Tatar’dan, Rum Lideri Hristodulidis’in Erdoğan'ın ziyaretiyle ilgili açıklamalarına tepki!

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum lider Nikos Hristodulidis’in, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 3 Mayıs’ta gerçekleştireceği KKTC ziyaretine yönelik açıklamalarına tepki gösterdi. Tatar, açıklamaları “provokatif” olarak nitelendirerek kınadı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum Lider Nikos Hristodulidis, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC’yi ziyaretine yönelik açıklamalarına tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Tatar, Hristodulidis’in Erdoğan’ın ziyaretini hedef alan provokatif açıklamalarını kınadı.

Tatar, Rum liderliğinin, KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki kardeşliğe nifak sokma çabasının beyhude olduğunu ve asla amacına ulaşmayacağını kaydetti.

“DERİN KARDEŞLİK BAĞLARIMIZI ZEDELEMEYE ÇALIŞIYOR”

Tatar, Hristodulidis’in Erdoğan’ın KKTC ziyaretini kullanarak iç meseleleri provoke etmeye, Kıbrıs Türk halkıyla anavatan Türkiye arasındaki derin kardeşlik bağlarını zedelemeye ve bundan siyasî fayda elde etmeye çalıştığını söyledi.

Bu bağlamda Tatar, “Sayın Hristodulidis, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gerçekleştireceği ziyareti kullanarak, iç meselelerimizi provoke etmeye, Kıbrıs Türk halkıyla anavatan Türkiye arasındaki derin kardeşlik bağlarını zedelemeye ve bundan siyasî fayda elde etmeye çalışmaktadır.” dedi.

“KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI ADAYA BARIŞ GETİRMİŞTİR”

Rum liderin Kıbrıs Türk halkını temsil etme hakkı veya yetkisi varmış gibi açıklamalar yaptığını kaydeden Tatar, “Halkımızın geleceğinden bahsetme cüretini göstermesi kabul edilmez bir hadsizliktir. 1963 yılında ortaklık devletinden Kıbrıslı Türkleri silah zoruyla atan, ardından 11 yıl boyunca halkımıza her türlü şiddeti, mezalimi ve hatta sistematik soykırım girişimlerini uygulayan anlayışın bugünkü temsilcisinin, Halkımıza dair söz söyleme hakkı yoktur. Bugün Kıbrıs Türk Halkının kendi devlet çatısı altında yaşıyor olması, bu karanlık döneme son veren Mutlu Barış Harekâtı sayesinde mümkün olmuştur.” ifadelerini kullandı.

Tatar Kıbrıs Barış Harekâtı’nın Türkiye’nin uluslararası anlaşmalara dayalı haklarıyla gerçekleştirdiği meşru bir müdahale olduğunu söyledi ve “Barış Harekâtı sadece Kıbrıs Türk Halkına değil Rumlara da başka bir deyişle tüm adaya barışı getirmiştir. 20 Temmuz Barış Harekâtı Kıbrıs Türk Halkının varlığını ve güvenliğini teminat altına alan tarihi bir dönüm noktasıdır.” dedi.

“RUM LİDER SİSTEMATİK BİR ÇABA İÇERİSİNDE”

Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Hristodulidis’in açıklamalarının arkasında, Kıbrıs Türk halkına yönelik mevcut izolasyonları derinleştirme amacı olduğunu vurguladı ve “Sayın Hristodulidis’in asıl amacı açıktır: Kıbrıs Türk halkına uygulanan haksız, hukuksuz ve insanlık dışı izolasyonları daha da ağırlaştırmak, adeta halkımızın nefes borusunu tıkamak. Bu yaklaşım, uzlaşıya değil, düşmanlığa hizmet eder. Rum liderliği, yıllardır Kıbrıs Türk Halkının dünyaya açılmasına, kendi iradesini serbestçe yansıtmasına, uluslararası temaslar kurmasına engel olmak için sistematik bir çaba içerisindedir.” cümlelerini sarf etti.

“İKİ DEVLETLİ VİZYONUMUZDAN ASLA GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ”

Annan Planı referandumunun da değinen Tatar cümlelerine şu şekilde devam etti:

Bugün kalkıp çağdaşlıktan söz eden Rum liderliği, halkımızın temel insan haklarına yıllardır ket vurmaktadır. 2004 yılında, çözüm için elini uzatan Halkımız Annan Planı’na ezici çoğunlukla “evet” demiş, buna karşılık “hayır” diyen Rum tarafı ödüllendirilmiş ve Avrupa Birliği’ne tek taraflı olarak tam üye yapılmıştır. Bu durum, Avrupa Birliği’nin Kıbrıs konusundaki siyasi niyetlerini açıkça ortaya koymuş, AB’nin hiçbir zaman tarafsız bir aktör olamayacağını göstermiştir. 

Son dönemde Türk dünyasıyla geliştirdiğimiz ilişkileri baltalamaya yönelik çabalar da Rum tarafının değişmeyen zihniyetinin yeni örnekleridir. Kıbrıs Türk Halkı, artık dayatmalara boyun eğmeyecek, kendi yolunu kendi belirlemeye devam edecektir. Bu doğrultuda egemen eşitliğimiz ve uluslararası statümüz temelinde iki devletli çözüm vizyonumuzdan asla geri adım atılmayacaktır.

“KIBRIS TÜRK HALKININ KADERİ RUM LİDERLİĞİNİN TASARRUFUNDA DEĞİLDİR”

Tatar, Kıbrıs Türk halkının geleceğinin Rum liderliğinin kararına bırakılamayacağının altını çizerek, “Rum lider, Halkımıza ne düşüneceğini, nasıl yaşayacağını, kimlerle ilişki kuracağını dikte edeme hakkı ve yetkisine sahip değildir ve olmayacaktır.” dedi.

Tatar cümlelerini, “Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statümüzün teyit edilmesi hedefiyle ortaya koymuş olduğum yeni vizyonla başlatmış olduğum mücadelede, halkımızın onurlu varlığını, egemenliğimizi ve devletimizi kararlılıkla savunmaya devam edeceğim.” şeklinde sonlandırdı.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 3 Mayıs 2025 tarihinde Yeni Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi ve yeni Cumhuriyet Meclisi’nin açılışı vesilesiyle KKTC’ye gidecek. 

QHA

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.