İnsanın hayatında hep bir gideni vardır.  
Ölümün, ayrılıkların, gurbetin, küslüklerin ayırdığı gidenleri..
En acısı hangisi diye sorsalar herkes kendisine göre en acı olanı söyler herhalde..
Aslında ayrılıkların hepsi acı ve üzüntü verici... En çok da ölüm ayrılıkları !.. 
Babamın kaybı geldi yine aklıma...
O son bakış, o veda ve seni tutan elin ferinin tükenmesi..
Emanetini yolcu ederken, bırakma, gitme dercesine sarılışı...
Dağ gibiydi benim babam..
Ona bir şey olmaz diye bildiğin O koca adamın, gözlerinin önünde gidişi..
Kulağıma, "ben hep burada olacağım kızım" diye fısıldaması..
Biliyorum, sen hep orada olacaksın ve ben de hep senin kızın olarak kalacağım canım babam..

Ölümün gerçek ve kaçınılmaz olduğu şu hayatta insanlar, kavgalar, küslükler, hasretlerle neden sevdiklerine mahrum bırakırlar kendilerini ?.. Hele ki aile bireyleri kırgınlık duyup, birbirlerine hasret geçirirler günlerini...
Oysa değer mi ?  
Anne ve babaya, kardeşlere küslük ve hasretle yaşamak çok acı bence..
Nedeni her ne olursa olsun böyle olmamalı.. "Tabi ki aile bireyleri de olsa herkes herkesi affedilemez durumu varsa kabullenmek zorunda değildir". Ancak sadece sudan sebeplerle olan küslüklerin son bulması gerekmez mi ? İnsan ilişkileri sağlıklı iletişimle pekişir;  hoşgörü, iyi niyet, sabır... bunlar da gerekmez mi?

Hepsinin temelinde de sevgi, saygı yatmakta..
Sevginin olduğu yerde küslükler de azalacak, hatta yok olacaktır..
İnsanların sevdiğinden ve sevildiğinden emin olmasından daha güzel ne olabilir ki zaten.  

Sevgi, insan ikişkilerini pekiştirip güçlendireceği için şiddete de yer vermeyen bu duygu;  başta aile bireyleri ve sosyal ilişkilerde dengeyi ve huzuru tesis edecektir.  
Şu dünyanın ölümlü yani fani olduğunu unutmadan küskünlüklerimize son versek diyorum.. Bugün görme fırsatımız varken, konuşma imkanımız varken, küslüklere son verip kucaklaşsak daha güzel olmaz mı ?..  Hiç değilse yaşam boyunca daha huzurlu olmaz mıyız dersiniz.. Nasıl olsa ölüm bir gün herkesi ayıracak..

Gazetemizin Başyazarı Hüsamettin Taşdemir'in face-book profil fotoğrafı ve üzerindeki veciz söz dikkatimi çekti geçenlerde.. "Vardır bir nedeni ki böyle film afişi gibi paylaşmış koskoca adam"  dedim kendi kendime.. Sonra da düşündüm ki, gerçekten derin bir dünya algısı; yaşam felsefesi ve tüm insanlığa nasihat gibi bir sözdü bu paylaşılan.. Bakın sizlerle de paylaşayım yeri gelmişken, aynen şöyle;  











Bir kare fotoğraftaki o hüzün ve bir tek cümle.. İlginç değil mi..?
Haydi öyleyse, bir derin nefes alalım ve o soğuk ölümler gelmeden barışa koşalım..

Hey ! Birilerine küsmüş ya da kırgın olanlar, sizlere sesleniyorum;
Ve hayatta iken bu fırsatı değerlendirip barışmanızı diliyorum..  
Herkesin bir gideni var;  geri dönüşü olmayan o yolculuğa çıkıldığında çok geç olacaktır..
Zaman da çabuk geçiyor ve acımasız tükeniyor.
Haydi, elimizi çabuk tutalım;
Haydi küsler, gün bugündür, yarına senet yok ve haydi barışalım.. 

Küslerin barışması, hasretlerin kavuşması umuduyla barış dolu günlere...

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.