Bursa Arena E'Gazete
2017-12-11 23:55:18

Dünya Kadınlar Günü (!)

HİKMET ÖCAL

11 Aralık 2017, 23:55


"Dünya Kadınlar Günü" hiç şüphesiz dünyanın en anlamsız günü…
Kadına tecavüz,
Kadına şiddet,
Kadını aşağılama,
Erkeklerin cinsel ihtiyaçlarını karşılasınlar (!) ve diğer kadınların güvende olabilmeleri için genelevlerde falan da çalıştırılsınlar,
Evlerinde, çocuk bakımı, yemek, çamaşır, bulaşık derken, şimdinin moda tabiriyle 7/24 çalıştırılsınlar,
Üstlerine kuma ya da kumalar getirilerek kadınlık onurları ayaklar altına alınsınlar,
Daha çocuk yaşlardayken kız çocukları okutulmayarak evlendirilsinler…
Kocaları kahvehanelerde keyif çatarlarken, tarlalarda, bahçelerde de çalıştırılsınlar, bu arada sanki babalarının evlerinden getirmişler gibi çocuklarına da baksınlar…
Sonra, bizler de sanki hiçbir şey olmamış gibi ve kadınlarla alay edercesine, her yıl 8 Mart’ta Dünya Kadınlar Gününü kutlayalım…
Kutlamazsak en azından dünyamızı varlıklarıyla renklendiren,milyon renkli çiçeklerimizi,kadınlarımızı daha az üzmüş oluruz…
En azından bunu yapalım…

Sevgili okurlar, yazılarımızda sık sık kadınlarımızın maruz kaldığı haksızlıkları gündeme getiriyoruz. Kadınlarımızı hak ettikleri güzel yerlere getirmek, Onları mutlu edebilmek, yüzlerini daha çok güldürebilmek adına neler yapabileceğimizi yazıyoruz, çiziyoruz. Ancak ne dünyada ne de Türkiye’de, öteden beri süregelen yanlışlıklara, haksızlıklara engel olabiliyoruz…

Ne acıdır ki ülkemizde yakın zamana kadar, vesikalı kadına tecavüz edilmesi durumında ‘’ceza indirimi’’ gibi ayırımcı bir kanun maddesi vardı. İnsan düşündükçe kan beynine sıçrıyor..
Her kadın mutlu bir yuva kurmak, şefkatli bir kocası ve sevgi dolu bir yuvası olmasını ister. Hangi kadın, böylesi güzel bir hayat yerine, genelev kadını olmak ve her gün, hiç tanımadığı ve sokakta görse yüzüne bakmaya tenezzül etmeyeceği adam kılıklılarla birlikte olmak ister ? Ama olsun, vesikası var ya, kanun önüne geldiğinde, sırtındaki kamburu olan vesikası, O’nun yüzüne bir şamar gibi çarpmaktaydı. Karaktersizler, genelev kadınlarına tecavüz ettiklerinde daha az ceza alıyorlardı. Şükürler olsun ki bu insan onurunu ayaklar altında bırakan madde değiştirldi…

Kadıncağız, bir zamanların ünlü Brezilya dizisi ‘’Köle Isaura’’ da olduğu gibi, sabahın köründen gecenin geç saatlerine kadar çalışsın; gün içinde patronundan azar işiten kocası eve geldiğinde bunun acısını utanmadan O’ndan çıkarsın. Yemeğin tuzu az ya da çok olmuş diye-zıkkım yesin- fedakar kadını ve anneyi tokatlasın…

Kocalar eve gelir gelmez ayaklarını uzatıp, ertesi sabah işe gidinceye kadar keyif çatarlarken, zavallı kadınlar hiç durmadan çalışmaya devam ediyorlar; akıllarına,’’O’da ana kuzusu; hiç olmazsa bir işte elinden tutayım ‘’ düşüncesi zerre kadar gelmiyor ve zavallı kadın ezildikçe eziliyor…

Kadınların uğradıkları en acı verici haksızlıklardan biri de; kocası için saçını süpürge eden bir kadının üzerine kuma getirilmesidir. Her kadının bir kadınlık onuru vardır. Hiç şüphesiz, bu onura zarar vermek yapılacak en büyük hatalardan biridir. Üzerine kuma getirilen hiçbir kadın kocasını eskisi gibi sevemez çünkü aldatılmıştır, aldatılmaktadır. Ve bu durum O’na anlatılmaz derecede azap vermektedir…

Geçenlerdeki köşe yazımda değindiğim bir konu da; geleceğimiz olan kızlarımızın, henüz çocuk yaşlarda evlendirilmeleri konusuydu. Sevgili okurlar, kız çocuklarımız, erkek çocuklarımızdan daha çok okutulmalıdırlar, meslek sahibi olmalıdırlar. Zira ileride evlendiklerinde koca eline bakmak zorunda olmamaları çok büyük bir önem taşımaktadır…

Erkekler, kadınları tarlada-bahçede çalıştıryorlar ve ne yazık ki; her metrekareye milyonlarca kahvehane düşen ülkemizde vicdanları zerre kadar sızlamadan vakit geçiriyorlar, geçirebiliyorlar…

Dünya Kadınlar Günü’ymüş,
Falan feşmekan,
Sevsinler bu evlere şenlik (!) günü…

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.