Eskiler şöyle der:

Dost edinmeye bak, düşmanı annen bile doğurur.

Öyle ise bu dünyada yaşam mücadelesi veren insanların kendilerine bir dost edinme zarureti vardır.

Mevlana hazretleri bu zarureti şöyle ortaya koyuyor ;

İnsanlarla dost ol çünkü kervan ne kadar kalabalık ve halkı çok olursa yol kesenlerin beli o kadar kırılır.

Demek ki dostlukların kurulması dünyanın ve kişilerin de güçlü olması adına önemlidir.

Bu dostluklar kurulurken bazen akrabalık bağının da önüne geçer.

Bazen kardeşinden daha yakın bir mesafe getirir.

Dost dediğimiz bu insanlar yıldız gibidir.

Ne zaman karanlık çöktü, onlar ortaya çıkar.

Ne zaman başımız sıkıştı, dara düştük ortaya onlar çıkarlar.

Herkesle dost olabilir miyiz ?

..

Maide suresi 51. Ayette bu husus şöyle belirtiliyor :

Ey inananlar! Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse, kuşkusuz o da onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğruya iletmez.”

Yahudi ve Hristiyanlarla kurulamayan bu dostluk, bazen hayvanlarla kurulur.

Ünlü edebiyatçı Johann Wolfgang von Goethe "İnsanları tanıdıkça hayvanları daha çok seviyorum" diyor.

Bu insan akraba da olabilir.

Kardeş de olabilir.

Ama bazen onlarla anlaşmak çok daha zor olabilir.

Hatta bu hususta :

Akrabanın akrabaya yaptığını akrep yapmaz" gibi bir de atasözümüz bulunmaktadır.

Hem böyle akrabaların ve bu akrabalara benzeyen dostların yaptığı işlemin telafisi de çok zordur.

Yılan sokması seni sadece canından eder. Ama kötü dost hem candan hem de imandan eder!” diyor Mevlana hazretleri.

..

Dostluklar kadim olmalı.

Bu günden değil, çok eskiden başlayıp gelmeli.

İki okyanusun kavuşması gibi engin olmalı.

Birbirlerini karşılıklı etkilemelidirler.

Tıpkı Şems ve Mevlana gibi.

İlahi bir sonuca varmalı.

Hak aşığı olmalı dostlar.

..

O zaman sormak lazım Gerçek dost kimdir ?

Gelin o zaman aşkın kaynağı Tebrizli Şems"in lügatine bir bakalım ;

Hakikî dost Tanrı gibi mahrem olmalıdır. Dostun çirkinliklerine, hoşa gitmeyen hallerine tahammül etmeli, hatasından incinmemelidir. Dosttan yüz çevirmemelidir, dosta itiraz etmemelidir. Nitekim rahmeti bol olan Tanrı kullarının ayıplarından, günahlarından, noksanlarından dolayı onlardan yüz çevirmez. Tam bir inayet ve şefkatle, onlara rızkını verir. İşte garazsız, ıvazsız dostluk budur.

..

Sazın teline bir dokunsak bin ah eder.

Neler dökülür neler.

Gönül gözüyle gören bu insanlara kulak verin bir.

Uzun ince bir yolda gideriz gündüz gece.

Dost dost diye diye nicesine sarıldım

Benim sadık yârim kara topraktır "

Sağlıcakla kalın, Dostça kalın..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.