Akışlar, evrenin aşk danslarıdır.

Bizler ve evren bir enerji ağıyız. Fiziksel, ruhsal, bütünsel ve hologram enerji. Bulunduğumuz bu yaşam fiziksel sayılıp, yatay enerji dalgasında ve can merkezlidir. Ruhsal enerji ya da dikey enerji olarak algılayacağımız frekansı daha yüksek bir enerjidir. Merkezi ruh, algılayışı kalp gözüdendir. Bu iki manyetik alanın kesiştiği noktada insan var. Bilinçlendikçe dikey enerjide yükseliriz ve kapsama alanımız genişler. Bütünsel enerjinin merkezi öz, bakışı üçüncü gözdür. Kişisel ağımız, kendi bütünselliğine ulaşınca, hologram enerji işleyişine katılır ki orada hem yok hem de var oluruz!

Bu yazımızda sadece yatay enerjimize, bedeni çevreleyen manyetik alana göz atacağız.

Kişisel ağımızı daraltmak veya genişletmek bize bağlıdır. Filenin delikleri gibi olan bu enerji ağı, kıskançlık, öfke, korku, hırs ile daralır. Hani iğne yaparken, rahatlamaz isek ilaç akmaz, biraz ona benziyor. Daraldığı zaman etrafta bulunan diğer olumsuzlukları da çekerek sıkışırız. Tüm olumsuz duygu ve düşünceler bu ağa takılır, enerjimiz akamaz, ağırlaşır, tükeniriz. Bu durumda biz de başkasını üzerek geçici olarak enerji çalarız! Fiziksel, duygusal, zihinsel enerji kaybı, dikey enerjiden yeterince faydalanmamızı oluşturur. Bu durum, çeşitli sorunlar halinde bedenimize yansır. İyileştirme gücüne sahip enerji, akamadığında enerji bağışıklığımız iflas eder. Kendi içine büzülmüş, soluk alamaz halinde hissederiz.

Kişisel ağımızda yedi tane enerji noktası, "çakra", var sayılır. Çakra kelimesini, çark olarak çevirebiliriz. Her nokta kendi içinde devinimini yapar. Eğer bir nokta tıkalı ise bedenin bütüsel akışı sekteye uğrar. Tıkanma sebebi yukarıda belirttiğimiz korku, kaygı, öfke vb… Çarkların açılması, enerji ağımızın genişlemesi demektir. Çarkların açılması için sanat, dalınç, dans kullanılır. Renklerden, taş ve kokulardan faydalanılır. Arkadaşlar, bu bilgiler çok net ve açıkça her yerde yayınlanmaktadır, tekrar yaptığım için özür dilerim. Konu inanmak ya da inanmamak! İnanmak için deneylemek de gerekir. Deneyleneni gözleyerek idrak etmek tamamen bizim seçimimize bırakılmıştır.

Bu oluşumu internet bağlantısına da benzetebiliriz. Bir çok kuruluşun ağları içindeyiz. Elimizdeki araç hangi frekansa ayarlanırsa o ağdan gelen yayınları alır. Televizyonumuzu hangi frekansa ayarlıyorsak o kanalı izliyoruz. İnsan da hem verici hem alıcı olan üst bir teknolojik yapıya sahiptir.

Bu açıklamaları bilimin açıklamaları ile de destekleyelim mi?

1- Enerji maddeye, madde enerjiye dönüşür.

2- Işık hızına ulaşan maddenin kütlesi çok büyür. Nesne büyüdükçe zaman yavaşlar.

3- Madde hem parça hem dalgadır.

Kişisel ağımız kendi içinde devinirken evrensel enerjilerden de etkilenir. Çünkü bu ağ aynı zamanda, boşluk sandığımız holografik bir canlılığın içindedir. Mesela yaşamımızda ay takvimi önemlidir. Dolunaya doğru bir enerji yükselişi yaşanır. Bu yoğunluğu bizler fark edersek yaratıcı bir uğraşla değerlendirebiliriz. Kişisel şarz durumumuzu dengeleriz. Yoksa çevremize, kendimize zarar verebiliriz. Eğer ağımızın delikleri genişlerse üsy enerjilerle buluşması kolaylaşır. Öğrenen, yargısız gözleyen, araştıran kişi, genişleyerek akan nehire benzer. Okyanusa ulaştığında kişisel yol biter, bütüne dahil oluruz. O zaman gelen tüm üzüntü, kaygı, kızgınlık kişisel ağın içinden geçip gider. Var oluşa güvenmek, idrak ederek teslim olmak, önemli bir bilinç aşamadır.

Sevgili dostlar,

Tüm inanışların temelinde doğru, samimi olmamız istenir. Olgunlaşmamız beklenir. Örneklersek; Tasavvuftaki yedi nefis basamağı, Tevrat‘taki on emir, Taoizm‘deki zıtlıkların bütünlüğü..

İyiye, kötüye not vermeyi bırakıp, geçecek olana takılmayalım. İçimizden evrene akış olurken, evrenden de içimize güzellikler ve sağlıklar akmaktadır. Biz hem ruh hem de madde bedene sahibiz. Kendimizi iyileştirme veya hasta etme yeteneğine de sahibiz.

Kişisel ağımızın genişlemesini dileriz.

İyi, kötü, doğru yanlış,

Bir bakış, bir inanış,

Aynı nota, ayrı çalış..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.