Doğu Türkistan özgürlük ve barış mücadelesi veren Prof. Dr. İlham Tohti komünist Çin tarafından ömür boyu hapse mahkum edildi.
Zaman zaman “Doğu Türkistan için ne yapabiliriz?” Sorularıyla karşılaşıyoruz.
Şimdi “bu çorbada tuzum olsun” diyen akademisyenlerimiz buyrunuz İlham Tohti’ye özgürlük kervanına siz de imzanızla katılınız.
“Çin yasalarına göre” barışçıl bir çözüm arayan Tohti ömür boyu hapisle cezalandırıldı.
Çin ne barış istiyor ne de çözüm istiyor. Çin Doğu Türkistan’ı tamamen işgal etmek ve Müslüman Türk halkını yok etmek istiyor. Onun için Uygur aydını olan Tohti’yi hapsederek susturuyor.
Türkistan Özgürlük Savaşçısı olarak kendini tarif eden Tohti verdiği mücadeleyi şöyle açıklıyor; “Ben milletim için konuştum ve mücadele ettim. Ortak barış ve Çin’in geleceği için fikir ve düşüncelerimi ifade ettim. Hapis hayatımın nasıl ve ne kadar devam edeceğini bilmiyorum. Ancak Büyük Allah’a güvenim tamdır ve hiçbir şekilde başıma geleceklerden korkmadım ve bundan sonra da korkmayacağım.”
Doğu Türkistan’da soykırım sürerken varlık mücadelesi devam ediyor.
Komünist “Kızıl Çin” Doğu Türkistan’daki Müslüman Türklere her türlü zulmü yaptı yapmaya devam ediyor.
Maalesef insanlık suskun.
Bugün katil Çin, Doğu Türkistan’da tam anlamıyla etnik temizlik ve asimilasyon uygulamaktadır. İfade özgürlüğü bir yana din dil ve kültürlerini yaşamaları imkansız hale gelmiştir.
Çocukların ailelerinden alınarak asimilasyona tabi tutulmaları, komünist Çinli olarak yetiştirilmeleri,
Kadın erkek demeden kamplara alınmaları, burada tecavüz dahil organ hırsızlığı gibi akıl almaz işkenceler yaşatılan Uygurlardan hayatta kalanları köle işçi olarak çalıştırılmakta oldukları bağımsız kuruluşlarca dünyaya duyurulmaktadır.
Doğu Türkistanlı muhacirler dünyanın değişik bölgelerinde özgürlük mücadelesi vermekteler. Bu mücadeleye Türkiye’den yıllardır destek veren İsa Yusuf Alptekin Vakfı (İYAV), Türk Dünyası Araştırmalar Vakfı (TDAV) ve İlham Tohti İnisiyatif Hareketi (İTİH) Çin zindanlarında 11 yıl önce ömür boyu hapse mahkûm edilen Doğu Türkistan özgürlük savaşçısı akademisyen İlham Tohti için bir program düzenledi. Programın amacı İlham Tohti’nin Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesi için kampanyalar düzenlemek, 2014 yılında tutuklanan İlham Tohti’nin serbest bırakılmasını sağlamak için çalışmaktır. Ayrıca bu çalışmalarla da Doğu Türkistan davasını geniş kitlelere anlatmaya çalışmaktadırlar.
Tohti, Çin’in “Milli Bölgeler Özerklik Yasasının” Doğu Türkistan’da da uygulanması için hem akademik hem de sivil alanda mücadeleler vermiştir. Suçu barış mücadelesidir!
İlham Tohti’nin belki de ileriki yıllarda Çin için “Lider” potansiyeli olması tutuklanmasında etkin olmuş olma ihtimali de çok yüksektir.
25 Ekim 1969’da Çin’in Doğu Türkistan bölgesindeki Artuş (Artux) şehrinde Uygur bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen İlham Tohti, ekonomi eğitimi almış, Çin’in birçok üniversitesinde öğretim üyesi olarak uzun zaman görev yapmıştır. Kurduğu “Uighurbiz” isimli internet sitesiyle, Doğu Türkistan’da gerginlikle değil, barış ortamı ve anayasal haklar çerçevesinde eşitlik talebinde bulunuyordu. Ancak Doğu Türkistan’daki Müslüman Türkleri daima potansiyel tehlike gören ve onları yok etmek isteyen gören Çin, İlham Tohti’nin çalışmalarından rahatsız oldu ve 15 Ocak 2014 tarihinde gözaltına aldı; “ayrılıkçılık” suçlamasıyla tutukladı. Hızlı bir şekilde güya yargılama sonrasında da 23 Eylül 2014 tarihinde “Sincan Yüksek Halk Mahkemesi” tarafından ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı ve bütün mal varlığına el konuldu.
Uluslararası insan hakları örgütleri İlham Tohti’nin, “Barışçıl ifade ve akademik haklarını” kullandığı için cezalandırıldığını bütün dünyaya ilan etti.
