10 Ekim Ankara Katliamı'nda yaşamını yitirenler Ankara Garı önünde anıldı

10 Ekim Ankara Katliamı'nda yaşamını yitirenler için Ankara Garı önünde anma yapıldı. Polis, çok sayıda kişiyi gar önüne almadı, gözaltılar var.

10 Ekim Ankara Katliamı'nın 7. yılında da katılımların engellendiği anma, biber gazı ve gözaltıların gölgesinde yapıldı. Canlı bombaların saldırı düzenlediği Ankara Garı önünde toplanan aileler, sendikalar meslek odaları ve siyasi partiler, 10 Ekim katliamının tüm sorumluları yargılanana kadar mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.

IŞİD'in iki canlı bombayla KESK, DİSK, TMMOB ve TTB'nin "Emek, Demokrasi, Barış" mitingine yönelik saldırısının üzerinden 7 yıl geçti. 10 Ekim 2015 tarihindeki mitingde gerçekleşen katliamda 103 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi yaralandı. Katliamın ardından sadece 2019 yılında herkesin katılabildiği bir anmaya izin veren polis, bu yıl da anmaya gelenleri gözaltına aldı. Giriş noktalarında sadece listede olan isimlerin girebileceği söylenirken, turkuaz basın kartı olmayan gazeteciler de "gazeteci değilsiniz" diyerek engelledi.

YİNE BİBER GAZI VE GÖZALTI

Ulaştırma Kavşağından girmesi engellenenlere müdahale eden polis biber gazı sıktı. Buradan uzaklaştırılan çoğu üniversite öğrencisi çok sayıda kişi ters kelepçeyle gözaltına alındı. Gözaltındakiler itile kakıla araca bindirilirken tepki gösteren öğrencilerden birine polis "Ne yapacaksın, canlı bomba mı patlatacaksın?" dedi.

gözaltı

"TEK BAŞIMIZA YAS TUTMAK İSTEMİYORUZ"

Katliamda yakınlarını kaybedenler, yaralananlar ile emek ve demokrasi güçlerinden örgütlerin temsilcileri, Ankara Garı'nda yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının olduğu pankartla yürüdü. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Emek Partisi Başkanı Ercüment Akdeniz, CHP, HDP ve TİP'ten milletvekilleri, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu'nun da aralarında bulunduğu çok sayıda siyasetçi ile sendika ve meslek örgütü temsilcisi 10 Ekim Katliamı anmasına katıldı.

Gar önünde anma

Fotoğraf:  Kübra Kırımlı/Evrensel

Saldırıda katledilen 103 kişinin ismi okunarak, hep bir ağızdan “Yaşıyor” diye haykırıldı. Ardından katliamın gerçekleştiği saat olan 10.04'te saygı duruşuna geçilen anmada, konuşan 10 Ekim Barış Derneği Başkanı Mehtap Coşgun, “Her yıl burada acımıza saygı duyulması adına, 5 dakikalık anma yapabilmek adına her ayın 10’unda buradayız. Adalet diyoruz. Gerçek katiller yargılanıncaya kadar adalet demeye devam edeceğiz. Bayraklarının düştüğü yerde onları sembolize edeceği gerçek bir anıt gelinceye kadar her ayın 10’unda burada olmaya devam edeceğiz” dedi. Anma öncesindeki yapılan polis müdahalesine tepki gösteren Coşgun, "Programını ve bütün kapsamını Ankara Valiliği ile paylaşmamıza rağmen bir anmaya kimler katılır, kimler katılmaz, buna kim karar verir? Buna polis mi karar verir, vali mi karar verir noktasında açıkça ayrımcılığa uğradık ve polis müdahalesiyle de karşı karşıya kaldık. En az 20 kişinin gözaltında olduğu, insanlık dışı muameleler gerçekleştiği hususu kayıtlara düşmeye başlamıştır. Biz sanki dün katliamlar yaşanmış gibi o duygudan kurtulamamış insanlar olarak her şeye katlanarak 84 aydır adım atamamın utancı içerisindeyiz. Biz tek başımıza yas tutmak istemiyoruz. Biz kimsesiz yas tutmak istemiyoruz” dedi.

