Bursaspor’un varoluş mücadelesi…

29 Haziran 2020, 17:11

Bursaspor bu hafta TFF 1. Lig’de kalma mücadelesi veren Adanaspor’u kendi sahasında zorda olsa yenerek, en azından play-off mücadelesini devam ettirdi. Ancak son dört haftada İlk ikiye girip direk olarak süper lige çıkmasını düşünmek hayalden öteye geçmeyecektir.

Çiçeği burnundaki teknik direktörümüz İrfan BUZ ikinci Bursaspor kariyerine galibiyetle başladı.

Gelişiyle olumlu bir hava yakalanmıştı zaten. Galibiyet de iyi geldi. Özellikle pozitif kişiliği ön plana çıkan İrfan Hocayı son beş maç göreve getirmek, bu süreçte biraz geç kalındı anlamına gelmektedir. Bursaspor’da bu sezon üçüncü teknik direktör olan İrfan BUZ, en kötü ikinci hoca olarak düşünülmeliydi.

Olan oldu, bu saatten sonra zamanı geriye alamayacağımız için ne yapıp ne edip takımının moralini üst seviyede tutarak, en azından play-off mücadelelerinde üst seviye oyun sergileyerek, gerçek yerimiz olan süper lig'e dönmenin peşini bırakmamalıyız. Play-off mücadelesindeki rakip de önemli olduğu için, ligi üst sıralarda bitirmekte önemli 2. olamıyor isek 3. Lig için mücadeleye devam etmeliyiz. Böylece 6. sıradaki takımla ilk maçı deplasmanda oynama avantajını yakalamış olacağız.

Keza, aksi olursa bu hafta TFF 1.lig’e de veda eden Türk futbolunun köklü çınarlarından Eskişehirspor’un yaşadıklarını, önümüzdeki sezon biz de yaşarız. Hem de kat kat fazlasını.. Gayri resmi konuşulan rakamlara göre Bursaspor ile Eskişehirspor borçları arasında 4-5 kat fark olduğu tahmin edilmektedir. Eskişehirspor’un bu durumda bile finansal problemlerden aldığı -15 puan cezası bizim alabileceğimiz cezaların küçük bir göstergesi olabilir. Allah sonumuzu hayır etsin.

Kötü senaryo yazıp çizmek istemesekte durum bundan ibaret.. Umarım bu duruma düşmeden kalıcı bir şekilde Süper lige çıkarız. Evet, kalıcı olmalıyız, asansör takım olduktan sonra bir anlamı yok, er geç finans açısından patlayacaktır kulüp.

Tek çare süper ligde kalıcı olmak iyi yönetilmek ve özellikle de menajerlerden uzak durarak alt yapıyı daha da aktif hala getirmek. Kurtuluşun reçetesi bu…

Vakıfköy çok önemli ve kurtuluşun en büyük adresi. Tabii ki değerlendirmesini bilene. Orada mücadele eden kardeşlerimizi maddi ve manevi tüm imkânlar sunulmalı ve değerli oldukları hissettirilmelidir. Aidiyet duygusu çok iyi işlenmelidir.

Yorum Gönder 0
Facebook Yorumları 0

Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.