Ezidi kızı Semire: "Ölüm IŞİD’in elinde olmaktan daha iyidir"

BURSA ARENA / Haber Merkezi

IŞİD tarafından 3 Ağustos 2014’teki Şengal saldırısında kaçırılan ve daha sonra kurtarılan Ezidi Kürt kızı Semire Mirza, IŞİD’in elindeki her an için ölmeyi tercih ettiğini söyledi.

Almanya’da yaşayan Semire Mirza, “IŞİD bizi alıkoyduğunda kadın ve kızları ayırdı. Yaşlı kadınları ayırarak bir eve koydular ve kapıyı kapattılar. Güzel olan kadın ve kızları da başka bir eve koydular. Güzel kadın ve kızları bizim arabalarımızla Şeyh Hıdır bölgesine götürdüler. Bizi ayırdıktan sonra bütün erkeklerimizi öldürdüler” dedi.

Ailesinden kurtulan tek erkeğin Almanya’da yaşayan amcası olduğunu belirten Semire Mirza, ailesi ve yakınlarından kaçırılan 38 kadın ve kızdan sadece 5’inin kaldığını ifade etti.

Semire Mirza, “Ezidi olduğumuz için 74 ferman yaşadık ve hala düşmanın boyunduruğu altındayız. IŞİD Ezidi kimliğini yok etmek istedi” diye konuştu.

16 yaşındayken IŞİD tarafından kaçırılan Ezidi Kürt kızı Semire Mirza, başından geçenleri Rûdaw ile yaptığı söyleşide anlattı.

IŞİD’in elinden kurtulduktan sonra neler hissettin?

IŞİD’in elinden elinden kurtulduğum için çok mutluyum. Her nerede olsaydım da, kamplarda da kalsaydım benim için IŞİD’in elinde olmaktan daha iyiydi. IŞİD’in elinin altındaki yaşam yaşam değildi. Her gün ölmek istiyorduk. Onların elinde olmaktansa ölüm daha iyiydi.

Programda konuşmanızı Almanca yaptınız, bir gün Almanca konuşacağınıza inanıyor muydunuz?

Hayır! Ama burda okula gittim, Irak’tayken de okula gitmiştim. Geçen yıl da yine konuştum. Alman halkına kimse tercüme etmeden neler çektiğimi başımıza nelerin geldiğini kendim anlatmak istiyorum.

3 Ağustos 2014’te neredeydiniz?

Tıl Ezerê köyünde evdeydik. IŞİD’in Ezidilerin bölgesi olan Şeyh Hıdır ve Girzerê bölgesine saldırdığını duyduğumuzda sabah evden çıkarak amcamın köyün bitişiğindeki mahallesine gittik. Bütün aile oraya giderek toplandık. Yaklaşık bir saat orda kaldıktan sonra IŞİD bize baskın düzenledi.

IŞİD sizi alıkoduğunda nereye götürdüğünü hatırlıyor musunuz?

IŞİD bizi alıkoyduğunda kadın ve kızları ayırdı. Yaşlı kadınları ayırarak bir eve koydular ve kapıyı kapattılar. Güzel olan kadın ve kızları da başka bir eve koydular. Güzel kadın ve kızları bizim arabalarımızla Şeyh Hıdır bölgesine götürdüler. Bizi çıkardıktan sonra bütün erkeklerimizi öldürdüler. Babamı, her iki amcamı, iki amca oğlumu, babamın amca çocuklarını hepsini bizim mahallede öldürdüler.

Gözünüzün önünde mi?

Annem ve kardeşimin gözleri önünde, ben kendim görmedim. Bizi çıkardıktan sonra bütün erkeklerimizi öldürdüler.

Ailenizin erkeklerinden kim kaldı?

Irak’ta kimse kalmadı. Bir amcam burda. Oda 11-12 yıldır burda. Eskiden beri burdaydı, o kurtuldu. Ama Irak’takilerin hepsi öldürüldü, bir kişi bile kalmadı.

