Ezan yasaklandı minarelerden, sonra mavi Marmara Davası sonuca bağlandı ezanı yasaklayan zihniyetin lehine. Tam da “dünya insan hakları günü” kutlandığı günlerde.

Çeşitli gün ve geceler var böyle aslı kurulmasın diye kurulmuş dünya ifsad birliği “Siyonizm” tarafından. Unisef’i kurmuşlar bombaladıkları ülkede yaşayan öksüz ve yetim bıraktıkları çocuklara yardım etmek isteyen kendi vatandaşları için. Masumiyet taraftarı olup dünyanın barışını bozduklarından dolayı kendilerini eleştirmesinler diye!

Adil’dir yüce yaratan, çalışana hakkını verir fazlasıyla. Dünya için çalışana dünyada ahret için çalışana ötede.
Söylemlerle avunuruz biz de; Türküm, doğruyum, çalışkanım, diye. Doğru muyuz ticaretimizde, çalışkan mıyız işimizde gücümüzde? 

Bir arkadaşım var tekstille uğraşıyor, iş yaptığı firma yahudininmiş.
Bir ara iş götürdüğünde fabrika otoparkında yahudinin aracında satılık yazdığını fark etmiş. Gitmiş patronun yanına “abi aracı bana satar mısın” vesire derken pazarlık bitmiş, aracı alıp gitmek istemiş. Yahudi işveren “birkaç gün müsaade et aracı teslim edelim” demiş. Ve teslim günü arkadaş aracı almak için firmaya gitmiş. Araç pırıl pırıl yıkatılmış, iç-dış temizliği yapılmış, tabi arkadaş memnun olmuş. Almış anahtarları binmiş, basmış kontağa bir de bakmış ki aracın deposu full dolu!

Ne enteresan değil mi?
Biz ne yapıyoruz aracımızı satacağımız zaman deponun ışığı direk yanıyor, hatta arada dit-dit ötüp yakıt bitiyor sinyali verirken teslim ediyoruz. 

Ne kadar çalışkan olduğumuza bir bakalım!
Türkiye’de resmi tatil günü 15 gün kadar, Mısır’da 17 gün, İran’da 38 gün, 17 gün, İsrail’de ise genişletilmiş vaziyette 5 gün. Biz de hafta tatili iki gün, Mısır’da üç gün, İsrail’de bir gün. 
Lodos esti tatildeyiz, kar yağdı tatil, bayram 9 gün tatil de bu saydıklarımızın haricinde oluyor. 
Çalışkanız- doğruyuz!
Eğitimimiz öğretmemeye yönelik iş hayatımız çalışmamaya yönelik bindik bir alamete gedeyoz kıyamete amaney!

İstanbul dünyanın başşehri. 
En mühim kentlerden birisi. 
Tarih boyunca hep böyle olmuş. 
Osmanlının zamanında da bize emanet edilmiş, Sultan Fatih tarafından, savunması ise Filistin’den başlıyor.
Necmettin Erbakan’ın dediği gibi.. Neden mi? 
Çünkü Filistin savunulursa İsrail tırsar. Biz aslımıza döneriz ve herkes haddini bilir. 
Ezan yasaklanınca sesimiz çıkmazsa, Mavi Marmara davasını sahiplenemeyiz. 

Ecdadımız gibi yapsaydık, dans icat edilince bir mektupla 70 yıl yasaklayan ecdadımız gibi..
Bunu yapmadıkça çember giderek daralacak ve ülkemiz ve İslam coğrafyası adeta “F tipine” dönüşecek, haberiniz olsun. 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.