Prostat (normalde) 18 – 20 gram ağırlığında küçük boy ceviz büyüklüğünde, sadece erkek üreme ve boşaltım sisteminde yer alan bir dış salgı bezidir. Aynı zamanda cinsel hayatımızı çok yakından ilgilendiren, tamamlayıcı etkileri olan ikincil derecede seks organımızdır.

İdrar kesesinin altında, rektumun üst kısmında yer alır ve idrar borusunu çepeçevre sarar. En önemli görevi “spermleri koruyan, yaşamaları için gerekli ortamı sağlayan ve hareketlerini kolaylaştıran sıvının (meninin) %95’ini salgılamak ve depolamaktır.” Tarifinden de anlaşılacağı gibi “prostat bir hastalık değil küçük ama önemli bir organımızdır.

Ancak çeşitli nedenlerle büyümesi sonucu ortaya çıkan birçok problem nedeniyle erkeklerimizin pek çoğu prostatı bir hastalık olarak bilir. Prostatla ilgili mevcut, pek çok makale ve kitaplarda “prostat bezinin diğer sebeplerin yanında yaşa bağlı olarak kendiliğinden büyüdüğü varsayılır.” Yani “erkeklerin neredeyse tamamı iyi huylu prostat büyümesine mahkûmmuş” gibi bir algı oluşturulur.

Halbuki “prostat yaşa bağlı olarak kendiliğinden büyüyor olsaydı, erkeklerin 8son verilere göre) yetişkin erkeklerin 12 de birinde değil tamamında büyüme olması gerekirdi.” Ayrıca “vücudumuzda herhangi bir organımızın kendiliğinden bozulması yahut işlevini yitirmesi mümkün değildir.” Çünkü “tüm vücudumuz hücre bazında kendisini sürekli yenilemekte ve canlılığını bu şekilde sürdürmektedir

İnsan vücudunda “hayatımızın birçok döneminde (yaptığımız) yaşam tarzı ve beslenme hatalarına bağlı olarak,” çeşitli toksinler birikir ve enfeksiyonlar oluşur. Vücudun birçok organından farklı olarak “enfeksiyon gelişen prostat şişer ve büyür ve idrar yoluna baskı yaparak işemeyi zorlaştırır.” Maalesef bu büyümenin altında da “öncelikle iyi ya da kötü huylu kanser ihtimali” akla gelir.

Halbuki “ani ve sık sık idrara çıkma ihtiyacı, gece idrara kalkma sıklığının artması, kesik kesik veya damla damla idrar yapma, idrar kesesini tam boşaltamama hissi, idrar kaçırma, idrar debisinde azalma, idrar yapmaya başlarken zorlanma, ağrılı erken boşalma, zayıf ereksiyon (sertleşme problemi) ve kısırlık gibi şikayetlerin tamamında öncelikle toksin ya da enfeksiyon nedeniyle prostat büyümesini akla getirmelidir.”

Zührevi hastalıklar, tek eş dışında yapılan korunmasız cinsel ilişki, içki, sigara, aşırı kilo ve ayakların üşütülmesi başta olmak üzere, daha birçok nedenle prostat büyümesi gerçekleşebilir.” Bu nedenle “prostat şikayetleri başladığında ilk akla gelen sebep kanser olmamalıdır.”

Ancak “bağışıklık sisteminin aşırı zayıflaması, gelişen enfeksiyonun kronikleşerek hücrelerdeki biyolojik düzeni bozması ve tümör oluşumuna neden olması ya da prostat da biriken zehirli maddelerin (toksinlerin) çoğalmasının prostat kanseri gelişimine zemin hazırlayabileceği de” unutulmamalıdır.

Sağlık bilincimizin değişmesine katkı sağlaması umuduyla…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.