Ziba ile Muhammed üniversite yıllarında tanışmış, uzun süren bir arkadaşlık döneminden sonra yeni evlenmiş bir çifttir...

Muhammed, sığır ticaretiyle uğraşmakta, Ziba ise bir özel hastanede hemşirelik yapmaktadır. Bir aylık evli çift, balayına çıkma planları yapmaktadırlar...

Muhammed, bütün formaliteleri yerine getirerek eşine ve kendisine on beş günlük bir balayı programı hazırlar...

Ve özel otomobilleriyle balaylarını geçirmek için deniz kıyısında bir şehir olan Bender Abbas şehrine hareket ederler...

Ziba ile Muhammed yaklaşık 600 km'lik bir yol kat ederler.

İran devrim muhafızları Pasdar kara yolu üzerinde araçları durdurarak kimlik kontrolü yapmaktadırlar.

Ziba ile Muhammed'in araçlarını da durdururlar. Ziba'dan evlilik cüzdanı istenir. Ziba çantasını karıştırır, valizlerine bakınır ama evlilik cüzdanı yoktur. Cüzdanı evde unutmuştur. Muhammed yeni evli olduklarını ve balayına gittiklerini devrim muhafızlarına anlatmaya çalışır...

Devrim kuralları kesindir. Evlilik cüzdanı olmayan kadın erkeğin yanında bulunuyor ise fahişedir.

Cezalandırılmalıdır...

Ziba ile Muhammed evli olduklarına dair yeminler eder...

Yalvarırlar...

Nafile, Ziba Karakola götürülüp fahişe suçundan seri mahkemeye çıkartılacaktır.

Muhammed, "Evlerinin 600 km uzakta olduğunu müsaade ederlerse karısıyla gidip evlilik cüzdanını getireceğini" söyler. Devrim muhafızları Ziba'yı bırakmaz.

"Evlilik cüzdanını getir kadını götür.." denir..

https://sonnoktahaber.com/wp-content/uploads/2022/09/IMG-20220921-WA0010-1024x628.jpgMuhammed evlilik cüzdanlarını almak için geri döner...

Muhammed panik içindedir...

Biran evvel eve gitmeli cüzdanı getirip, canı kadar sevdiği karısını kurtarmalıdır...

Yollar uzadıkça uzar, viraja süratli giren Muhammed direksiyon hâkimiyetini kaybederek yol kenarındaki uçuruma yuvarlanır…

Muhammet ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılır...

Muhammed yoğun bakımda ölüm ile yaşam arasında gidip gelmektedir...

On beş gün şuursuzca yatar…

Kendine geldiğinde ilk Ziba'yı sorar.

Kâbus bitmemiştir.

Ziba canilerin elinde kalmıştır. "Cüzdanı götürüp karımı kurtarmalıyım..." der.

Doktorlar kalkmasına, izin vermez ama o hastaneden kaçar.

Evine gider...

Evlilik cüzdanlarını alır...

Ziba'yı alıkoyan karakola gider...

"Ziba nerede? Evlilik cüzdanımı getirdim. Karımı serbest bırakın…"

Buz gibi bir cevap alır:

"Seni bir hafta bekledik gelmeyince, kaçtığını düşündük, bu kadının fahişe olduğunu kabul ettik ve astık...."

Ziba'nın morgdaki cesedini Muhammed'e verirler…

Bu acıklı hikâye 1985 yıllarında İran'da yaşanmış gerçek bir yaşam öyküsüdür.

Ancak bu hikâye yeni aktörlerle günümüzde halen devam ediyor.

İran'da birkaç gün önce başörtüsünü doğru bağlamadığı gerekçesiyle 22 yaşında genç bir kadın olan Mahsa Amini öldürüldü..

..

Atatürk'ün önderliğinde yapılan savaşla sadece ülke topraklarımızın mı kurtulduğunu düşünüyorsunuz?

Kurtuluş savaşı; cumhuriyeti getirmiş, toprak bütünlüğümüzü sağlamış, ama aynı zamanda kadını eve kapatan, kadını karanlığa mahkûm eden kötü zihniyete karşı da kazanılmış gerçek bir devrim savaşıdır.

Bunun için Atatürk'ün kurduğu cumhuriyete sahip çıkmalıyız.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Okan Uğur 2 yıl önce

Çok etkileyici bir olay. Teşekkürler.

Avatar
Esma ve Ayhan - Aachen 2 yıl önce

sıradışı bir yazı, yüreginize sağlık

Avatar
Tolga 2 yıl önce

Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet payidar kalacaktır.