Bursa Arena E'Gazete
2021-08-15 07:05:21

Türkiye - Azerbaycan İlişkileri... (2)

Dr. ELVİN ABDURAHMANLI

15 Ağustos 2021, 07:05

Yazımızın bu bölümünde Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarından da kısaca bahseder isek, tarihi olayların akışı daha net görülebilecektir.

Türkiye Cumhuriyeti Kuruluşu

1919 yılının 19 Mayıs günü Ulusal Kurtuluş Savaşı başlamış ve bu savaşın Türk tarihi için yeni bir başlangıç olduğunu söyleyebiliriz. Büyük Zafer'den sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde çağdaş, laik ve demokratik devletin temelleri atılmıştır.

Birinci TBMM 23 Nisan 1920 tarihinde toplanmıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 24 Nisan günü: “Kesin zafere ulaşılıp İstanbul kurtarıldıktan sonra Padişahın durumu TBMM’nce konulacak yasa ile belirlenecek” şeklinde çıklamada bulundu. Bu kararların TBMM ve Türk halkının yöneteceği demokratik bir Cumhuriyetin kuruluşunun habercisi olduğunu söyleyebiliriz. 1 yıl sonra yani 23 Nisan 1921 tarihinde TBMM açılışının ilk yıldönümünde, 112 sayılı yasa ile 23 Nisan günü ulusal bayram olarak ilan edilmiştir.

TBMM tarafından 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması’nın onaylanması sonucunda Misak-ı Milli hudutları belirlenerek kurulacak laik bir Cumhuriyetin temelleri atılmıştır. 29 Ekim 1923 tarihinde de Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu ilan edilmiştir. Türk Bayrağı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 3. maddesine göre kırmızı renk üzerinde beyaz ay yıldızlı al bayraktır ve 2893 saylı kanun ile 22 Eylül 1983 yılında kabul edilmiştir. 24 Eylül 1983 yılında Resmi Gazete ‘de yayımladığı andan yürürlüğe girmiştir

Azerbaycan-Türkiye İlişkileri

Azerbaycan ve Türkiye devleti arasındaki ilişkiler tarihi kökenlere sahiptir. Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti'nin kurulduğu yıllarda başkent Bakü şehri, Bolşevik ve Ermeni terörist çeteleri tarafından işgal altında tutulmuştur. 15 Eylül 1918 tarihinde Nuri Paşa komutasındaki Türk ordusu Bakü şehrini işgalden kurtarmıştır.

Ancak, 28 Nisan 1920 tarihinde 23 aylık bağımsız bir devlet olan Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti, SSCB ordusu tarafından işgal edilerek bağımsızlığına son verilmiştir. Azerbaycan halkı tarafından "Bakü Fatihi" olarak anılan Nuri Paşa, başkent Bakü’nün SSCB ordusu tarafından işgalinin ardından şunları söylemeketedir; "Ağabeyimin (Enver Paşa) şehit olması kalbimi ne kadar sızlattıysa, Azerbaycan'ın istilası kalbimi ondan daha çok sızlattı. Ağabeyim bir faniydi. fakat Azerbaycan'daki Türklük ebedidir. Keşke hayatımı kaybetseydim de Azerbaycan Türklüğün dışında kalmasaydı.."

Türkiye'deki Kurtuluş savaşı sırasında, Bakü şehrinde 17 Eylül 1921 tarihinde özel “Kızılay” yardımlaşma cemiyeti kurulmuş ve toplanan bütün gelirler Türkiye Ordusu'na yardım amacıyla gönderilmiştir. SSCB ordusunun Azerbaycan’ı işgali sonucu Azerbaycan SSCB adı altında devlet kuruldu ve 22 Ekim 1921 tarihinde iki devlet arasında diplomatik ilişkilerin kurulması amacıyla, başkent Ankara ve başkent Bakü’de diplomatik temsilcilikler açılmıştır. Türkiye’nin ilk Bakü sefiri Memduh Şevket Bey olmuştur. İlk Azerbaycan sefiri olan İbrahim Abilov iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kurulması sonucunda Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e güven mektubunu kendisi iletmiştir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı Büyük Taarruz sırasında Azerbaycan SSCB elçisi olan İbrahim Abilov tarafından, kendisine bir mektup gönderilmiş ve bu mektupta: "Paşam müsterih olun. Allah vatanını müdafaa edenlerle beraberdir.."

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları önderliğinde başlatılan kurtuluş savaşı esnasında, Azerbaycan’dan gönüllü birlikler Türkiye’ye gönderilerek Türk Ordusu'na katılmışlar ve Türkiye Cumhuriyeti kurtuluş savaşında canlarını seve seve feda etmişlerdir. Özellikle belirtmek gerekiyor ki, Türk Ordusu'na katılan gönüllü Azerbaycan askerlerin birçoğu, kahramanlıkları nedeniyle ordu içerisinde general rütbesine kadar yükselmişlerdir. 17 Mart 1921 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Bakü Büyükelçisi olan Memduh Şevket Bey, Neriman Nerimanov’a bir mektup getirmiştir. Bu mektup Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından yazılmış ve kurtuluş savaşı için borç olarak para isteğinde bulunulmuştur. Neriman Nerimanov, (SSCB’nin bütün siyasi baskısına rağmen) bu parayı gizli şekilde Türkiye’ye göndermiştir. Neriman Nerimanov, 23 Mart 1921 tarihinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bir mektup yazmış ve şunları sölemiştir; "Türk ordusu tarafından kazanılan savaşlar sonucu Türk halkının yakın zamanda emperyalizmden kurtulacağına inanıyorum ve bu güzel başarılarından dolayı sizin önderliğinizdeki muzaffer Türk Ordusu'nu ve TBMM Hükümetini kutluyorum. Paşam, Türk Milletinde bir anane vardır; kardeş kardeşe borç vermez; kardeş, her durumda kardeşinin elinden tutar. Biz kardeşiz, her zaman elinizden tutacağız, her zaman ve her şartta birbirimizin elinden tutacağız ve tutmaya devam edeceğiz bugün yaptığımız bir kardeşin yaptığından başka bir şey değildir”.

Azerbaycan SSCB’nin konsey başkanlığını yürüten Neriman Nerimanov’un döneminde, Onun bizzat onayıyla 500 kilo altın Türkiye’nin başkenti Ankara’ya ulaştırılmıştır. Yapılan bu maddi yardım TBMM’nin mevcut hükümetinin kararıyla devlet bütçesine ve askeri lojistik teçhizat alımı için kullanılmıştır. Azerbaycan’dan yapılan yardımlar kayıtlarda şu şekildedir (Elsevar Salmanov, 2019): • 23 Mart 1921 tarihinde 30 vagon petrol, 2 vagon benzin, 8 vagon gazyağı, • 2 Mayıs 1921 tarihinde 62 vagon petrol, • 2 Nisan 1921 tarihinde başkent Bakü’deki Türkiye Cumhuriyeti sefirliğine 1 milyon altın ruble, • 1922 yılında Batum yolu üzerinden Türkiye Cumhuriyeti’ne 9 bin tonun üzeri gaz yağı ve 350 ton benzin..

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Azerbaycan'ın bu kardeşçe destekleri üzerine şöyle söyler; 

"Azerbaycan'ın sevinci bizim sevincimiz, kederi bizim kederimizdir."

(Devam Edecek)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.