Padişahın bir atı varmış. Atını çok severmiş.

Kim ki bu atın ölüm haberini getirirse boynunu vururum diye de ferman çıkarttırmış.

Gün gelmiş bir gün at ölmüş. Ama bir türlü padişaha söyleyemiyorlar.

Bu işi söylerse İncili Çavuş söyler deyip işi ona havale etmişler.

İncili Çavuş padişahın huzuruna girmiş,

Sultanım sizin atı ziyarete gittim, yere uzanmış kalkmıyor,

Uykusu vardır, yorgundur,

Önüne yem koyuyorlar, su koyuyorlar içmiyor,

Demek ki karnı tok.

Ayağını uzatmış çekmiyor, nefes de almıyor, Sultanım,

Desene şuna öldü,

Ben demedim onu siz dediniz, demiş.

Bu bağlamda günümüze icra ederek “AKP yıkılacak mı“ diye soracak bir İncili Çavuş aramaya ne dersiniz.

.

Bir duvarın,

Bir kümesin,

Metruk bir evin yıkılmasından bahsetmiyoruz.

20 yıl bu ülkenin yönetimine damgasını vurmuş bir partiden bahsediyoruz.

.

Bu öyle grift bir ilişki ki !

Partinin kurucu lideri vefat edecek olursa ortada AKP denen bir şey zaten kalmayacak.

Zira geride bu partiyi sürükleyip götürecek nitelikte bir insan orada görülmüyor.

Yok eğer siyaseten AKP halk tarafından idaresine son verilecek olursa bu sefer de partinin kurucu lideri silinip gidecektir. Her iki halde hüsranla sonuçlanacaktır.

Acaba bunu bilebilmek için kehanet sahibi Notredamus mu olmak gerekiyor.

Ya da mucize gösterecek bir keramet ehli mi !

.

Gelin isterseniz şu geçmişi hep beraber kısaca bir gözden geçirerek verilecek karara bir ışık tutalım. Geçmişte ;

Benim vatandaşım çöpten rızık topluyorsa, pazarlardan atık topluyorsa, meydanlar 'açız' diye bağırıyorsa, ev kirasını elektriği suyu ödeyemiyorsa, Yandım Allah diyorsa, Halkın % 50’si yoksulluk sınırının altındaysa ülkeyi bu hale mevcut hükümet getirmiştir" dediyse,

Ve bugün bu sözler sanki bu hükümet için söylenmiş intibaını veriyorsa,

Ekonominin berbat olduğunu ve ailelerin sadece simit yese bile alınan ücretlerin Simit hesabı ile bir ailenin karnını doymadığının hesabı yapıldıysa,

Ve o gün yapılan bu hesap bugün için de geçerli ise,

Avrupa insan hakları mahkemesine gidip hak araması yapıp da ,

Bugün Avrupa insan hakları mahkemesinin verdiği kararları tanımıyorum diyorsa,

Yağ, şeker, un, tüp gaz kuyrukları vardı bu ülkede, bunlar yokluk getirdi derken,

Bugün benzin, ekmek kuyrukları alıp başını gidiyorsa,

Bir şiir okudum diye hapise atıldığını söylerken,

5 yıl önce yazılmış şarkı sözlerini diline sararak,

10 yaşındaki bir çocuğa muhalefet liderine "hain" dedirterek,

Atasözünü söylemiş bir kadını tutuklayarak hapse attırıyor ise,

Daha aklımıza gelmeyen onca söylemler var iken,

Yapılan ihaleler,

Adaletsiz uygulamalar,

Liyakatsiz atamalar,

Adam kayırmalar,

Bunun üzerine halka yapılan onca vergi ve zam işin tuzu ve biberi olmuş ise,

Gelin bu işi Kur’an da yazılan bir ayete,

Ve Hz. Peygamber Efendimizin bir hadisi şerifine bakarak yol almaya çalışalım.

Bizler inanmış insanlarız vesselam.

Doğduğumuza inandığımız gibi bir gün de öleceğimize inanıyoruz.

Zira Yaradan Kur’anı Kerim Enbiya suresi ayet 35 de ;

“Her nefis ölümü tadacaktır. Biz sizi kötülük ve iyilik ile deneyerek ne olduğunuzu ortaya çıkartırız. Ve en son Bize döneceksiniz."

İstanbul’un fethedileceğini bu Aziz millete müjdeleyen Hz. Muhammed’in Allah’ın kulu ve Elçisi olduğuna şahadet eden insanlar olarak,

Onun hadislerine bakarak da bunu tayin edebiliriz miyiz ? Zira Hadisi şerifte;

Kişi söyledikleriyle, yaptıklarıyla imtihan edilmedikçe son nefesini vermez

Buyuruluyor.

Siyaseten söylediğiniz bir sözün,

Devleti yönetmek için yaptığınız bir uygulamanın

Bir zaman sonra imtihan vesilesi olacağını,

Başınıza büyük bir dert açacağını bilseydiniz konuşur muydunuz ?

Bu hadisi şerifin ışığı altında yol alacak olursak ;

AKP’ nin kurucu lideri dün söylediklerini bugün bir bir yaşıyorsa,

Söyledikleriyle imtihana çekiliyor ise,

Söyledikleriyle imtihan edildikten sonra bu dünyadan geçip gidecekse,

Ve AKP için beklenilen son gerçekleşecektir.

Doğru mu !

Eğer doğru diyorsanız bu zaman ne zaman zuhur edecek ?

Hadi ona da siz karar verin bakalım..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.