Az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik. Bir yanda fiziki depremin yıktığı şehirlerin kalıntıları, diğer yanda siyasi depremin seçim sandığı yolundaki sallantıları.

Bir yanda Türkiye’yi 21 yıldır yöneten, siyasetin ve seçim karşılaşmalarının kara kuşak sahibi ustası Erdoğan, diğer yanda, (Erişir menzili maksuduna aheste giden misali) uzun yürüyüşünü sürdürerek iktidarın kapısını zorlayan Gandi Kemal ya da yeni adıyla Bay Kemal.

Baksanıza, 6’lı Masa’da Meral Akşener’in sert açıklamasıyla beliren krizi suhuletle çözen Kılıçdaroğlu için muhalif yazar Nagehan Alçı’nın değerlendirmesine: Kılıçdaroğlu çok ciddi bir siyasi zeka olduğunu gösterdi…

Elbette, Kılıçdaroğlu’nun sorun çözme yeteneğini muhalif bir yazarın samimi bulmadığım övgüsüyle değerlendirecek değilim.

Hatta, böyleleriyle ilgili olarak Müjdat Gezen’in sarf ettiği , ‘öyle hızlı kıvırıp dönüyorlar ki, denk getirip para bile yapıştıramazsınız’ sözünü, yardım kuruluşu olmaktan çıkartılıp holdingleştirilmiş Kızılay’ın sodası niyetine içiyor, keyifleniyorum.

Ve 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in, ‘İktidarın değişeceğini anladığı gün trafik polisinin bile tutumu değişir’ öz deyişini anımsayarak, 14 Mayıs 2023 seçimine doğru yol alırken siyasette, ticarette, bürokraside ve yargıda yaşanacak dönüşümleri izlemeye koyuluyorum.

Altılı masanın yayınladığı “Cumhurbaşkanı adayımız için ortak anlayış sağlanmıştır” cümlesini okuyan Yılmaz Özdil, “Kemal Kılıçdaroğlu’nun adı açıklanacak, beklenen şey. Hiç heyecan rüzgârı estirmeyecek” diyor ve Meral Akşener’in çıkışını haklı buluyordu. Ancak, masanın toparlanması için tabandan dalda dalga gelen baskı nedeniyle yaşanan coşku ve heyecan karşısında, deneyimli gazeteci Özdil, Sözcü Gazetesi ve Televizyonundan ayrılma kararı aldı.

PERVANELER VE YÜZSÜZLER

Bunların hepsi tabii ki insanlık hali…

Bakın ne diyor Zekeriya Efiloğlu, KENDİNE BİR İYİLİK YAP adını taşıyan kitabında
‘Ben çok insan gördüm, güçlüyken peşinde pervane, güçten düşünce yüzüne bile bakmayan.

Ben çok insan gördüm, menfaati olunca dünyanın en iyi insanı, işi bitince bir daha ortaya çıkmayan.

Ben çok insan gördüm, Ebu Cehil gibi hayat yaşayıp konuşunca mangalda kül bırakmayan.

Ben çok insan gördüm, yapmadığı eylemleri unutup başkası neden yapmıyor diye karalayan.

Ben çok insan gördüm, alkışlanacak onlarca şey varken eleştiride sınır tanımayan.

Ben çok insan gördüm, yediği içtiği ayrı gitmeyen kişileri bir çırpıda satan.

Ben çok insan gördüm, kendisini sevenlerin değil de hiç ilgi göstermeyenlerin peşinden koşan.

Ben çok insan gördüm, hayat denilen sevgiliye aldanıp ölümü ve Allah’ı unutan.’

EĞRİ YAY İLE DOĞRU OK

Yazar Hayati İnanç da, Kategoriler Damlalar adlı kitabında doğruluğu ve eğriliği şöyle dile getiriyor:

‘Otuz sene önce, henüz yirmisine kadem basmamış hukuk talebesi yazar olarak, Sahaflar Çarşısında bir dükkânın camında gördüğüm ve dikilip ezberlediğim dörtlü mısrada şöyle deniliyordu:

Doğru olsam ok gibi yabana atarlar beni

Eğri olsam yay gibi elde tutarlar beni

Ne doğruyu aç gördüm ne eğriyi tok

Eğri yay elde kalır, menzil alır doğru ok

Ok doğru olduğu için yabana atılıyor ve yay eğri olmakla elde tutuluyor. Bu hâl eğri olmayı kârlı gibi gösterse de; ârifâne bakış şunu da görmeli; evet öyle ama; son tahlilde herkes kendisi için takdir edilen rızkı yiyip gitmiyor mu dünyadan? Dünyada aç mezarı mı var? Bak etrafına! Doğruyu aç görmezsin, eğri de tok değildir. Hatta eğri olanın hırsı daha çok olduğundan –karnı olmasa bile- gözü daima aç olarak gelir ve gider. Dosdoğru ol da sen, atan olursa bırak atsın; gittiğin yerde tutan da olur. Hem, yol alan oktur, yay değil. Ayrıca izzetle ve namusla gidersin. Huzurla yatarsın; yatakta da, kabirde de. ’

YSK ÜYELERİNİN SINAVI

Pervaneler ile ok ve yay örneğine her düzeydeki yargı mensuplarını, özellikle Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Üyelerini, İl ve İlçe Seçim Kurulu Başkanlarını da dahil ediyorum. Dürüst bir seçimin yapılmasında onlara düşen çok iş var. Seçim Yasalarındaki değişikliklerinin yürürlüğe gireceği 6 Nisan 2023 tarihinden önce yapılacak seçim hazırlığı işlemleri ile Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle seçimi yenileyen Erdoğan’ın adaylığı konusunda YSK’nın kararları hukuk tarihi ve siyasi tarihe yazılacak önemdedir. Başlayacak meşruiyet tartışmalarından (muhalefetin ciddi anlamda direnmemesi nedeniyle) belki bir sonuç alınamayacak ama kural dinlemeden bildiğini okuyan Erdoğan seçimi kaybetse dahi, verilen kararların tarihi vebali onay veren YSK Üyelerinin boynunda asılı kalacaktır.

---

İYİ HAFTALAR

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.