Bugün sizlere  uyuşturucu baronları ve PKK işbirliğiyle yapılan sinsi bir faaliyetten bahsedeceğim ki,
toplumun her kesimi tarafından çok ciddiye alınması gereken bir illet konu..
 
     Evet, size BONZAİ denilen insanlık düşmanı bir beladan bahsedeceğim;
 
     Sıvı ve toz şeklinde ambalajlanıp sağlığa zararlı olmadığı algısı oluşturularak piyasaya sürülen Bonzai;  esrar zehirine benzer şekilde metabolizmayı tamamen tahrip eden uyuşturucu bir maddedir.
O bilinen esrar ve eroine göre 100 kat daha etkili şekilde beyin ve sinir hücrelerinde çöküntüler yaratıp;
bir kez kullanılması halinde bile kalp krizi, beyin kanaması, hızlı tansiyon yükselmesine yol açıyor.
Önce beyni ele geçiriyor; bundan sonra  her şeyi farklı gösterdiğini, örneğin kullanıcının ayakkabıyı ekmek ya da bir kalemi yılan gibi görebildiğini, bu şizofrenik halüsinasyonların saldırganlığa dönüşerek ölüme sebebiyet verdiğini söylüyor doktorlarımız..
 
     Kadın - erkek, evli – bekar ya da yaşlı – genç dinlemiyor..
     Sinsice ele geçirip canlarını alıyor,
     Nice yuvaları dağıtıyor,
     Ocakları söndürüyor BONZAİ..
 
     Artık ilkokullarda bile 2,00 TL. gibi ucuz bir fiyata satılmaya çalışıldığını ve kliniklere 10 yaşına kadar bonzai krizi hastalarının geldiğini duyduğum anda şahsen şok oldum inanın.. 
 
     Tehlikenin hergün yaygınlaştığının anlaşılması yönünden daha şu yakın zaman içerinde resmi kayıtlara geçmiş bazı olumsuz örnekleri verelim de bir görün isterseniz;
 
     * Altıparmak semtindeki parkta fenalaşan 28 yaşındaki Ş.Y. ile 3 yıl önce evlendiği karısı Y.Y.   ambulansla Bursa Devlet Hastanesi'ne götürüldüler, ancak Ş.Y. hayatını kaybetti, karısı tedavi altına alındı. Yetkililer her ikisinin de uyuşturucu bonzai maddesi kullandığını belirttiler.
     * İncirli Mahallesinde, sentetik uyuşturucu kullandığı öğrenilen 49 yaşındaki F.C. komaya girerek hastaneye kaldırıldı. Bursa Devlet Hastanesinin acil kapısında görevliler tarafından sedyeye alınan F.C.,  seyreden vatandaşlara  Ölüyorum, ne olur kurtarın beni..”  diye yalvardı.. 
     * Doğanköy'de aniden rahatsızlanan Ş.K. adlı genç, acilen götürüldüğü Dörtçelik Çocuk Hastanesinde doktorlara Bonzai kullandığını anlattı.
     * Bursa E Tipi Cezaevi'nde vatani görevini yaparken nöbet esnasında Bonzai içerek komaya giren M. D.  Bursa Çekirge Devlet Hastanesi'ne götürüldü. M.D., hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen 3 günlük yaşam savaşını kaybetti.
     * Doğanbey Mahallesi’nde bonzai isimli sentetik uyuşturucu madde kullandığı öne sürülen genç, polis ekipleri tarafından baygın halde bulundu.. 16 yaşındaki R.K’nın, Cem Sultan Lisesi’nin önünde uyuşturucu madde aldıktan sonra yere yığıldığı öğrenildi.
     * Panayır Mahallesinde kendi aracı içerisinde Bonzai kullandıktan sonra ağırlaşan genç cep telefonuyla 155 Polis imdat servisini aradı. Yarı baygın olarak bulunan 26 yaşındaki  R.S. polisler geldiğinde "Memur ağabey beni bırakmayın ölmek istemiyorum" diye ağlamaya başladı.. Durumu ağır olan genç Çekirge Devlet hastanesine kaldırıldı..
     * Tayakadın Mahallesinde Bonzai komasına giren 23 yaşındaki K.İ. ile 21 yaşındaki O.Ç., Sağlık ekipleri tarafından yarı baygın halde bulunarak Muradiye Devlet Hastanesi'ne kaldırıldılar.
     * Haşim İşcan Caddesi Ördekli Kültür Merkezi yanındaki boş arazide uyuşturucu alan 2 genç fenalaştı ve bayıldılar.. 112 Acil Servisinin müdahalesinde gençlerin Bonzai kullandıkları anlaşıldı..
     * Davutpaşa Camii’nin bahçesinde bonzai içen İ.Ö. adlı genç komaya girdi.  Vatandaşın ihbarıyla gelen 112 ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından, Bursa Devlet Hastanesi’ne götürüldü.
     * Doğancı Barajı yakınlarında 4 arkadaşıyla birlikte sentetik uyuşturucu bonzai kullanan R.G. fenalaşınca arkadaşlarının haber vermesiyle Çekirge Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.. 26 gündür hastanede tedavi gören R.G. kurtarılamadı.
.
     Bunlar kayıtlara geçen olaylardan birkaç örnekten ibaret..
     Oysa duyulmayan, duyurulmayan binlercesi var emin olun..
     Nasıl bir belanın içerisindeyiz aslında, farkında mısınız ?
 
     Öyleyse;
 
     Sevgili annelerimiz – babalarımız;
     Haydi çocuklarımızla daha yakın ve yoğun sevgiyle ilgilenelim,
 
     Sevgili Öğretmenlerimiz;
     O sizlere emanet çocuklarımıza bu tehlikeyi artık daha da etkili anlatalım,
 
     Sevgili Gazetecilerimiz, Medya Çalışanlarımız;
     Şu siyasetin çarkından başımızı biraz kaldıralım, toplumu daha net aydınlatalım,
 
     Sevgili Din Görevlilerimiz;
     İnsan canının kutsiyeti anlamında hiç olmazsa hutbelerde bu konuya daha sık yer verelim,
 
     Ve Sevgili Jandarma Alay Komutanımız ve Emniyet Müdürümüz;
     Gençliğimizin gözler önünde yok edilişini hedefleyen bu zehirin ana kaçakçısının  PKK terör örgütü ve yandaşları olduğu da nazarda tutularak, haydi bu defa mücadelemizi daha da yoğunlaştıralım..
 
     O körpecik hayatlar binbir rezilliklerle sona ermesin,
     Aileler dağılmasın, ocaklar sönmesin..
     Anlatalım, eğitelim ve özellikle satıcılarına engel olalım..
     Yarını beklemek geç olabilir.
     Gün bugündür.. 

 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
ali kaybal 8 yıl önce

Güzel temennileri bir kenara bırakıp toplumun her katmanının azim ve gayretinin en üst noktaya çıkarılması gereken bir konuya parmak basmışsınız. Teşekkürler