Hakça, eşitçe yönetilen hiçbir toplum yoktur dünyada..
Aslında toplumlar, alın teri döken küçük üreticiler ve dar gelirlilerle; hazır ve kolay yoldan, dünya pastasından en çok pay alan, sömürücü üst sınıf diye 2 ye ayrılır..
Karnı kısmen doysa da doymasa da, sesi çıksa da çıkmasa da, çukur yaşam sürdüren kesimler, hep alt sınıf konumunda olanlardır.
En iyi yönetimlerde bile gelirden hep en az pay alan bu kesimlerdir.
Oysa 3-5 yüz bin kadar ego palazlı, dokunulmaz sömürgen, dünya mirasının % 80’ine sahiptir.
Servete dayalı zırhlarını tepe tırnak giyinmiş şövalyeler caka ve acımasızlığı kompleksinde..
Derebeylik çağını andıran, Asıl eşitsizliğe yol açan, hakça olmayan en büyük aykırılık budur..
SAHTE UYGARLIĞIN UTANMAZLIĞI..
Orta çağ Egemenleri acımasızlığında, haklarını gasp ettikleri milyarları sömürürlerdir bunlar.
Öte yakada, 4-5 milyar dünya nüfusu açlık sınırı altında yaşam savaşı veriyor olsa da gık’ları çıkmaz...
O acımasız üst sınıfın, yerlerde sürükledikleri yarıya yakın dünya nüfusu var düşünün..
Veya daha fazlası.,
Açlık ya da yokluk ya da darlık sınırı altındakiler.
Asıl yanan, sürüklenen ve kavrulanlar bunlar..
Eskilerin “tuzu kuru“ dedikleri kesimler, tarihte ve günümüzde hiç yanmadı, yanmıyor, yarın da yanmayacak.. Kıyamet veya ona benzer bir infilak olmadıkça..
Üstelik küresel ısınmanın tetikleyicisi de bunlardır haa bilesiniz.
Fünyesi çekilerek Volkan ateşine dönmüş dünyayı tümüyle yok etmeye çalışıyorlar..
Hiçbir zaman yanmayacaklarını sanan, yoksuldan esirgediklerini FİNO’larına yedirenler..
POMPEİ misali..
Onlara göre, yananların tümü, güç sahibi varlıklıların tutsağı konumundaki alt sınıflar olacaklardır anlayışındakiler..
Ülkemizde de asıl sorun, pastanın çoğuna el koyan 1’inci sınıf konumdaki hazırcı ve kolay yoldan çiğ ve çığ servet sahibi “hortumcu” bu sınıftır. “Haram” da desek yakışır..
Üretici olanları da, iktidara gelecekleri de, dış destekler eşliğinde hep onlar yönetir, hizalandırır.
Yananlar ve pay konumu hep az ve yetersiz olan kesim, hep elek altına geçenlerdir.
O nedenle refahta boğulur gibi tıkınıp yaşayanlara ve üstte kalanlara KALBUR ÜSTÜ denilmiştir..
Ülkemizi ve dünyayı asıl idare eden hep bu KALBUR ÜSTÜ sınıflardır.
KALBUR ÜSTÜ’lerin ülke ve dünya egemenliği de süregendir, hiç değişmez..
NALINCI KESERİ GİBİ..