BURSA 2016..

''Ve sahne'' derken yönetmen, ebenden popona yediğin ilk şaplakla başlar; hayat denen gerçek oyun sahnesi. Ağlayarak başladığın bu hayatı, hep gülerek geçirmen mümkün mü ?

Öyle bir oyundur ki; sufle vereni olmaz, sahnesi tekrarlanmaz, geriye dönüp kayıt izlenmez, ''Olmadı'' deyip yenisi çekilmez...

Öyle bir oyundur ki; sonu hep hüzünle biter. Sen ağlamazsan bile, seyirciyi ağlatır muhakkak.

Madem başı ve sonu ağlamaklı bitiyor, ortasında birlikte gülmenin yolunu bulalım. Gülmek de bir devrimdir nihayetinde.

Haydi !.. Devrim yapalım...

*****

TEŞEKKÜRLER

Dördüncü durağa gelmişiz bile. Kendinizden bir şeyler bulmanız dileğiyle...

Ve, bana yaşattığın bütün duygulara minnettarım, ey aşk...

*****

AĞLAMA..

Sevdam yollarında çakıl taşıyım,

Basıp geçersin, görmezsin beni.                                               

Yaram sızlar şimdi, çıban başıyım,

Bütün aşıkların gözün yaşıyım.

.

Ağlama! Sesin duyuramazsın, 

Gönlüne yari sığdıramazsın.

.

Giremediğin gönüle, kelam kar etmez,

Yürekten gelene, kalem ah etmez.

Kaderde yoksa, Hak sana yar etmez,

Bütün aşıkların ben yoldaşıyım.

.

Ağlama ! Sesin duyuramazsın,

Gönlüne yari sığdıramazsın..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.