Kardeşlerinden kim kaldı?

Bizim ailemizde ben ve 4 erkek kardeşim ile anne ve babam vardı. Annem ve erkek kardeşlerim kurtuldu. Annem ve erkek kardeşlerimi Şeyh Hıdır mahallesine götürdükten sonra bir eve koyup kapıyı kapatıyorlar. Onlar da kapıyı kırıp kaçıyorlar. Şengal Dağı’na kaçıp kurtuldular. IŞİD’liler arabalarda yer olmadığı için gidip tekrar geleceklerini söylüyorlar. Şeyh Hıdır’a dönene kadar annem, kardeşlerim ve ninem Şengal Dağı’na çıkıyorlar. Babam ve amcalarımın hepsini öldürdüler.

Sizin aileden sen tek mi…

Kardeşlerimin arasında sadece ben yakalandım. Dört erkek kardeşim küçüktü. Ben hepsinin büyüğüyüm. Annem de kurtuldu. Babam ve amcalarımı öldürdüler. Bizim aileden 38 civarında kız yakalandık.

Onlardan kaç kişi kaldı?

O kızlardan 5’i kaldı.

Haklarında herhangi bir bilgi var mı?

Nerede olduklarını bilmiyoruz. Bazılarının Musul’da olduğunu biliyorduk. Musul, IŞİD’in elinden kurtarılmadan önce bazılarının orda olduğunu biliyorduk. Ama Musul özgürleştirildikten sonra herhangi bir bilgi almadık.

Sizi nereye götürdüler?

Bizi Şeyh Hıdır mahallesine götürdüler ve Şeyh Hıdır’dan da Beac ve ardından Musul’a götürdüler. Musul’dan da Suriye’nin Rakka kentine götürdüler.

Gittiğin yerlerde yakınlarından kimseyi gördün mü?

Amcamın mahallesinden Musul’a kadar hep birlikteydik. Musul’da beni, bir kuzenim ve diğer bazı kadınları Suriye’ye götürdüler. Diğerlerini bilmiyorum. Bazıları kurtuldu, diğer kalanlar hakkında da bir bilgimiz yok.

En son Rakka’da mı kaldın?

En son Suriye’nin Rakka kentindeydim.

Ne zaman ellerinden kurtuldun?

3 ayı aşkın bir sure kaldıktan sonra kurtuldum. 7 kız bir evde kalıyorduk. Avustralyalı bir IŞİD’linin ailesiyle birlikte evindeydik. Lakabı Avustralyalı’ydı. Çocuklarının kırık bir telefonu vardı. Telefonu getirdik ve arkadaşımız abisini aradı. Abisinin aracılığıyla ben de ailemi sordum. Adımı ve hangi bölgede olduğumu söyledim. Annemi ya da erkek kardeşlerimi belki sorabileceğini söyledim. O da sordu, bir amca oğluma ulaştı. Kuzenim “evet Semire amca kızımdır” demiş. Kuzenimin aracılığıyla annemle görüştüm. 3 ay alıkonulduktan sonra ilk kez annemin sesini duydum, 3 ay!

Hangi yoldan kurtuldun, Rakka’dan Musul’a mı gittin?

Telefonla konuştuktan sonra bize kadınları kurtaran Ebu Şuca’nın telefonunu verdiler. Ona telefon açtık. O da, “Sizi kurtarmak için birileri gelecek” dedi. Bir genç yardımımıza geldi. Biz de kaçtık ve ona ulaştık. 7 kızdık ve hepimizi de kurtardı. Bizi Suriye’de bir otomobile bindirerek Türkiye’ye götürdü. Türkiye’den de Kürdistan’a geldim.

Kurtulduktan sonra anneni ilk kez nerede gördün?

