Küçücük aklımız otağı beynimizden, sınırlar ötesini düşünme isteğimiz geçebilir. Ancak ölmeden önce, aklımızdan ötesi sınırlar ve olaylarla ilgili bir saptama veya gezimiz olabilir mi? Tabii ki hayır..
İnsanoğlu sınırsız hayal ve isteklerle dolu dolu yaratılmıştır. 

Peki, sınırsız hayal ve umutlarla dolu isteklerimizin gerçekleştirilmesi konusunda yeterli gücümüz ve bilgimiz var mıdır? Elbette ki hayır.. BİRLEŞEMEMİŞ MİLLETLER gibi.

Hele hele, ne sonsuz yaşam ne sonsuz bilgi konusunda en ufak bir deney ve detaya sahip değiliz. İnanan ya da inanmayan olalım, bu konuda bilgimiz de sınırlı gücümüz de.

Evrendeki atom çekirdeği, belki ondan daha küçük olan dünyamızdan giden vefasız ve hayırsızlar da, asla bu konuda neden bilgi vermezler bize hiç bilemem?.. Boş boş oturdukları halde.

Hani nerede deve dişi değil dinozor dişi büyüklüğünde yer çekimci İsak Newton, izafiyet teorisyeni ve atom’un babası Albert Einstein’lar, elektrik ustası Edison ve evrim doktrincisi Darwin gibi sayısız düşünürler, bilim adamları?
Bildikleri yanıldıklarına yetmeyen tüm düşünür ve ustaların niye sesleri çıkmıyor?
Bu dünyada üretken olduklarında mangalda kül bırakmayan ustalar, neden orada kıvrılıp yan gelip yatarlar da, bilgi vermezler bulundukları âlemle ilgili?
Aslında o âlemle ilgili tüm bilgileri vermek isterler ama ne iradeleri ne güçleri buna yeter artık. 188 ülkenin BİRLEŞEMEMİŞ MİLLETLERDEKİ durumu gibi..

Çünkü kendilerinden üstün akıl gücünün kapanı ve cenderesine sıkışmışlardır.
Ya da özgürdürler, sanmam ama sonsuz âlemdeki hareketleri ışık hızı ötesidir. 

Selçuk Bayraktar’ın İHA’ları şöyle dursun, Biden ve Putin’in uzay mekikleri kağnı hızları gibi kalır yanlarında.

Bükemedikleri elin öpülmesi olayını mı yaşıyorlar sınırlar ötesinde yoksa? BİRLEŞEMEMİŞ MİLLETLERDEKİ gibi.,

Boyunları bükük ve acz içerisinde midirler sınırsız GÜÇ karşısında yoksa?
Yoksa yoksa soruları biter mi sonsuzluk platformunda yoksa?
deyip geçelim..

Bırakın bu hayatı terk edenleri, dünyada ebedi kalacağını sanır gibi yaşayan KÜRESEL GÜÇLER, sert inkârcılar ve yarı inançlı yumuşak inkârcılar vardır.

Hele sayı ve zaman ögelerinin sonsuzluğunu kabullenen, tersine yaşamın da sonsuzlukla bağlantılı olmayıp Dünya ile sınırlı olduğu saflığını savunan inkârcılar vardır. Hiç hesap vermeyeceklerini sanan KÜRESEL GÜÇLER gibi.

Madem zamanın ve sayıların sonsuzluğuna inanıyorsunuz, ölüm sonrası sonsuz yaşama da inanın desek; inananları aptal yerine koyar, hınzır hınzır gülerler..

Bize de o zaman, “gücün yetiyorsa sınırsız sayı ve zaman kavramlarını da reddet veya yok et” demek düşer.
Bu iki kavramı reddetmeyi, yok etmeyi ya da inkâr etmeyi düşünebilir miyiz?
Sonsuz yaşamla ilgili inançlarımızla alay edip gülerken, bu çelişkinizi nasıl fark edemiyorsunuz? Saygı değmeyen inkarcılar.. Halen “Görünenin ötesi yok” mu diyorsunuz?

