Rusya'da "Anayasa Referandumu" Tiyatrosu

BURSA ARENA / Haber Merkezi

Kırım Haber Ajansı (QHA) Türkçe Genel Yayın Yönetmeni Aydın Taş’ın sunduğu Kırım Saati programının 26 Haziran 2020 tarihindeki konuğu, Dünya Kırım Tatar Kongresi (DQTK) Genel Sekreteri Av. Namık Kemal Bayar oldu.

Kırım Saati programının 26 Haziran "Kırım Tatar Bayrak Günü"ndeki konuğu DQTK Genel Sekreteri Bayar ile saat 19.44’deki canlı yayınında, Rusya Federasyonu’ndaki anayasa referandumu konusu ele alındı.

BAYRAK GÜNÜNÜN ANLAMI

Av. Namık Kemal Bayar, öncelikle Kırım Tatar Bayrak Günü’nün ilk kez 2005’te Ankara’da Eski Kırım Derneği Genel Başkanı Dr. İhsan Ahmet Kırımlı’nın Dünya Kırım Tatar Gençlik Kurultayında Kırım Tatarlarının vatana dönüşten sonra toplanan ilk kurultay tarihi olan 26 Haziran’ın bir bayram günü olarak kutlanması teklifi ile kutlandığını belirtti.

Bayar, “Bayrak Günü bize sürgündeki şehitlerimizin ve sürgün sonrası vatana dönüş mücadelesinde hayatını kaybeden şehitlerimizin bir hatırası, yâdı. Onların mücadelesi sayesinde vatana dönüldü, onların mücadelesi sayesinde 26 Haziran 1991 yılında 2. Kırım Tatar Kurultayı Kırım’da toplandı. Biz bugünleri kutlayabiliyorsak onların mücadeleleri sayesinde. O yüzden tüm bunlara sahip çıkmamız gerekiyor.”

Bayar, Kırım Tatar halkının bir devleti olmamasına rağmen Kırım Tatar Bayrak Günü’nde farklı ülkelerden devletler düzeyinde kutlama mesajları almasını Kırım Tatar Milli Hareketinin 100-150 yıllık geçmişinin güzel bir eseri olarak değerlendirdi. Bayar, “Demek ki Kırım Tatar Milli Hareketi bir devleti olmamasına rağmen kendisini dünyaya doğru anlatabilmiş, Kırım Tatarlarının 1-1,5 asırdır mücadelesini doğru ilke, metod, söylemlerle yürüttüğünü göstermiş. Bu durum ‘kendisi için ne istiyorsa başka ülkeler için de isteyen Kırım Tatar Milli Hareketinin devletler tarafından saygınlığını ispatladı.” dedi.

HALKLARIN HAKLARI GASPEDİLİYOR

Rusya’da oylaması süren referandum ile getirilecek tehlike içeren değişikliklere işaret eden Bayar, Rusça dışındaki dillerin yok edilmesini hedefleyen anayasa maddelerinin değiştirilecek olmasını “tüm riskleri içeren maddeler” olarak ifade etti.

Bayar, oylama sürecindeki Rusya’ya ait yansıyan görüntüler ile dünyanın gözünde büyüttüğü Rusya’yı, halkının önüne doğru dürüst bir sandık koyamayan ve sonuçlarını nasıl olsa oylamaya gerek olmaksızın en başında belirleyen bir devlet olarak nitelendirdi.

“RUSYA BİR FEDERASYON, TÜRKİYE İLE KIYASLANMASI YANLIŞ”

Bayar, Rusya’nın federe bir devlet olduğunu hatırlatarak, Rusya’da Rusça’dan başka dillerin yasaklanmasının Türkiye ile kıyaslanmasının yanlış olduğuna vurgulayarak, “Rusya bir federasyon iken Türkiye üniter bir devlettir. Rusya federasyonun kurucu halkı tek başına Rus halkı olmayıp federe devletler ile kurulmuş iken Türkiye’nin kurucu halkı Türk halkıdır.” dedi.

Bayar, “Rusya, bu yasa değişikliğiyle Rusya Federayonu’nun kuruluş esaslarını terk ederek tam anlamıyla Nazi Almanyası veya Mussolini İtalyası gibi bir ırkçı devlet modelini resmileştirecektir. Rusya Federasyonu’nun kurucu unsuru olan federe devletlerin haklarının gasp edilmesiyle bu amaçlanmaktadır.” ifadelerini kullandı.

RUSYA’NIN HUKUK SİSTEMİNDEN İSTİFASI

Yasada yer alan maddeleri inceleyen Bayar, “Bu maddeler doğrudan Rusya’nın uluslararası hukuk sisteminden istifası anlamına gelir. Hali hazırda Rusya, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde dosyası bulunan ülkelerde birinci sırada yer alıyor.” dedi.

Rusya’nın değişiklik yapmaya çalıştığı anayasa maddeleriyle Sovyetler Birliği’ne, Rusya Çarlık dönemine dönme özleminin açıkça görüldüğünü ifade eden Bayar, “Sadece iki maddeye bakarak bile Rusya’nın yayılmacı, emperyalist amaçları görülebiliyor. Ayrıca buradaki maddeler Rus ırkçılığının, şovenizminin doğrudan yansımasıdır!” şeklinde kaydetti.

