Gözü toktur,
Gönlü zengindir,
Başkasına muhtaç değildir,
Sahip olduğu şeylere kanaat edip, insanlardan bir şey beklemez,
İhtiyacını söyleyip başkasına mihnet etmez.
 
Gönül dostları hep mütevazidir. Onlar bilirler ki ;
“ İnsan ne kadar yükselirse, gönlü o kadar alçalmalıdır. “  
 
Gönül dostları inançlıdır.  Onlar görürler ki ;
İnanmayan bir gönül, içinde kuş bulunmayan bir kafese benzer. “    
 
Gönül dostlarını kıran virane olur. Bir elini Hakka kaldırmış, bir elini halkın üzerine indirmiş Mevlana hazretlerinin semahında görür bunları.
“Minareden Düşenin Parçası Bulunur, Bulunur da; Gönülden Düşenin Parçası Bulunmaz “ ı gayet iyi bilir.  
 
Gönül dostlarını öyle kırmaya da gelmez.
Sâdi Şîrazi’nin “ Birinin gönlünü bir kere kırdın mı, sonra yüz türlü iyilik etsen de, o bir tek kırgınlığın öcünden sakın. “ ikazı hep aklının bir köşesindedir.
 
Ne zaman ruhumuz sıkılsa yanımızda hep onlar vardır.
Onlar hayır dostu, bu ülkenin değerli evlatlarıdır.
Her zaman garibin yanında, gurabanın yanındadır.
Ne zaman bir insan dara düşmüştür, ona yardım elini uzatır.
İtikatlı ve itidalli insanlar genellikle her işte bir hayır arar.
Onlar da Mevla’nın rızasına taliptirler.
En kötü halde bile iyimser düşünebilmek ne kadar güzel.
Bütün kötülüklerin arasından en iyisini bulmak ne kadar güzel.
İşte böyle bir düşünce ortamında ülke genelinde abluka altına alan ekonomik kriz insanlarımızı perişanlığa iterken, gönül dostları insanımıza  yardım etmenin yüceliğini tatma imkanı sağlamaktadır.
 
Bu insanlara neden gönül dostu diyoruz ?
 
Dost” bütünüyle ele alınır.
Dostluğun paylaşımı olur da parçalanması olmaz.
Ağızdan çıktığı zaman dahi bir bütün olarak çıkar.
Sıralanışında bile bir ritm, bir uygunluk vardır..
Küçükten büyüğe doğru sıralanmış çarenin formülüdür dostluk.
 
Duyguların,
Onurun,
Sevginin,
Tasanın, bir yürekte paylaşımıdır dostluk. 
Dost, dünyanın onca sıkıntısını taşır. Duygular onda sevgiyle tutuşur.
 
Dostluk ne zaman paylaşılmaktan çıkar, parçalanmaya yönelirse işte o zaman dost kazığı çıkar. Her bir zerresi dayanılmaz bir sıkıntıya dönüşür.
Derde dönüşür,
Olumsuzluğa dönüşür,
Sıkıntı olur,
Tasa olur, bürür bütün bedenleri.
Dostluk bahçesini bir hazan rüzgarı talan eder bir anda.
 
Kusur arayan dostsuz kalır.
Yakın gördüğümüz insanların kusurunu görmeden, aramadan, onları taşımasını bilmeliyiz.
Kişi farkını gözetmeden böyle bir imkanı gönül dostlarının davranışlarıyla bir bayram edasıyla karşılarız.

Veren elin alan elden her zaman üstün olduğunu çocuklarımıza söyleyerek büyüttük. 
Böyle bir günde bırakın kurban kesmeyi, binlerce insanımızın günlük nafakalarını dahi temin edemediklerini, yoksuzluk girdabında çırpındıklarını görürüz de yüreğimiz parçalanır.
Bu nedenle de “gönül dostları” nın kalbinden uzanan bir şefkat eli sarar bizleri.
 
Dost musun düşman mısın halini görüp bilelim
Ya beynimize yazalım, ya defterden silelim
Dayanışma, olgunlaşma, sevgi, tasa da birlik
El ele, gönül gönüle hep beraber gülelim.   ( Dermanî )

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.