Kurtulduktan sonra annem ve kardeşlerimi Duhok’ta bir okulda 3 ay sonra ilk kez gördüm

IŞİD size nasıl davranıyordu diye soran olursa nasıl bir cevap verirsin?

Eğer biri bana sorarsa, ben, ölüm onların elinde olmaktan daha iyidir. Bize nasıl mı davranıyorlardı? Sabahtan akşama kadar bize “siz kafirsiniz” diyorlardı. “Ezidiler kafirdir, öldürülmeleri helaldir, dinimizde kızlarına tecavüz etmek helaldir” diyorlardı. Onların elindeyken görmediğimiz bir şey kalmadı. Herşeyi yaşadık. Bir insan nasıl bir insanı kesebilir, bir insan nasıl yaşadığım devlette gelerek babamı öldürür ve beni kaçırabilir. Bunlar hangi din tarafından kabul edilir?

Almanya’ya ne zaman ulaştın?

22 Eylül 2015’te Almanya’ya ulaştım.

Almanya hükümetinin izniyle mi geldin, yoksa kendi imkanlarınla mı geldin?

Almanya hükümetinin aracılığıyla geldim. Psikolojik ıslah programı vardı. Psikolojik ve bedensel olarak çok yıpranmıştım. Oradaki merkezde kayıt oldum. 18 yaşın altında olduğum için annem ve kardeşlerimin de benimle birlikte gelebileceğini söylediler. Annem ve kardeşlerimle birlikte Almanya’ya geldik.

Almanya’nın senin için yaptıklarından memnun musun?

Memnumun ve yaşadığım müddetçe minnettar olacağım. Bize bir bardak su veren, bir elbise veren ve maddi manevi bize destek olan herkese minnettarım. Yaşadığımız müddetçe yaralarımız iyileşmeyecek. Ama Almanya’ya geldikten sonra yaralarımız bir nebze sarıldı, biraz unutabildik. Yaşadıklarımızı gözlerimizle gördüklerimizden sonra hiçbir zaman tam anlamıyla iyileşmeyeceğiz. Ama bir nebze iyileştik. Bize destek veriliyor elhamdülillah.

Almanya’nın bir kaç kentinde kamplarda IŞİD’in elinden kurtulan Ezidi kızlar var. Senin yaşam şartların nasıl burda?

Yaşamımız burda iyidir. Yaşadıklarımızı rüyalarımızda görüyoruz. Günlük yaşamda hatırlıyoruz. En büyük acım oydu: babamın ne canlı ne de ölü görmedim. Beni götürdükten ve onu öldürdükten sonra yaram iyileşmedi. Burda da herkes gibi hayatımızı sürdürüyoruz.

Yaşamında bundan sonra hedeflerin ve amaçların nelerdir?

Hayatımda bundan sonra halkıma bir yardımımın dokunmasını istiyorum. Onları boyunduruktan kurtarmak için bir şeyler yapmak istiyorum. Ezidiler boyunduruk altında. Ezidilerin başına ne geldiyse benim başıma gelmiştir. Ezidiler olarak birbirimizin acısını paylaşıyoruz. Gelecekte belki büyük bir şey yapamam ama küçük de olsa Ezidi halkına bir yardımımın dokunmasını istiyorum. Şengal’deki Ezidileri boyunduruk altından kurtarmak istiyorum. Ezidi olduğumuz için 74 ferman yaşadık ve hala düşmanın boyunduruğu altındayız. IŞİD Ezidi kimliğini yok etmek istedi. Ezidileri yok etmek amacıyla geldiler. Biz bitmeyeceğiz ve bitmedik. Dünya var oldukça gururla yaşayacağız. Kaç ferman çıkardılar ve bizi yok etmek için ne kadar mücadele ettiler ama biz bitmeyeceğiz.

Ezidilerin yaşadığı katliamın dışında Ezidilere yardım edecek dost ve arkadaşlarınız olduğuna inanıyor musun?

