerüstü (tarih, tabiat, turizm vs. gibi) zenginliklere sahiptir. 4 denizi olan bir yarımadadır. Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan köprüdür. Jeolojik konumu itibariyle dünyanın bütün medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır. Türkiye’miz, bütün milletlerin kıskandığı bir güzelliğe, özelliğe ve zenginliğe sahiptir. Böyle bir tarih ve coğrafya ile yaşamanın zorluğunu (dış güçler ve terör) kabul ediyorum ancak ekonomik sıkıntıların sebebini izah edecek ifade bulamıyorum. Atatürk'ten sonra iyi yönetilemedik. Refah seviyesi itibariyle gelişmiş Dünya ülkelerinin çok gerisinde olmamız sebebiyle 80 yıldır da iyi yönetilemediğimizi düşünüyorum.

Devletin tek geliri vergi, ceza, faiz ve zam olmamalıdır. Kaliteli üretim ve ithalattan çok ihracat yapmamız ekonomik kurtuluşumuz demektir. İhracat ile dışarıdan ülkemize para girmesi refah seviyemizin yükselmesine vesile olacaktır. Aksi takdirde içerideki mevcut para “benden sana, senden ona” dolaşıp duracaktır.

Şimdi sizlere bırakın Almanya'yı, Japonya'nın bile bizi kıskanacak duruma nasıl geleceğinin sebeplerini sıralayayım.

*Basında, Sayıştay raporuna göre Cumhurbaşkanlığı külliyesinin günlük giderinin 11 milyon tl olduğunu okumuştum. Bu günlük gider ile bir yılda eğitim, sağlık, deprem, konut, altyapı, tarım ve hayvancılıkta üretim, maaşların ve ücretlerin yetersizliği vs gibi temel sorunlarımızı çözmek mümkün olurdu. “İsrafın itibarı” ve “yoklukta ihtişam” olmaz diyeyim de ötesini siz anlayın.

*Çalışmadan, işe gitmeden Bankamatik maaşı alanları duydum. 4 – 5 maaş alanların olduğunu biliyorum. Bu, gelir dengesizliğindeki haksızlık giderilmelidir.

*Mağdura kucak açan, doyuran, koruyan asil bir milletiz tamam da “misafirliğin kısası makbuldür” diyen atalarımızın evlatları olduğumuzu da unutmamalıyız. Ülkemizdeki göçmenler en kısa zamanda ülkelerine gönderilmelidir. Vatandaşlarımızın hakları korunarak mağduriyetleri önlenmelidir.

*Mecliste milletvekilliği yapıp daha sonra seçilmemiş olanlar “Emekli milletvekili maaşı” almaktadırlar. Bu, bana çok mantıksız geldi. Çünkü, milletvekilliği süresince en yüksek maaşı almaktaydı. Milletvekilliğinden önce memurların, bürokratların maaşları, işadamlarının, tüccarların gelirleri vardı. Milletvekilliğinden sonra büroları olanların, ticaretle uğraşanların, iş yeri açanların olduğunu biliyorum. Geliri varken 6 asgari ücret kadar maaş vermek israftır, lükstür. Dar gelirlilerin haklarını düşünmemek demektir.

*Mevcut ekonomik şartlarda, Avrupa'ya kıyasla gelir seviyemiz itibariyle 600 milletvekiline gerek yoktur. Maaşları ve ek giderleri çok fazladır. Meclise gelmeyenlerin, sadece parmak kaldıranların olmaması gerektiği gerçeğinden hareketle hizmet eden 300 milletvekilinin yeterli olacağını düşünüyorum. Demokrasi adına, an az milletvekili çıkaran illere iktidar ve muhalefet milletvekili ihtimaliyle 2 milletvekili olmak üzere nüfusuna göre çıkaracağı milletvekili sayısının yarısı kadar çıkarmasıyla mecliste 300 milletvekili olacak şekilde düzenleme yapılmalıdır. (Ben bunu 81 ilimizde değerlendirdim, uyguladım. Mesela, Bursa, şu an 20 milletvekili çıkarıyor, 10 milletvekili çıkarmalı)

Şimdilik benim aklıma gelenler bunlar. Sizlerin de aklına gelenler olacaktır elbette...

Seçimlerin, milletimize ve memleketimize hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Geçiminizin, gönlümüzün istediği rahatlıkta olmasını temenni ediyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.