Uluslararası toplum ve insan hakları savunucuları “İlham Tohti bir mahkûm değil, fikir suçlusu” diyerek serbest bırakılması gerektiğini savundular ve savunmaktadırlar.
İlham Tohti’nin mücadelesi, sadece şahsi bir dava değil, Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Türklerin daha geniş bir hak, kültür, kimlik ve insan haklarına kavuşmasını hedeflemekteydi.
Çin ile meseleleri barış ve karşılıklı görüşmeyle çözüleceğine inanan Tohti bu husustaki mücadelesini şöyle özetlemektedir:
“Ben bir Uygur aydınıyım ve halkıma karşı sevgim dil ile tarif edilemeyecek kadar büyüktür. Tarihi ve coğrafi nedenlerle halkımın çekmekte olduğu sıkıntı, acılara bakarak sakin ya da suskun kalmam mümkün değildir. Çin anayasasında ‘Bölgesel Etnik Özerklik’ hakkında net maddeler mevcuttur. Ama pratiğe yansıtmak için katedilmesi gereken daha çok mesafe vardır. Çin’in tarihi gerçeklerine saygı gösterirsek Çin’in bölünmez bütünlüğü ile Milli Özerklik arasında denge kurabilen Çin gerçeğine uygun bir yolu bulabileceğimize şüphem yoktur.” Demektedir.
Çalışmalarını ve eserlerini yakından tanıyanlar;
“İlham Tohti’ye karşı yapılan bu zalimlik Doğu Türkistan’da sadece “şiddet, isyan veya terör” iddiasıyla değil, barışçıl taleplerle öne çıkan insanların bile hedef alınabildiğini göstermesi bakımından dikkat çeken bir örnek haline gelmiştir.”
Doğu Türkistan’daki soykırım ve zulüm devam etmektedir.
Doğu Türkistan’ın özgürlük savaşçısı İlham Tohti, müebbet hapis cezası aldıktan sonra yazdığı bir mektubunda meseleye nasıl baktığını şöyle özetlemiştir:
“Ben milletim için konuştum ve mücadele ettim. Ortak barış ve Çin’in geleceği için fikir ve düşüncelerimi ifade ettim. Bundan sonra hapis hayatımın nasıl ve ne kadar devam edeceğini bilmiyorum. Ancak Büyük Allah’a güvenim tamdır ve hiçbir şekilde başıma geleceklerden korkmadım ve bundan sonra da korkmayacağım.
Milletimin Anayasa ve Çin yasalarında güvence altına alınan hak ve hukuklarının bir gün mutlaka verileceğine inanıyorum.
Barış ve özgürlük Allah’ın insanlara bir lütuf ve hediyesidir. Uygurların ve etnik Çinlilerin ancak ve ancak barış, karşılıklı anlayış, birbirlerine saygı ve dayanışma içerisinde olurlarsa ortak çıkarlarına erişebileceklerine inandım ve inanmaya da devam edeceğim.
Benim bu davamın ana vatanımda yasalar ve bölge yasalarının bir kısmının da olsa uygulanmasına katkı sağlamasını ümit ediyorum.
Güçlü ve metin olunuz. Ağlayıp sızlamayınız. Ve kendinizi harap etmeyiniz. İnşallah yakın bir gelecekte sizlerle tekrar birlikte olacağız.”
Bu zulmün sona ermesi için çalışmak sadece Müslüman Türklerin görevi değil, bütün insanların görevidir.
İlham Tohti’nin geçmiş yıllarda “Nobel Barış Ödülü” alması için çeşitli girişimler yapılmış, ancak bir netice alınamamıştır. Nobel’e tekrar müracaat yapılarak ödül alması ve böylelikle Çin elinde tutsak olan İlham Tohti gibi bir barış elçisinin serbest bırakılması hedeflenmektedir.
İlham Tohti’ye bugüne dek birçok beynelmilel kuruluş ödül verdi. Bu insan hakları ve barış müdafiî isim, daha evvel 5 defa Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi ve ilk 5’e girdi. Şimdi 2026’daki Nobel Barış Ödülü’ne de aday gösterilmesi için “İlham Tohti İnisiyatifi” ve diğer ilgili vakıf ve dernekler çağrıda bulunmaktalar. Sadece akademisyenlerin oy kullanacağı bu girişime, Doğu Türkistan için ne yapabilirim diyen akademisyenlerin duyarlı davranarak destek olmaları gerekmektedir.
Haydi Prof. Dr. İlham Tohti’ye özgürlük kervanına sen de katıl. (İYAV İsa Yusuf Alptekin vakfı ile irtibata geçebilirsiniz.)
Zulme rıza zulümdür.
Mazlumların sessizliği zalimleri cesaretlendirir.
Vesselam

Fotoğraf: QHA