İŞGALCİ RUSYA KIRIM’DA NEDEN CAMİ YAPTIRDI?

Bayar, Rusya’nın Kırım’ın işgalinden sonraki tarihlerde cami yaptırma amacını ise şöyle özetledi:

“Rusya o camiyi Türkiye’ye mesaj olarak yaptırdı. Çünkü Türkiye işgalden önce o camiyi yaptıracağını söyledi. Ancak Putin, Kırım’daki Kırım Tatarlarının destek ve sempatisini kazanabilmek için ‘burası işgal altında ben yapacağım’ dedi. Birincisi bizim Kırım’da öyle bir camiye ihtiyacımız yok. Kırım’da 370 cami var. Ancak biz bunu projelendirirken Kırım’da insanların rahatlıkla toplanabileceği, müftülüğün rahatça çalaışabileceği ve Kırım’ın tarihini gösteren bir eser olarak bırakmak istedik. Büyük bir camiye herkesin olduğu gibi kendi tapumuzu gösterebilmek için bu anlamda ihtiyacımız vardı. Başka bir dinden devletin bütçe ve yardımlarıyla cami yaptırılıyorsa bunun caizliği yetkililer tarafından değerlendirilmeli. ‘Bu kurban bayramında domuz kesmeye benzer.’ Rus devletinin ve Putin’in yaptıracağı camide yapılan ibadetin kabul olacağına inanmıyoruz.”

“MOSKOVA’DA 3 MİLYON’A YAKIN MÜSLÜMAN VE 2 CAMİ VAR”

Ayrıca Bayar, her yıl bayramlarda Moskova’da sokaklarda namaz kılan insanların fotoğraflarının yayılmasını ve bunun, “Rusya’da Müslümanlar ne kadar rahat, Rusya’nın Müslümanlara bakış açışı güzel”şeklinde pazarlanmasını ise şöyle yorumladı:

“Moskova’da 2,5 milyon Müslüman yaşamaktadır. Moskova’daki cami sayısı ise 2’dir. Kırım’da 350 bin Müslüman için 10 bin cami yapmak yerine Moskova’daki 2,5-3 milyonun cami ihtiyacını gidersinler, yazın sıcakta kışın Moskova’nın soğuğunda sokaklarda ibadet etmek zorunda kalmasınlar. Önce bu saygıyı göstersinler. Kaldı ki bu yasa değişikliğiyle getirilmeye çalışılan maddelerle Müslümanlar rahatça yaşayabileceğe benzemiyor.”

“KIRIM TATARLARI TARİHİNDEN DERS ALMAYI ÇOK İYİ BİLİR”

“Baskıların başlayacağı çok net anlaşılıyor, bunu tarihimizden çok net hatırlıyoruz. Biz Kırım Tatarları tarihimizden ders almayı çok iyi biliyoruz. Kırım Tatarları Rus Çarlığı döneminde Osmanlı’ya göç etmek zorunda kaldıysa bugünkü maddelerin doğrudan getireceği zorunluluktan dolayı göç ettiler. Dinlerini değiştirmeleri için baskı gördüler, dinlerini korumak için göç etmek zorunda bırakıldılar.”

“İNSAN VİCADANINA AYKIRI”

“Bu anayasa Rus olmayan halkları köleleştiren ve yok etmek isteyen bir anayasa. Asimilasyon ve yok etmenin tüm enstrümanlarını ilerde çıkacak kanunlar açısından sağlayan anayasa. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine aykırı, uluslararası sözleşmelere ve en önemlisi insan vicdanı ve hukuk duygusuna aykırı bir anayasa.”

BAYAR: “HATTA RUS HALKININ BİLE İŞİ ÇOK ZOR OLACAK”

Bayar, referandumla birçok baskı ve hukuksuzluğun önünün açılacağı yasa maddelerine ilişkin görüşlerine şunları ekledi:

“Maalesef Rusya’daki bu anayasa değişikliği ne Rusya’nın kendi içinde ne de dünyanın çeşitli yerlerinde ne de uluslararası hukuka uygun olarak etüt edilebilmeye açık veya müsait değil. Biz bu maddeleri kendi çabalarımızla elde ettik. Maalesef ne dünya ne de devletler; ‘Rusya kanunları uluslararası kanunlardan ve normlardan üstündür’den hareketle doğabilecek risk ve tehditleri düşünüp üzerinde konuşmuyorlar. Dünya bu anayasadan sonra yeni bir sürece girecek. Rusya ile olan medeni, askeri, diplomatik, siyasi, hukuki, ticari tüm ilişkiler bu yeni anayasaya göre şekillenecek. Bundan sonraki belirsizlikler de böylece peş peşe gelecek.

Putin, bu anayasa ile Hitler’in Almanya’da sahip olamadığı kadar yetkiye sahip olacak. Rusya, Nazi Almanyası’ndan veya Mussolini İtalyası’ndan farksız bir devlet haline gelecek. Orada yaşayan soydaşlarımızın hatta Rus halkını bundan sonra çok ciddi zorluklar bekliyor. Umarız ki; referandumdan önce kendilerine gelerek kendilerine verilen rüşvetlerin hayatlarına mal olacağını görür ve anlarlar.”

(Kaynak:QHA)

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.