-Ben iyiyim diyorum size, neden anlamıyorsunuz?

-Hanımefendi, trafik kazası geçirmişsiniz, başınızı çarpmışsınız, riskli bir durum var ortada. Sizin beyanınıza göre hareket edemeyiz.

-Başımı hafifçe ön cama çaptım. Yok bir şeyim.

-Lütfen, işimizi yapmamıza engel olmayın. Doktor gelip sizi görecek. Onu sessizce bekleyin.

Kadın, oflaya puflaya yatağa uzandı. Küçük bir kaza geçirmişti, büyütülecek bir şey yoktu. Fakat hastanede onu dinleyen de yoktu. Nihayet doktor geldi. Hemşire durumu anlattı. Doktor, hastanın reflekslerini kontrol ettikten sonra, hemşireye döndü.

-Bir emar çekilsin de bakalım.

-Hoppala, ne emarı doktor bey, küçücük bir kaza, iyiyim ben. Bırakın da gideyim.

Hemşire, doktora dönüp fısıldadı:

-Geldiğinden beri böyle. Hiç susmadı. Her şeye itiraz...

-Bir emar çekip bakalım, dediğiniz gibi iyiyseniz, sizi hemen göndeririz. Bu arada, emara girmenizi engelleyecek bir durumunuz var mı?

-Yok doktor bey, ne emara girmemi engelleyecek ne de emarı gerektirecek bir durumum var!

Doktor ve hemşire birbirlerine baktılar. Acil serviste bu manzaralara o kadar alışkınlardı ki...

O sırada, hastanın kayıt işlemlerini yapan hemşire, elinde kâğıtlarla odaya girdi.

-Hanımefendi, hamileymişsiniz, neden söylemiyorsunuz? Hemen ultrasona alınıp bebeğiniz kontrol edilmeli.

Doktor da sinirlendi.

-Emara girmeme engel bir durum yok diyorsunuz bir de. Hamileymişisniz.

-Şaka programı mı çekiyorsunuz siz burada. Ne hamilesi? Benim haberim yok da, siz mi biliyorsunuz. Hamile falan değilim ben. Bırakın beni de gideyim artık ya!

-Hanımefendi, geçen ay jinekoloğumuza muayaeneye gelmişsiniz. İşte dosyanız. İki aylık hamilesiniz.

-Geçen ay, şehir dışındaki ailemin yanındaydım. Kayıtlarınızda hata vardır. İyi bakın!

-Kayıtlarımızda hata yok. Tüm kimlik bilgileriniz tutuyor. Eşiniz, Hamit Bey'le beraber gelmişsiniz.

Kadın, eşinin ismini duyunca ayağa fırladı. Aniden kalktığı için başı döndü, sendeleyerek olduğu yere çöktü. Doktor ve hemşireler, kadını kaldırıp yatağa yatırdılar. Doktor, ne olup bittiğini tam olarak anlamak için kan tahlili istedi. Hemen kadından kan örneği alındı. Kadın da yarı baygın vaziyette yatıyordu. Geldiğinden beri her şeye itiraz eden kadının, sesi soluğu kesilmişti. Tahlilller çıkana kadar da sessizce yattı. Zaten kalkıp gidecek hâli kalmamıştı.

Aradan yarım saat geçtikten sonra, hemşire tahlil sonuçlarıyla döndü.

-Kadın doğru söylüyor, hamile değil. Fakat kimlik bilgileri tutuyor.

Etraf sessizleşti. Herkes olanı biteni anlamaya çalışıyordu.

-Kimlik bilgilerimle hastaneye gelen kadının, geldiği güne ait kamera kayıtlarına bakmak istiyorum!

Sessizce yatan kadından gelen bu sert cümle, herkes ürküttü.

-Hastane kayıtlarını her isteyene göstermemiz mümkün değil. Savcılıktan izin almanız gerekiyor.

-Peki doktor bey. Hastanenizde, kimlik bilgilerimin izinsiz kullanıldığını, basına ulaştırmama ne dersiniz? Burası özel hastane. Böyle bir haber ister misiniz?

Doktor telaşlandı.

-Başhekime danışayım. Size bilgi veririm.

Doktor ve hemşireler, telaşla odadan çıktılar. Başhekimi bulup olanları anlattılar. Başhekim de hastanenin sahibini arayıp olayı aktardı. Hastane sahibi, böyle bir olayın basına yansımasını istemediğinden, görüntülerin izletilmesine izin verdi.

Kadını alıp kayıt odasına getirdiler. O güne ait kayıtlar bulundu. Bir adam, elini tuttuğu kadınla, danışmadaki hemşireye bir şeyler soruyordu.

-İşte bu Hamit Bey. Hatırlıyorum. Çok kibar bir beydi. Ona ve eşine ben yardımcı olmuştum.

Hemşirenin konuşmasına hayli sinirlenen kadın, yerinden fırladı.

-Hamit Bey'in eşi benim. O elinden tutup da size getirdiği hamile kadın da, kendisinden yirmi yaş küçük sekreteri!

Odadaki herkes donup kalmiştı. Kadın, kayıtlardaki görüntüleri ve eşiyle gelen kadının dosyasını da alarak hastaneden ayrıldı.

Birkaç ay sonra mahkemede buluştu çift. Hastanden alınan kayıtlar, delil olarak kullanıldı. Hamit Bey, eşini aldattığı yetmiyormuş gibi, sahte kimlik kullanmak suçunu da işlemişti. Sahte eş de, bu suçun ortağı kabul edilince mahkemeden sadece bir boşanma değil, hapis cezası da çıkmıştı.

Bir sıyrık bile almadan atlatılan trafik kazası, bir insanın kaderini altüst edip yeniden yazmıştı...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.