Güneş çarpmasına karşı 7 önemli kural

BURSA ARENA / Haber Merkezi

Yaz mevsiminde çocuklar parkta ve bahçede neşeyle koşup oynamak, deniz ile havuzun keyfini çıkarmak için günün büyük bölümünü dışarıda geçirmek istiyorlar. Ancak dikkat! Güneş ışınları çocuğun özellikle kemik gelişiminde önemli rol oynayan D vitamini yapımında kullanılan en değerli kaynak olsa da birçok hastalığa yol açabiliyor. Bunlardan belki de en tehlikelisi, özellikle yenidoğan bebeklerde ve 5 yaş üstü çocuklarda görülen güneş çarpması! Sıcak ortama uzun süre maruz kalmak veya sıcak ortamda aşırı aktivite sonucu gelişen bitkinlik ve koma hali olarak tanımlanan sıcak çarpması geç kalındığında beyin kanaması, böbrek ve kalp yetmezliği gibi kalıcı hasarlar bırakabiliyor, hatta ölüme bile yol açabiliyor. İşte bu nedenle ebeveynlerin sıcaklarda daha dikkatli olmaları yaşamsal öneme sahip. Peki, çocuklarımızı güneş çarpmasından korumak için alabileceğimiz önlemler neler? Acıbadem Bakırköy Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yasemin Sancak ebeveynlerin almaları gereken önlemleri anlattı, önemli önerilerde bulundu.

Öğle güneşinde oyuna bırakmayın!

Dış ortam aktiviteler için sabah saatlerini veya akşamüstünü tercih edin. Mecbur kalmadıkça çocuğunuzu güneş ışınlarının en yoğun olduğu 10.00 – 16.00 saatleri arasında sokağa çıkarmayın.

Susamasını beklemeyin

Güneş çarpmasından korunmanın en önemli yollarından biri, vücudu susuz bırakmamak. Çünkü su terlemeyle deri nemliliğini, bu sayede de vücut ısısının dengesini sağlıyor. Sıcak havalarda yeterli su alımı olmadığında terleme gerçekleşemiyor, ısı dengesi sağlanamadığı için de vücut ısısı hızlıca artıyor. Bunun sonucunda da sıcak çarpması gelişiyor. “Ancak çocuklar susadıklarının farkına varamayabiliyor.” uyarısında bulunan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yasemin Sancak sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu nedenle çocuğunuzun su tüketimini mutlaka takip edin ve 1-3 yaş arasında ise susuz kaldığını fark edemeyebilecek bir dönemde olduğu için aralıklı olarak günde 1-1,5 litre su içirin. İlk 6 ayda ise anne sütü alan bebeklere yaz ayları da dahil ek su verilmesine gerek olmamakla birlikte, formül mamayla beslenen bebeklere mamanın ardından 2-3 çay kaşığı kadar su verilebilir.”

Güneşe çıkarmadan koruyucu sürün

Güneşe çıkarmadan 30 dakika önce 50 faktör ve üstü koruyucu krem uygulayın. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yasemin Sancak kremlerin koruyucu etkilerinin 2-3 saat kadar sürdüğünü hatırlatarak, “Dolayısıyla bu süreden sonra kremi tekrarlamaya özen gösterin. Özellikle çocuğunuz denize girdikten sonra güneş koruyucu kremi yeniden uygulamanız çok önemli” diyor.

Açık renk ve pamuklu olsun

Çocuğunuzu güneş çarpmasından korumanız için özellikle kıyafetlerine dikkat etmeniz çok önemli. Hava giriş çıkışını sağlayan özelliği sayesinde terlemeyi önleyen pamuklu ve açık renkli giysileri tercih edin. Terlettiği için naylon içeriği yüksek giysilerden ise sakının. Uzun kollu tişört de güneşten korunmasına yardımcı olacaktır.

Şapkasız ve gözlüksüz olmaz!

Başın direkt olarak güneş maruziyetini engellemek için geniş kenarlıklı şapka veya şemsiye gibi güneş ışığından koruyan aksesuarlar kullanın. UVA ve UVB’ye karşı koruyuculuğu olan kenarları kapalı güneş gözlüklerini tercih edin.

Sık sık duş almasını sağlayın

Güneş çarpmasından koruyan önemli bir faktör de ılık suyla duş almasını sağlamak. Çünkü sık sık yaptırılan duş ile sıcak havalarda artmış olan vücut sıcaklığı düşürülebiliyor. Bu amaçla yaz aylarında yenidoğan dönemi de dahil olmak üzere çocuğunuza günlük duş yaptırın. İlk 6 ay her duşta saç-vücut şampuanı gibi ürünler kullanmayın, gereklilik yoksa bu ürünleri gün aşırı tercih etmeli, diğer günler duru suyla duş aldırmalısınız.

Araçta asla bırakmayın

Sıcak bir günde doğrudan güneş alan bir yere park edilen araç içindeki sıcaklık, 1 saat içinde çocuklar için tehlikeli seviyelere yükselebiliyor. Sanılanın aksine gölgede bırakılan otomobiller de güvenli değil. Bunların içindeki sıcaklık da 2 saatte kritik seviyeye yükselebiliyor. Unutmayın ki çocukların vücut sıcaklıkları yetişkinlere göre daha hızlı yükseliyor. Bu nedenle çocuğunuzu gölgede dahi otomobilin içinde bırakmayın.

Bu belirtilere dikkat!

Hastalığın ilk döneminde; ateş, (37,8 C ve üzeri), tansiyon düşmesi, nabzın ve solunumun hızlanması, susuzluk hissi, gözyaşı miktarında azalma, ağız ile dilde kuruluk, kas krampları ve kaslarda hassasiyet başlıyor. Bu belirtilere bulantı ve kusma, baş dönmesi, baş ağrısı ve huzursuzluk ya da sersemlik hali genellikle eşlik ediyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yasemin Sancak bu dönemde fark edilip bol sıvı alımı sağlandığında koma aşamasına gelinmeden hastalığın kontrol altına alınabildiğine dikkat çekerek, “Bu tabloda çocuk serin olan bir yerde tutulmalı ve kaybettiği sıvı mutlaka verilmeli. Ateş yüksekliği varsa ateş düşürücü kullanılmalı ve ılık bir duş aldırılmalı. Kusma ile ateş ısrarla devam ediyorsa ve bilinç değişikliği varsa acil olarak bir doktora başvurulmalı” diyor.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.