Tam takır Devlet hazinesinden hazır yiyen emekli sayısının 16  milyona yaklaştığı söyleniyor.

"30 yıl çalışmışlarsa bu sürenin 1 ya da birkaç  katı yan gelip, sırt üstü, yüzüstü yatıp keyif çatan kitleler bunlar" diye suçlanıyorlar.,

"Bu kitlenin ekmeği bütçeden, suyu da dip çamurları çatlak, kurumaya yüz tutmuş baraj göllerinden" deniliyor..

"Bir de uzun yaşarlar ki sormayın" denilerek acı dille suçlanıyorlar.

Oysa, ettikleri erken kahvaltı sonrası, 7,5 liralık ekmeğini tam buğday çıtasına yükseltmek, sofrasına piliç değil, kart tavuk kangal sucuğunu hiç olmazsa eklemek amacıyla ek işlerde, semt pazarlarında çalışanların sayısı da az değildir.

Saksıda yetiştirdiği biberi ve ovalayarak kuruttuğu naneyi mutfağında azık eden derya kişilikli insanlar..

"Bir kaşık aşım ağrısız başım" diyerek gözü ve gönlü tok olanlar.

Üretmeyi hep sevenler, ürettikleri  ile bütçesini bayraklaştıranlar.
Onurları, açık alınları gibi.. 

..

Çoğu emeklilerin popoları ise hep oturaklara yapışıktır..

Ulaşım araçlarında akşama dek 5 ücretsiz tur hakkını da kullananlar, bir oturak bulamadıklarında gençlerden kendilerine oturak ikram etmelerini yan gözle beklerler.. 

Tabii uyuklayanlar dışında "Buyur Amca” diyen şeker yürekli gençler kalmışsa şehirde hatta ülkede?

Yollarda hatta pistlerde, ileri yaşına rağmen cirit atan sağlıklı 100/1 mi desem 1000/1 mi, spor aşklı olanların dışındakilerin çoğu bunlardır.

Oturaklara yapışık gibidirler..

Belki  gelir yönünden olan yetersizlikleri, sosyal statü yitimine yol açmıştır.

Onları da hoş görelim..

Kayıpları, hiç kazanamayan kumarbaz gibi olmasa da, lüks restoranlarda 4 kişilik menüye binlerce papel hiç ödememişlerdir hayatta.

Onlar, aralarında yolsuzluktan beslenen, her gün karides ve havyarla ziftlenen haramzadelerden çok daha asildirler.

YURTSOYAR bu haramzadeler günde 5 kez haybeden resmi araçlarla şehir turları yapan yoksul emekliler gibi değildirler.. 

Göbeği bedenlerinden heybetli, kasası banknotlarla silme dolu, ayrıcalıklı emeklilerdir, ticarette yurdunu soyan diğer kalantorlar gibi.

Heybedeki kırk büklüm urgan gibidirler, amaçlarına ulaşmak için her kılığa girerek yamulur dururlar.

Dik ve onurlu YURTTAŞLAR olmayı bir türlü beceremeyen, devletin de boyunlarını bükmeyi beceremediği hortumculardır..

Neyse bırakalım insan eleği altına geçecek kadar haysiyetleri küçülen bu çöpleri..

..

Yaş ortalamaları 80- 90'lar civarındadır alın açıklığı ile görevlerini sonlandıran emeklilerin.

Gönülleri gonca gül kadar taze ve güzel kokanlar yanında, pis kokusu ve rengi olanlar da var dediğimiz gibi.

Ülkeye yaptıkları değerli hizmetleri olanlara duyulan yakınlık, perçinlenen dostluklarımız var.

Öte yanda, her alandaki hıyanetleri ile kutsal vatan topraklarını kirletenlere duyduğumuz büyük öfke ve hıncımız da tartışılmaz.

Sevmediklerimiz için tutmadı mayamız, örtüşmedi yüreklerimiz bire bir ince hesabı yaparız çoğu zaman..

Hangi birey için yapılmıyor ki bu hesap?

Bir kuruşun hesabı, düşünülmeden ağızdan çıkan bir sözün bile ilişkileri söndürüp sonlandırdığı çağımızda..

"Ben özgür bireyim, her şeyin üzerinde bir değerim hatta bir deryayım" diye böbürlenenlerin bitirdikleri dostluklar, evlilikler yığınla....

Bu kadar kusur, kadı kızında da bulunur yaklaşımının eskilerde kaldığı söylenen demokratik yaklaşımların  giderek çoğalmış olmasına  rağmen.

Hani demokrasi ele ele tutuşmaktı?

Limit noktalarda buluşmaktı?

Varlıkları okyanus genişliğinde olan hayırsızlar bir yana, yüzde doksanı bir paket tuzun hangi markette daha ucuz hesabını ömür boyu yapmış olan emeklileri suçlamak saygısızlıktır, ülke hizmetine verdikleri emeğe vefasızlıktır..

Günde 5 kez toplu ulaşım keyifçisi konut sahibi emeklilerin  bile bağlandıkları maaşla  sevdalıları aşkına, AVAM  lahmacuncu veya  çorbacılarında yılda birkaç kez görünüp, aman tanıdıklarımız farketmesin diye çabucak sıvışıp kaybolduklarını görürsünüz.

Her yoldan oluk oluk gelir sağlayan, seçkin ve itibarlı köşe dönmeci YURTSOYAR Kabil’leri görüp öfke ile yaşar emekliler anlayacağınız...

..

Yeni bilgilere göre 16 milyona yakın emekli olduğu söyleniyor....2 nüfus ile çarparsanız  32, 3 ile çarparsanız 48 milyon..

UY BABA UY .. 

5, 6, 7 ile çarparsanız herkes emekli demektir bu ülkede.. 

Bu hazine için oldukça ağır bir yük..Üstelik çalışmayan, üretmeyen emekli insanların uzun yaşadığı bir ömür de söz konusu...

Ben emekli olalı 24  yıl geçti, dile kolay..

8 yıl daha yaşarsam, çalıştığım yıllar kadar emekli maaşı almış olacağım.. İşte bu durum hazine açısından vahim..

Öte yandan, "oturarak alınan bu paralar acep haram mı" diye sorar dururum kendime çoğu zaman.. Sonra düşünürüm YURTSOYARLARI.. Teselli bulurum..

Bilmiyorum, dünyada tüm yaptıklarımızdan ince hesaba çekileceğimiz günün dehşetiyle daral geliyor bazen.

Siz nasıl düşünüyorsunuz tüm YURTSOYAR’lar?.. 

Emekli Kardeşlerim ve Sayın Okurlar,
Sağlıcakla Kalın..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.