Nasreddin Hoca Camideki cemaate;

-Bu tomar parayı size dağıtacağım.

"Allah’ın adaleti ile mi yoksa insan adaleti ile mi olsun?" sorusuna hep bir ağızdan ALLAH'IN ADALETİ gür sesi çıkar

Parayı kimine az kimine çok verir kimine de hiç vermez..

İtirazlar yükselince siz böyle istediniz, hayat da böyle değil mi? Allah kimine çok, kimine az kısmet verirken, kimine de hiç vermez der.

Müslümanlar arasında yaygın olan bu genel kanı YARADAN’ın kudretine vurulan haksız ve yersiz bir suçlama gibidir..Kanımca..

Bunun uydurma bir gülmece olduğunu sanıyorum.

Hocanın dağıttığı Allah’ın adaleti değil, Allah’ın cüzi iradeyle yarattığı insanın zalim, çarpık hatta kokuşmuş adaletidir.,

Hırsız kimliği ile devleti, dar gelirlileri ve yoksulu dolandıran varlıklılar, ALLAH’tan nasiplenenler asla değildir...Bir hırka bir lokma ile geçinenleri yoksullaştırıp ağyara muhtaç düşüren de ALLAH değildir..

Kutsal kitabımızda en anlamlı İLAHİ bir Anayasal ayet vardır.

Kim atom çekirdeği oranında iyi eylemlerde bulunursa ödülünü alacak, kim kötü ve çirkin eylemlerde bulunursa, cezasını sineye çekmek zorunda kalacaktır”.. 

Zerre sözcüğü bilim kitaplarında da atom parçacığı olarak tanımlanmıştır.....Bu sözcük Müslümanın kutsal kitabında 1500 yıl önce yer almıştır..Yaradan kişiyi tüm eylemleri nedeniyle şaşması olanaksız kendi EN YÜCE mahkemesinde yargılayacaktır eninde sonunda.. Kabirle her şey yanımıza kar kalır diyenlerin aksine..

Kişiyi yaratan Tanrı ömrü boyunca yukarıdaki ayetle, Özgür iradesiyle tüm eylemlerinden de sorumlu tutmuştur insanı..

Ölünce her şey biter öte yandan.

Rabbim bana yardımcı olduğu için doğru yolu seçtim diyen kişilerin söylemleri, yukarıdaki Anayasa kuralına ters düşer. Kişinin eylemlerini düzeltme ya da raydan çıkarma seçeneği yalnızca kendilerine aittir..

ALLAH’ın bu yönde müdahalesinin olmadığına, olmayacağına inananlardanım.,

“Allah gafur ve Rahimdir, sınırsız kudret sahibidir, son derece bağışlayıcıdır” şüphesiz. Ancak bağışlama eylemi, kişinin bilinç dışı kasıtsız eylemleri için bile devreye girmez sanırım..

Çünkü ortada karşı tarafın hukuku söz konusudur.. Bunun “Özür Dilerim” i yoktur. Çoğu müslümanın yaşam süresince bunu yaptım ama İnşaallah Rabbim affeder, mazereti yersizdir.

Her yanlışımızda Onun bağışlayıcılığını ummak ve beklemek kolaycılığa sığınmak hatta firar etmek, yanlışları ve günahı giderek çoğaltmak değil midir? Allah, niye, hangi nedenle biz yanlış yapanları bağışlasın?

1000 günah işle, bir tevbe ile temize çık, nerde görülmüş bu yoğurdun bolluğu?

Hele gemi azıya almış şu pahalılıkta yoğurt yiyen mi kaldı?

Yazının ana teması olan bu en büyük kuralı ihlal eder mi Yüce Yaradan?

DMO silgisi mi ? Her tevbe ve dua edenin günahını silsin..

Tevbe ve dua kişinin çığırından çıkardığı kendi yanlışlarını pişmanlıkla düzeltmek için attığı adımdır, tutunduğu daldır kanımca..

Yukarıdaki Anayasa kuralına göre özgür iradenin yanlışlarını niye bağışlasın Yüce YARADAN?.

Hz. HAVVA ile ADEMİ bağışladı mı, yaptıkları küçücük bir yanlış nedeniyle?

Torpil ya da “bu muhterem bizdendir” arkalama işlemi İLAHİ MAKAMA yakışır mı?

Boyu uzun olsa da , aklı kısa kibir sahibi insan işidir Torpil..

Bin defa da günah işlesek cezasını göreceğiz şüphe yok. Doğru yola heveslendiğimiz bir İYİ NİYETTİR sadece dua ve tevbe.

Özümüze saygınlık kazandırıma isteğimizdir.

Zaten yukardaki anayasa kuralını özümseyen insan, yinelediği günahlardan zaten uzak durur..

Rızık paylaşımında müdahalesi olmaz YARADANIN.. Bunca aç varken TOK yatmayın anlamlarında tavsiyesi var yalnızca.. İlkeli inanç sahiplerinin “hemcinslerime de kalsın ağzıma götürmekte olduğum lokmanın yarısı” devri kapandı artık..

Belki de böyle devirler hiç yaşanmadı hiç olmadı..

Büyük YUNUS asırlar önce bu acı gerçeği görmüş sanki., “Bir garip ölmüş diyeler Üç günden sonra duyalar”

dizeleri ile ne güzel anlatmış çarpık uygarlığı. Üç gün iyimser bir süre.. Çağımızda mahalleyi koku sarınca anlaşılıyor gariplerin ölümü.

İki gün önceki haberlerde okuduk. Yatalak anasına bakan evladın kalp krizi ölümü sonucu, günlerce aç kalan anasının da onun arkasından ölmesi olayını..

Ne büyük bir trajedidir insanlık adına, ne büyük utançtır giderek bireycileşmeyi körükleyen UYGARLIK adına.

Bu çağda, gönlü kirlenen insanlar hızla çoğalırken,YÜREĞİ PAYLAŞIM PAYLAŞIM diye çarpan insanlar tükendi.. O NEDENLERLE GÜÇLÜ SOSYAL DEVLET’e şiddetle ihtiyaç var..

Güçlü devlet Nasreddin Hoca’nın camide uyguladığı "İnsan Adaleti" durumuna düşmemeli.

Ülkemizde eğitimle yola gelmeyen bireyler yasa ile yaygın, gerekirse ağır vergiye tabi tutulmalıdır..

SOSYAL DEVLET’in heybetli inşası için, 

Yoksul ve açların ihyası için..

Kimsesizlik nedeniyle evinde açlıktan ölen "yatalak" Ananın devlet kurumlarında yaşatılıp saygı görmesi için..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.