Biz de, tafralandığınız gücünüz ve inkârcılığınızın sınırlı yetinizle bağlantılı olduğunu iddia ediyor ve hatta biliyoruz.. Duygularınızla algılayamadığınız olguların  sonuçlara dönen eylemlerini  görüp bildiğiniz  halde..
Oysa daha geçen gün NASA, 10 milyon mil ötesinden mesaj geldiğini duyurdu dünyaya.. Siz ise sınırlı ömrünüz ötesi yaşam olmadığını sanıyor hatta savlıyorsunuz..

Dünya üzerinde yaşattığınız sınırsız acı ve gözyaşı zulümleriniz yanınıza mı kalacak mı sanıyorsunuz?
Oysa SONSUZLUK kavramına göre, insan bedeninin hatta (gezegenlere tüm EVREN’i de ekleyin) atomdan küçük parçacık konumda olduğunu bildiğiniz halde.. Her şeyi YOK saymaya kalkışıyorsunuz..

Atom’dan küçük bedeniniz için mi yaratıldığını sanıyorsunuz her şeyin? Hesaba çekilmeyeceğinizi düşünerek..
Mısır piramitlerin sırrını henüz çözememiş olan savaş tutkunu ZALİM insanoğlu, Evrende olup bitenlerin tümün ve ötesini nereden bilsin ve algılasın? KUARK (atom’un en küçüğü) kapasitesindeki beyniyle..

Azıcık hakaret kokuyor olsa da söylediklerim, doğruluğuna inanmadığım her düşünceye ve sahibine de şapka çıkaramam.

Milattan binlerce önce yıl “pi sayısı” ve “geometrik bilgiler” üzerine kurulu piramitlerin, henüz gizemini çözemeyen insanoğlu, ne bilsin sonsuzluğun gizemli bilgilerini ve yaşam sistemini.. Hele hele ŞAŞMAYAN ADALET işlevini..

Öyleyse bir dur. Geri vites yap sen orada Ademoğlu.
ÖLDÜRMEYE ve ZULMETMEYE kudurmuş İnsanoğlu. 

Henüz atalarının piramit sırrını çözememişken, sonsuzluğun sırrını çözebilecek bilgi ve gücün olabilir mi senin?

O nedenle “BEN ÖLÜNCE HER ŞEY BİTER” dercesine katletmeye devam ediyorsun.

Sonsuz yaradılışın kusursuz sisteminden tüyüp kaçman mümkün mü?

Oysaki beynimiz, henüz sırları çözülemeyen Mısır uygarlığından üstün olma gelişmesini göstermiş olmayı gerektirirdi binlerce yıl geçmesine karşın.

Terör ve savaşı körükleyen metelik etmeyen UYGARLIK, ölüm kusan  silahlarla yaşam defterimizin ölünce kapanacağını diretir gibi; her gün binlerce günahsızı katledeceğine, önce Mısır ehramlarının gizemine ulaşacak bilgi seviyesini edinmeye baksın..

Piramit yapılış tekniğini öğrenen kölelerin öldürülmesi nasıl insanlık dışı ise, günümüz yüreksiz UYGAR bozuntularının milyonlarca insanı öldüren silahları üretmeye devam etmesi de insanlık dışıdır; sürüp gitmekte olan katliamları da tam bir vahşettir.

TÜM DÜNYADAKİ SİLAHLAR TOPLANIP KALDIRILSIN, ÜRETİMLERİNE SON VERİLSİN desek,

Hele hele 1945’te 2 atom bombası ile henüz ana rahmindeki bebek ve 250 bin sivilin kömüre dönüştürülmesi vicdansızlığı ve soysuzluğuna halen gözyaşı döküyoruz desek,

Bir daha asla yaşamasın bu acıları insanoğlu desek,
Desek de, yalnız fikirden öteye geçemez bu dileğimiz..

Varmış gibi görünen, 15 Binden fazla Filistinlinin  SOYKIRIMINI önleyemeyen, 5 beden yığınından oluşan BİRLEŞEMEMİŞ MİLLETLER gibi; HALA İNSANOĞLUNUN HESABA ÇEKİLMİYECEĞİNİ DÜŞÜNENLERE NE DEMELİ?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.