Geçen sene yazın Ankara Kurtboğazı yakınında bir yerde piknik yaparken, sürüsünü biraz uzakta bırakıp yanımıza gelen çoban "yaşlı bir amca" bizleri selamlayıp;  kimsiniz, nereden geldiniz.. gibi sorularla sohbete başladı ..

     - Ben yıllardır bu mesleği yaparım, ondurmaz da soldurmaz da, çok şehir görmedim, bir Köroğlu bir Ayvaz  şükür idare edip gidiyoruz işte.. diye devam etti...

     Kendisine ikramda bulunduk, çekinerek kabul etti, belli ki sessiz dağlarda sohbet edecek bir ses arıyordu.. Sonra biraz çekingen tavrıyla teşekkür edip ayrılırken bizlerden bir isteği olup olmadığını sorduk..

     - Canınızın sağlığı.. deyip giderken geriye dönüp;
     - Bana şehirden bir  ellik (eldiven) alır mısınız, hem de en sıcak tutanından olsun ama. Kışın dağlar çok soğuk oluyor da ! 
     .....

     Aradan bir süre geçti..
     Biz yine bir vesileyle oradayız.. Ve o ihtiyarın köyüne, siparişini ve beraberinde ihtiyaç duyulabilecek bazı hediyelerle uğradık.. Evet dediği gibi "bir Köroğlu bir Ayvaz" yaşıyorlardı; üstelik tahtadan yapılmış eğreti bir barakada..

     Bize misafirperver davranarak sevinçlerini belli ettiler.. Ziyaretçilerine işe el değdirmeden bizzat çay demleyen ihtiyar amca ve kalbinin temizliği yüzüne yansımış ak-pak bir teyze..
     Yani "bir Köroğlu bir Ayvaz"
     Ne kadar da sakin ve huzurlu, ne kadar da samimiyet dolu idiler..
     .....
     Şu tüketim toplumunda alışveriş çılgınlığıyla gözü doymayanlara inat,  bir çift eldivene bu kadar sevinen bir ihtiyarın o sevinci görülmeye değerdi.. Nihayetinde eldivenleri o titreyen ellerinde denerken, ne kadar da çocuksu bir heyecanın içindeydi;  o çakmak çakmak gözleri buğulanmıştı adeta.. Unutmak mümkün değil..

     Dünyası küçüktü ancak yüreği kocaman bir ihtiyar..
     Sağlıkla yaşayın, hep öyle mutlu ve huzurlu olun, "bir Köroğlu bir Ayvaz" uzun yıllarda birlikte..
     .....
     Mutluluk nedir ..?
     Kimine göre bol para, kimine lüks bir otomobil, kimine göre şahane bir ev, kimine göre de dünya seyahati.. gibi gibi uzar gider ... Mutluluk önce "sağlık" tır oysa ... Tabii ki bütün dileklerimiz gerçek olsun,  ama önce "sağlık" olsun.. Sağlıklı ve sevgi dolu olmayınca hiç bir şeyin ne tadı ne de tuzu olmaz ki..

     Sağlıkla, kimseye muhtaç olmadan, edebiyle, adabıyla yaşamaktır en büyük zenginlik..

     Hepimiz sağlıkla, sevgiyle çok yaşayalım.. Huzur ve bollukla.. Olur mu  ?

     Sağlıkla, sevgiyle kalın,
     İyi bayramlar..
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.