Katliamda hayatını kaybeden Korkmaz Tedik'in annesi Zöhre Tedik, "Ben de buradaydım. Oğlum ve kızım da buradaydı. Türkiye’nin dört bir yanından işçi ve emekçilerde buradaydı. Oğlumu ve yüzlerce insanı bizden aldınız. 10 Ekim’de burada, anmaya bile müsaade etmeyen bu sistem, bu düzen yıkılacaktır" dedi.

"SİYASİ SORUMLULAR YARGILANANA KADAR BURADAYIZ"

KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, "7 yıldır her ekim ayında boğazımız düğüm düğüm. Çünkü 7 Haziran-1 Kasım döneminde mevcut iktidar öyle bir savaş ve inkar politikası yürüttü ki ortadoğuyu kana bulayan IŞİD teröristlerini bu ülkenin sınırlarından geçirip besledi. O besledikleriyle bu ülkenin emek, barış, demokrasi mücadelesini yürütenlere yönelik hunharca saldırıları planladı. O dönem konuşmayanlar, bu katliama adım adım zemin hazırlayıp o katillerin bu meydana gelmesine neden olanlar sadece bugün tutuklu veya firari olan sanıklar değildir. Bu katliamın siyasi sorumluları yargılanıncaya kadar burada olmaya devam edeceğiz" dedi.

"ÜLKENİN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEKTİK"

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Türkye'nin dört bir yanından işçileri, emekçileri, kadınları, gençleri 10 Ekim sabahı saat 10.00'da bu meydanda toplanmaya çağırdık. Biliyorduk ki; böyle tarihsel bir dönemde yüzbinlerce yürek Ankara'da tek ses olduğunda, bu ülkenin kaderini değiştirecek bir iradeyi ortaya koyacaktık. O nedenle iki canlı bombayla geleceğe dair umutlarımız kana bulandı. 10 Ekim'i yapanları, azmettirenleri, göz yumanlardan hesap sorana kadar asla unutmayacağız" dedi. Bugün de ülkenin önemli bir seçime gittiğini belirten Çerkezoğlu, hiç kimsenin yine katliamları, bomabaları aklından bile geçirmemesini istedi. Çerkezoğlu, "Yitirdiğimiz arkadaşlarımıza sözümüz olsun ki; bu ülkeye barışı, demokrasiyi, eşitliği, adaleti ve kardeşliği getireceğiz. Ant olsun ki bu meydana emek barış demokrasi anıtını dikeceğiz" dedi.

ANIT ENGELLENDİĞİ İÇİN AĞAÇLAR PARKA DİKİLDİ

TMMOB Başkanı Emin Koramaz da katliamın acısının bile yaşanmasına izin verilmediğini belirterek, valilik tarafından engellenen katliam anıtı anlattı. Meydana anıt yapılması için tasarım yarışması düzenlediklerini ama valiliğin ağaçlara bile tahammül edemediğini belirten Koramaz, ağaçların bir kısmını Gençlik Parkı’na yerleştirdiklerini açıkladı.

TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut ise daha önceki TTB Merkez Konseyi üyelerinin "Savaş bir halk sağlığı sorunudur" dediği için yargılandığına dikakt çekerek, ancak doğruyu söyledikleri için beraat ettiklerini ifade etti. Bulut, "Diktatörlerle mücadeleye devam ediyoruz. Çünkü diktatörlükte halk sağlığı sorunudur" dedi.

Yapılan konuşmaların ardından katliamda hayatını kaybedenlerin anısına karanfiller bırakıldı.

Gar önünde anma

Fotoğraf: Kübra Kırımlı/Evrensel

(Ankara/EVRENSEL)

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.