Irak’ta belki yeteri kadar yardımcı olamıyorlar. Belki iki tarafta da genel olarak Ezidilere yardımcı olamıyorlar. Biz uluslararası toplumdan yardım yapılmasını istiyoruz. Irak veya sadece bir yerle halkımız kalkınamaz. Biz 2-3 bin bir toplum değiliz ki Şengal’i imar ederiz ve bu işi çözeriz desinler. Gidenlerin de döneceğini düşünerek bu iş çözülmez.

Uluslararası yardımdan kastınız nedir?

Şengal’in imar edilmesi. Şimdi bazı aileler dönmüş ama evleri yıkıldığı için duvarların dibinde yaşıyorlar. Kamplarda kalanlarda zorluk çekiyor. Ben kendim de 2 ay kampta kaldım. Kamplardaki şartları gördüm. Yazları sıcaktan yaşayamıyorsunuz. Elektrik kesildiği zaman çadırlardaki sıcaklık çekilmez oluyor.  

Kürdistan Bölgesi Hükümeti ve Irak hükümeti ile uluslararası toplum var bir taraftan, bunlar hepsi birlikte Şengal için ne yapmalı?

Hepsi birlikte en önemli şey bize çok ağır gelen ve herşeyden önce yapılmasını istediğimiz şey, IŞİD’in elindeki Ezidilerin kurtarılması ve toplu mezarların ortaya çıkarılması. Amcalarım hepsi öldürüldü ve kemiklerinin üzerine sadece bir çadır örtülmüş. Kemiklerinin gömülmesini istiyoruz. Şehitlerimiz hepsi başlarını verdi ve bir gün onlar için de bir şey yapılmasını istiyoruz. Öldürüldüler ve haklarının kaybolmasını istemiyoruz.

Bugünkü yaşamın ile IŞİD öncesi yaşamın arasında hangisini tercih edersin?

IŞİD öncesi yaşamın daha güzeldi. Okul okuyordum. Hiçbir düşünmüyordum. 16 yaşındaki insan daha çocuktur. Ailemle, annem ve kardeşlerimle birlikte yaşıyordum, arkadaşlarımla birlikte okula gidiyorduk. Dünyanın neresine gitmiş olsaydım da IŞİD öncesi hayatım bugünkü hayattan daha iyiydi. Evet Almanya’ya geldim ve benim için ellerinden geleni yaptılar doğru ama yaşadığım müddetçe IŞİD öncesi hayatım bir daha dönmeyecek.

Almanya’da bazı IŞİD’liler yakalandı ve mahkemede yargılandı. Siz hiç kimse hakkında gerek burda, gerek Irak ya da Türkiye’de olsun şikayetçi oldunuz mu?

Hayır, hiç kimse hakkında şikayetçi olmadım.

Bir daha Şengal’e köyüne döneceğine inanıyor musun?

Dönsem bile temelli döneceğime inanmıyorum. Ziyaret için orda kalan yakınlarımı görmek için olabilir. Korkuyorum dönmeye. 1-2 yıl orda yaşadıktan sonra hayatımın tekrar altüst olmasından, IŞİD gibi birilerinin gelerek daha öncekinden daha kötü yapmasından korkuyorum. Bizi koruyacak bir mekanizma olmadıktan sonra köyüme dönemem. Köyüme dönersem bir gün IŞİD gibi bir terör örgütü başka bir isimle ortaya çıkar ve şimdikinden daha kötü yapar. Ben kendim cesaret edemem.

Peki istiyor musun?

Herkes vatanını sever. Almanya’da ne kadar yaşasam da kendimi bir yabancı olarak hissedeceğim. Burada doğmadım, bu devletin dili ve kültürü farklı. Yaşadığım bölgemi seviyordum. Dönmek için güvenim ve inancım yok.

Bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz, hayatınızda mutluluklar dileriz…

Sağolun, teşekkürler.

RÜDAW / K.IRAK

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.