Sevgili Orhan Veli hemen hemen her şair gibi renkli bir kişiliğe sahipmiş. Tanımam etmem, lakin şiirlerini okuduğumda ilham perilerinin ziyaret ettiği bu karakterle farklı temaslar kurmuş olduklarını düşünürüm.

Severek okuyoruz; dizelerini, dörtlüklerini, şiirlerini...
“Sanma ki derdim güneşten ötürü;            
                                              
Ne çıkar bahar geldiyse? 
Bademler çiçek açtıysa? 
Ucunda ölüm yok ya. 
Hoş, olsa da korkacak mıyım zaten 
Güneşle gelecek ölümden 
Ben ki her Nisan bir yaş daha genç, 
Her bahar biraz daha aşığım; 
Korkar mıyım? 
Ah, dostum, derdim başka...”
diyor mesela, hazır Nisan ayını yeni karşılamışken...
Bir ağaca meram anlatmak için bile şiir yazacak kadar renkli bir kişilik, Orhan Veli.

"Mahallemizde
Senden başka ağaç olsaydı
Seni bu kadar sevmezdim.
Fakat eğer sen 
Bizimle beraber
Kaydırak oynamasını bilseydin
Seni daha çok severdim.

Güzel ağacım!
Sen kuruduğun zaman
Biz de inşallah
Başka mahalleye taşınmış oluruz."


Sonra sonra asfaltın da hatırı kalmasın derdinde renkli bir kişilik...
"I
Ne kadar güzel şey
Yolun üstündeki bina
Yıkıldığı zaman
Bilinmeyen ufku görmek
II
Kaldırımın kenarına dizilip    
Bacası olan silindirin
Yürüyüşünü seyreden
Çocuklara imreniyorum
III
Onun sesi
Bir arkadaşıma
Denizden geçen
Motorları hatırlatıyor
IV
Kırık taşlara bakıp
Işıklı bir asfaltı düşünmek
Acaba yalnız
Şairlere mi mahsus?"


Bu topraklarda yaşayan diğer insanlarında olduğu gibi benim de kanayan yaram olduğu için herhalde en çok hoşuma giden şiiri, malum...
"Gün doğmadan, 
Deniz daha bembeyazken çıkacaksın yola. 
Kürekleri tutmanın şehveti avuçlarında, 
İçinde bir iş görmenin saadeti, 
Gideceksin; 
Gideceksin ırıpların çalkantısında.        

Balıklar çıkacak yoluna, karşıcı; 
Sevineceksin.                                                        
Ağları silkeledikçe 
Deniz gelecek eline pul pul; 
Ruhları sustuğu vakit martıların, 
Kayalıklardaki mezarlarında, 
Birden, 
Bir kıyamettir kopacak ufuklarda. 
Denizkızları mı dersin, kuşlar mı dersin; 
Bayramlar seyranlar mı dersin,
şenlikler cümbüşler mi? 
Gelin alayları, teller, duvaklar, donanmalar mı? 
Heeeey! 
Ne duruyorsun be, at kendini denize; 
Geride bekliyenin varmış, aldırma; 
Görmüyor musun, her yanda hürriyet; 
Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol; 
Git gidebildiğin yere."

İnsan bazen çok sıkılır yaşadıklarından ve incik boncuk peşinde koşar.
Koşar koşmasına da yine gün gelir ciddi olaylarla karşı karşıya kalır. Eğer farkında ise ki farkındadır sanki; Orhan Veli... Farkında olduğundandır vatanseverdir, farkında olan diğer şairler gibi...
Orhan Veli de çok kısa ve öz anlatır vatan sevgisini ki; nalına da mıhına da vurarak...
Neler yapmadık şu vatan için!
Kimimiz öldük;
Kimimiz nutuk söyledik.

Nutuk atarak olmuyor anlayacağınız...
Kimileri "nutuk söyledik" ifadesini Atatürk'ü kastederek kullandığı şeklinde yorumluyormuş... Buna gülünür... Çünkü bu şiirinin "Kimimiz öldük" mısrasında da Atatürk vardır aslında...
Çanakkale'de göğsündeki saate denk gelen şarapnel parçası şayet saati olmasa; Mustafa Kemal'i Atatürk oldurmayacaktı değil mi?

Aslında yorum bile bu hayatın "nutuk söyledik" kısmına giriyor...
Dedim ya !
Nutuk atarak olmuyor... 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.